Hisse senetleriyle ilgilenenlerin son günlerde en fazla konuştuğu konu kesinlikle bankacılık hisselerinde yaşanan sert yükseliş. Yıllardır çok sayıda düzenleme ile karşı karşıya kalan ve hareket alanları daralan bankaların bu durumu hisselerinin performansına da yansımıştı. Sanayi sektörü hisselerinde tarihi zirveler görülürken banka hisseleri borsadaki tarihi yükselişi kenardan izliyordu. Ta ki 1 ay öncesine kadar. Geçmişin ağır topları olan büyük banka hisseleri bir anda ‘bir daha bulunamayacakmış’ gibi talep akınına uğradı. Sanki küçük tahtalar gibi dev banka hisseleri peş peşe tavan oldu.
Endekse fark attı
Dünya'nın haberine göre son 1 aylık süreçte BİST 100 Endeksi yüzde 29 artarken Bankacılık Endeksi’ndeki yükseliş yüzde 87’ye ulaştı. Hisse bazında bakıldığında ise 1 ayda yüzde 200’e varan değer artışları yaşandı. Akbank hisseleri 1 ayda yüzde 66, İş Bankası C hisseleri yüzde 105, Vakıfb ank hisseleri yüzde 198, Halkbank hisseleri yüzde 158 prim yaptı. Peki bu yükselişin altında yatan nedenler neler? Bu sayfayı takip edenler 11 Haziran’da yayınlanan ‘Seçim için şimdiden pozisyon alınabilir’ başlıklı yazıyı hatırlayacaktır. Yazının özü Türkiye’den çıkan yabancı yatırımcıların bir kısmının seçim sonrası ekonomi politikası değişebileceği ihtimalini satın almak isteyebileceği ve bu durumda ucuz kalmış likit hisseleri tercih edebilecekleri şeklindeydi.
Fitili yabancı ateşledi
Bu tanıma uyan ve geçmişte yabancıların gözdesi olan banka hisseleriydi. Piyasa değeri/Defter Değeri 0.40-0.50, Fiyat/Kazanç oranları 1-1.5 civarı olan banka hisseleri hem Borsa İstanbul’daki rallinin oldukça gerisinde kalmış hem de yurtdışındaki rakiplerine göre ‘ucuz’ fiyatlanıyordu. Gelişmekte olan ülkelerdeki banka hisselerinin PD/DD rasyosu ortalama 0.90 seviyelerindeydi. Banka hisselerindeki yükselişin fitilini ilk yabancı alımları ateşledi diyebiliriz. Ancak yabancı alımları son 1 ayında tamamında hakim değildi. Piyasada konuştuğum uzmanlar son haftalarda banka tahtalarında yabancı işlemlerinin oldukça azaldığını, yerli yatırımcıların ağırlıkta olduğunu söylüyor. Öte yandan spot işlemlere Vadeli İşlemler Piyasası’nın önderlik ettiği belirtiliyor. Yani yükselişler ilk olarak kaldıraçlı işlemlerde oluyor ve buradaki hareket spot piyasayı da yukarıya taşıyor.
BİST 100 Endeksi 4 Ekim 2021 haftasında 1.371 puan seviyesinden bir yükseliş trendi başlattı. Ancak şu an etkin olan ve daha agresif olan trend, 18 Temmuz 2022 haftasında başlayan yükseliş trendi. Bu trendin destek noktası bu hafta için 3.191 dolar seviyesine denk geliyor. Yani inişli çıkışlı bir seyir de olsa bu trendin destek noktasının altına gelinmedikçe ana trendin yukarı olduğu söylenebilir. Olumsuz senaryoda bu destek noktasının altına gelinmesi endekste kademeli olarak 2.849 puan seviyesine kadar bir geri çekilme riskini ortaya çıkarabilir. Olası yukarı hareketlerin devamı durumunda ise bu hafta için kanalın direnç noktası olması açısından 3.636 puan seviyesine dikkat edilmeli.