Babacan, Hazine Müsteşarlığı'nın 2014 Yılı bütçesinin TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmesi sırasında yaptığı konuşmada, Türkiye ekonomisiyle ilgili konuları değerlendirirken mutlaka içinde bulunulan küresel ve bölgesel konjonktürün dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
Babacan, Türkiye ekonomisinin, serbest ticareti, serbest sermaye hareketleri, artan ihracat hacmi ve finansman hareketleriyle dünyaya son derece entegre bir ekonomi olduğunu kaydetti. "Küresel ekonomi geçen yıl ne görünüyordu, bugün nasıl görünüyor?" diye soran Babacan, yaklaşık 1 puanlık aşağı doğru bir revizyon olduğunu söyledi. Gelişmekte olan ülkelerin geçmiş 10 yıla göre bundan sonraki 10 yıl boyunca daha düşük bir büyüme performansı sergileyeceğini belirten Babacan, "Her ne kadar gelişmekte olan ülkeler gelişmiş ekonomilere göre daha yüksek büyüme oranlarını sergileyecekse de yine de geçmiş 10 yıl ile gelecek 10 yılın farklı dönemler olduğunu da mutlaka dikkate almamız gerekiyor" diye konuştu.
Küresel ve bölgesel konjunktür
Başta Suriye olmak üzere Irak, Mısır, Tunus, Libya gibi pek çok ülkede yaşanan istikrarsızlığın da bölgesel ekonomi üzerine olumsuz etki yapan, AB'de yıllardır arka arkaya görülen sıfıra yakın büyüme oranları, euro bölgesini oluşturan 18 ülkenin ekonomisinin yıllardır arka arkaya daralıyor olmasının da mutlaka dikkate alınması gereken bir unsur olduğunu kaydeden Babacan, böyle bir ortamda Türkiye ekonomisinde neler olduğu, nasıl bir performans sergilendiği konularının dış konjonktür çerçevesinde ele alınması gerektiğine işaret etti.