Milli Gazete dün basın tarihine geçen bir uygulamaya imza atarak gazetenin arka sayfasında, BİM’in bir haber sansürü karşılığında reklam teklif ettiği, olumsuz yanıt alınca reklamı geri çektiğini duyurduğu bir ilan yayınlamıştı.
Gazetenin son sayfasında, “Bugün sayfada ‘BİM reklamı’ olacaktı. Ancak reklam verenin ‘haber sansürü’ taleplerinin kabul edilmemesi üzerine reklam geri çekilmiştir. Gelişmeler, detaylarıyla birlikte ilerleyen süreçte okuyucularımızla ve kamuoyuyla paylaşılacaktır” denilmişti.
Milli Gazete bugün “reklam rüşveti” ile sansürlenmek istenen o haberi açıkladı. BİM tarafından kaldırılması istenen haberin “Ucuz et sahtekarlığı” ile ilgili olduğu ortaya çıktı.
Gazetenin “Reklam verenin sansürlenmesini istediği haber: Ucuz ette hileli satış” şeklinde duyurduğu ve Sadettin İnan imzalı haberde şu ifadelere yer verildi:
“Millî Gazete’nin 23 Kasım’da yaptığı ‘Ucuz ette hileli satış!’ başlıklı haberinin, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın müfettişleri tarafından belgeli olması ve kamunun uğradığı zarara dikkat çekmek için yapılmasına rağmen reklam veren bir market tarafından sansürlenmek istenmesi dikkat çekti. Söz konusu haberde, müfettiş raporunda ismi geçen marketlerin ismi verilmemiş, sadece olay anlatılmıştı. Buna rağmen ismi geçen marketin habere sansür talebinde bulunması dikkat çekmiş ve Millî Gazete, bu durumu dün beyaz sayfa ile ortaya koymuştu. Tarım ve Orman Bakanlığı, Millî Gazete’nin ortaya çıkardığı bu skandalla ilgili tamamen sessizliğe bürünerek, konuyla ilgili kamuoyuna bir açıklama yapmamıştı.
UCUZ ET SKANDALI
Sözde, vatandaşa eti ucuz tükettirmek için 2017’nin sonunda başlatılan ve 2019 yılına kadar belli aralıklarla uygulanan ucuz et projesinde büyük bir skandal patlak verdi.
Marketlerin, proje kapsamında Et ve Süt Kurumu’ndan düşük fiyattan aldıkları etin tamamını vatandaşa satmadıkları ortaya çıktı. Ucuz etteki hileli satış, projenin bitiminden bir yıl sonra Tarım ve Orman Bakanlığı müfettişleri tarafından ortaya çıkarılırken, kamunun zararının 100 milyon lirayı bulduğu kaydediliyor. Sözde vatandaşın ucuz et tüketmesi için 2017’nin sonunda uygulamaya konulan ve belli aralıklarla uygulanarak 2019 yılında sona eren ucuz et uygulamasında yeni bir skandal patlak verdi. Projenin uygulandığı dönemde marketlerde vatandaşa ESK’dan alınan kaliteli etlerin değil, piyasadan toplanan yağlı ve kalitesiz etlerin satılmasıyla gündeme gelen ucuz et projesinde, şimdi de marketlerin ESK’dan aldıkları indirimli etlerin tamamını vatandaşa satmadıkları ortaya çıktı. Tarım ve Orman Bakanlığı müfettişleri, skandal hileli satışı ortaya çıkarırken, Bakan Pakdemirli ucu marketlere dokunacağı için soruşturmaya izin vermedi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, ucuz ette yaşanan hileli satışla ilgili soruşturma yapabilmek için Danıştay’ın kararını bekliyor.
MÜFETTİŞLER SORUŞTURMA İSTEDİ, BAKAN İZİN VERMEDİ!
Bir ihbar üzerine ucuz et projesi kapsamında satılan etleri incelemeye alan bakanlık müfettişleri, yaşanan skandalı ortaya çıkardı. Müfettişler, kamunun zarara uğratıldığı ve marketlere büyük çıkar sağlandığı gerekçesiyle söz konusu zararın sorumlulardan tahsil edilerek haklarında soruşturma açılmasını talep etti.
DOSYA NASIL KAPATILDI?
Diğer yandan, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na soruşturma izni vermezken, yaşanan skandalda dosyanın kapatılması için ara bir formül bulundu. Buna göre, marketler, eksik sattıkları tespit edilen 3 bin ton civarındaki eti tekrar proje kapsamında indirimli satmayı kabul ederken, ucuz et projesi de sessiz sedasız yeniden hayata geçirilmiş oldu. Buna göre, söz konusu marketler, 3 bin ton ete karşılık gelecek şekilde kıymayı 34 liradan, kuşbaşını ise 37 liradan satmaya başladı. Söz konusu etler sessiz sedasız satılırken, marketler de bu satıştan sonra taahhütlerini yerine getirmiş olacak.” (haberalternatef)