Asya hisseleri Perşembe günü, güçlü ABD perakende satış verilerinin Hazine getirilerini artırmasıyla son dönemdeki bazı kazanımlarını tersine çevirerek düştü. Çin hisse senetleri ise emlak piyasasına yönelik rüzgarların devam ettiğine dair işaretlerle keskin bir düşüş yaşadı.
Japonya'nın Nikkei 225 endeksi, ihracatta bir miktar iyileşme gösteren verilere rağmen %0,8 düştü. Güney Kore'nin KOSPI endeksi %0,2 değer kaybederken, Endonezya hisse senetleri %0,4'lük düşüşle Güneydoğu Asya'daki kayıplara öncülük etti.
Avustralya'nın ASX 200 endeksi, Ekim ayı boyunca istihdamda beklenenden daha büyük bir artış olduğunu gösteren verilerle %0,5 düştü.
ABD para politikası, Perşembe ve Cuma günü konuşacak olan bir dizi Fed yetkilisi ile birlikte piyasaların odak noktasında. Yetkililerin çoğunun, ABD faizlerinin daha uzun süre yüksek kalacağı yönündeki duruşlarını koruması Asya piyasaları için kötü bir işaret.
Çin hisseleri, emlak piyasası baskısı altında
Çin'in Shanghai Shenzhen CSI 300 ve Shanghai Composite endeksleri Perşembe günü sırasıyla %0,9 ve %0,6 düşerken, Hong Kong'un Hang Seng endeksi %1,6 değer kaybetti.
Çin'e yönelik duyarlılık, konut fiyatlarında Ekim ayına kadar devam eden düşüşü gösteren ve ülkenin devasa emlak piyasasının baskı altında kaldığını gösteren verilerle azaldı.
Bu hafta sanayi üretimi ve perakende satışlar başta olmak üzere diğer ekonomik veriler bir miktar direnç gösterirken, Ekim ayına ait verilerin büyük bir kısmı Çin ekonomisindeki zayıflığın sürdüğüne işaret etti.
Birçok büyük müteahhit borçlarını yeniden yapılandırmak için mücadele ederken, emlak sektörüne ilişkin endişeler Çin piyasaları üzerinde önemli bir ağırlık oluşturdu. Sektör, Çin'in GSYH'sinin yaklaşık dörtte birini oluşturuyor.
Çin Halk Bankası (Çin Merkez Bankası) tarafından yapılan büyük likidite enjeksiyonu da hisse senetlerine sadece sınırlı bir destek sağladı.
ABD-Çin görüşmeleri belirsiz
Piyasalar ayrıca, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'in bu hafta San Francisco'da ABD'li mevkidaşı Joe Biden ile görüşmesinin ardından ABD ve Çin arasında yenilenen üst düzey görüşmelere odaklanmış durumda. İkili, bir başkanlık hattı açma ve geçtiğimiz yıl ciddi şekilde gerginleşen askeri iletişimi yeniden başlatma konusunda anlaşmıştı.
Ancak Biden zirvenin ardından düzenlediği basın toplantısında Xi'yi "diktatör" olarak nitelendirdi ki bu yorumun Çinli yetkililer tarafından hoş karşılanmayacağı tahmin ediliyor.