İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ender Demir, “Bitcoin’de müthiş bir dalgalanma görüyoruz. İyi bir kurumsal yatırımcı için fırsat sunabilen bu dalgalanma, normal bir insan için tehlike unsuru. Bu dalgalanmayı kaldıramayacak durumdaysanız ve bu dalgalanma hayatınızı etkileyecek sonuçlara yol açıyorsa uzak durmakta fayda var.” dedi.
Bilim ve Sanat Vakfı tarafından “Bitcoin Hikayesi Nedir, Ne Değildir” başlıklı panel düzenlendi. İstanbul Şehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Faruk Aysan moderatörlüğündeki panele, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ender Demir, yazılımcı Mehmet Ali Çalışkan, yüksek bilgisayar mühendisi Tahir Çelebi ve Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç Dr. Süleyman Kaya konuşmacı olarak katıldı.
Ender Demir, panelde yaptığı konuşmada, blokchain teknolojisinin farklı alanlarda kullanılabileceğine değinerek, UNICEF’in Suriyeli çocuklar için blokchain üzerinden bağış kampanyası başlattığını söyledi.
“Blockchain ile hayatımızdaki tüm ilişkiler yeniden yazılacak” diyen Demir, Blockchain’in finans alanına etkisine ilişkin şunları kaydetti:
“Fonlama ve yatırım değişecek. 2-3 yıl öncesine kadar bir portföy yöneticisinin önünde Bitcoin veya alt coin yatırım opsiyonu yoktu ama artık var. Ya da teminat olmadığı için bankanın fon vermediği fikirler, blokchain ile birlikte hayata geçirilebilir hale gelecek. Ayrıca maliyetler düşecek.”
Demir, Bitcoin’den sonra yeni alt coinlerin çıktığını, bir dönem 750 milyar dolara çıkan kripto para piyasasının büyüklüğünün, bugün itibarıyla 500 milyar dolar seviyesinde bulunduğunu belirterek, Bitcoin'de toplam 21 milyon adetle sınırlı bir arz olduğunu dile getirdi.
"ICO, borsadaki firmaları tehdit ediyor"
Kripto paralarda hacklenme, merkezi otorite yokluğu, regülasyon eksikliği, elektrik tüketimi, değerindeki dalgalanma, illegal işlemlerde kullanılabilme gibi risklerin bulunduğunu anlatan Demir, “Bitcoin’de müthiş bir dalgalanma görüyoruz. İyi bir kurumsal yatırımcı için fırsat sunabilen bu dalgalanma, normal bir insan için tehlike unsuru. Bu dalgalanmayı kaldıramayacak durumdaysanız ve bu dalgalanma hayatınızı etkileyecek sonuçlara yol açıyorsa uzak durmakta fayda var.” yorumunu yaptı.
Bitcoin piyasasının balon olduğunu söyleyenler kadar balon olmadığını söyleyenlerin de bulunduğunu ifade eden Demir, “Bu yeni teknolojinin ne kadar değer yaratabileceğini kestiremiyoruz. Son düşüş ciddi bir balon yansıması mı? Bence hayır. Bitcoin tarihinde zaten yüzde 50, hatta yüzde 80’e varan düşüşler görüldü. Yani bu düşüş tarihinde ilk defa yaşadığı bir düşüş değil. Bitcoin’i son 6 aydır takip ediyorsanız bu düşüş şok edici gelebilir ama uzun dönemdir takip ediyorsanız, Bitcoin’in zaten düşüp çıkan bir varlık olduğunu görebilirsiniz.” değerlendirmesinde bulundu.
Yeni dönemde coin halk arzının (ICO) gündeme geldiğini aktaran Demir, şöyle devam etti:
“Geçen gün bir ICO’da 12 dakikada 40 milyon dolar para toplandı. ICO piyasası hızla gelişiyor. Bir ICO’nun 50 milyon dolar para topladığını düşündüğümüzde, Türkiye’nin burada alabileceği çok yol olduğunu görüyoruz. Dünyada 2017’de halka arz edilen coin değeri 6,7 milyar dolar olmuş. 2014, 2015, 2016’da bu rakam toplam 1 milyar dolar. Bir yılda müthiş bir fark oluşmuş. ICO borsadaki firmaları tehdit ediyor. Artık hiç borsaya açılmadan, bir fikrinize 50-60 milyon dolar toplayabiliyorsunuz. Risk sermayesini de zorluyor. 2017’de risk sermayesiyle toplanan paradan daha fazla para ICO ile toplandı. Müthiş bir finansal değişimden bahsediyoruz.”
Ender Demir, Japonya ve Çin’in ICO’ları yasakladığını, Gibraltar’ın ise ICO düzenlemesi yapan ilk yer olduğu bilgisini vererek, bu alanın gelişmekte olan ülkeler için büyük bir fırsat doğurduğuna işaret etti.
"İşlemci gücünü elinde tutmak çok önemli hale gelecek"
Mehmet Ali Çalışkan ise kripto coinlerin, paraya karşı bir alternatif olduğunu ifade ederek, blokchain’de değerin aslında coin madencilerinin yaptığı işin karşılığı olarak ortaya çıktığını dile getirdi.
Aslında burada hayal edilenin, mal ve hizmetlerin alım satımında kullanılması olduğunu ama kripto coin'lerin bir yatırım aracına dönüştüğünü anlatan Çalışkan, şu an dünyada 100 trilyon dolarlık para piyasasından kripto coin’lerin aldığı yüzde 1’lik payın hangi noktaya ulaşacağının kestirilemediğini söyledi.
Bu sistemin ekonomide büyük bir dönüşümü öngördüğüne dikkati çeken Çalışkan, eğer bu alanda kendi blokchain’lerini oluşturmazlarsa devletlerin para transferlerini kontrol edemeyeceğini ifade etti.
Şu anda yatırılan paralardan, birilerinin bu işte ciddi olduğunun anlaşılabileceğini belirten Demir, “Ben balon diyenlere asla kulak asmıyorum. Dünyada bu kadar büyük balon olmaz. Bu kadar evrensel bir balon da olmaz.” yorumunu yaptı.
Kripto coin’in değerinin işlemcinin iş gücüne dayandığını vurgulayan Çalışkan, “Dolayısıyla geleceğin dünyasında sadece parada değil, birçok şeyde işlemci gücünün önemli olduğunu göreceğiz. Büyük işlemci güçlerine ihtiyaç olacak ve işlemci gücünü elinde tutmak çok önemli hale gelecek.” ifadelerini kullandı.
Panelde, ayrıca Tahir Çelebi teknolojik, Süleyman Kaya ise dini boyutlarıyla blokchain ve kripto paraları masaya yatırdı.