CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın "faiz indirimi" gibi taleplerle Merkez Bankası'na doğrudan müdahale ederek, TCMB'nin uluslararası piyasalardaki güvenini sarstığını söyledi.
Reuters ile yaptığı söyleşide Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın bugün PPK'nın olağanüstü toplanarak faiz indirimine gitmesi gerektiği yönündeki açıklamasını değerlendirirken, "(Başbakan Erdoğan) Doğrudan araçlara müdahale ediyor. Bu da Merkez Bankası'na uluslararası piyasada olan güveni sarsıyor. Başbakan bunu yapamaz" dedi ve şöyle devam etti:
"Başbakan şu hedefi verebilir, 'enflasyon yüzde 4 olsun.' Enflasyonu tutturamazsa o zaman (yönetici) başarısızdır diye görevden alabilirsiniz ama onun araçlarına müdahale ederseniz ve enflasyon yüzde 8-10 olursa o zaman o kişiyi görevden alamazsınız. Çünkü sorumlusu doğrudan başbakandır."
Erdoğan bu sabah Azerbaycan'a hareketinden önce yaptığı açıklamada bir soruyu yanıtlarken, yerel seçimlerin ardından faizlerin düşmeye başladığını ve Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun yeniden olağanüstü toplanıp faizleri düşürmesi gerektiğini söylerken, açıklamanın TCMB'nin bağımsızlığına bir müdahale olarak algılanmasıyla kur yükseldi.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın ekonomiyi yönetemediğini, ekonomin çok parçalı olduğunu savunarak, "Yönetim çok parçalı, ekonomiyi (Başbakan Yardımcısı) Ali Babacan mı yönetiyor yoksa diğer bakanlar mı yönetiyor? Her kafadan bir ses çıkıyor, başbakan ayrı telden çalıyor, kim doğru söylüyor? Böyle bir yapı içinde gidiyoruz" dedi.
Ekonominin tek kanaldan yönetilmesi gerektiğini, sadece bağımsız kurullara hedef verilmesi ve tutturamayan yöneticinin çağrılıp neden bu hedefi tutturamadığının sorulması gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, "Ama araçlara doğrudan başbakan müdahale ettiği için onu görevden alamıyor; çünkü sorduğu zaman 'siz söylediniz ben yaptım' diyecek. Bu da Merkez Bankası'na uluslararası güvensizliği besliyor" diye konuştu.
CHP iktidara gelirse ekonomiyi yönetemeyeceği söyleminin AKP tarafından dile getirildiğini, bunun doğru olmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şu anda Türkiye ekonomisinin kırılgan ekonomiler arasında gösterildiğini vurguladı.
Kılıçdaroğlu, "Türkiye'nin bilgi toplumunu yakalayabilmesi için yeni bir ekonomi politikası izlemesi gerekiyor. Bir işadamı özgür ortamda üretim yapamıyorsa kendi geleceğinden kaygı duyar ve sağlıklı bir üretim zinciri oluşturamaz" dedi.
Bir işadamının hükümeti ve onun aldığı kararları özgürce eleştirebilmesi gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Siz eğer bunu yapamazsanız, işadamının önünü keserseniz, ekonomiyi kesersiniz. Dolar son iki ayda yüzde 20'ye yakın devalüe oldu, CHP mi iktidardaydı? Hayır, faizleri niye artıralım. Sağlıklı işleyen bir piyasa ekonomiden yanayız. Devletin kurumlarının siyasallaştırılmasına karşıyız, bağımsız idari yapılar var, Merkez Bankası gibi. Buraya müdahale olmaması lazım, BDDK, EPDK, SPK ekonominin gereklerine göre çalışmalı. Hükümet bunlara hedef vermeli ama bunların kullanacakları araçlara müdahale etmemeli."
Araçlara müdahale edildiği için Merkez Bankası'nın uluslararası arenada güven kaybettiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, "Bu kurumlara sıcak siyasetin müdahale etmemesini istiyoruz. Bunların tamamen özgür ve bağımsız yapılar olarak kalmasını istiyoruz" dedi.