Türkiye'deki iki depremin yıkıcı insani bilançosu artmaya devam ederken ekonomik faaliyet üzerindeki tam etkisi belirsizliğini koruyor olsa da, ilk tahminler felaketin boyutlarının oldukça büyük olabileceğini gösteriyor.
Bloomberg'in analizine göre önceki afetlerde yaşananlar baz alındığında Kahramanmaraş merkezli depremlerin milli gelirin yüzde 1'ini etkilemesi söz konusu.
Bloomberg Economics Ekonomisti Selva Bahar Baziki ilgili analizinde Türkiye'nin 2023 büyüme beklentisini yüzde 3’ten yüzde 2,6’ya düşürdüklerini kaydetti.
Analizde, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ekonomik etkilerine ilişkin öngörülere ulaşmak için 2011 yılında Van’da meydana gelen depremi temel alan üç aşamalı bir prosedür izlendi. Söz konusu depremin Van ekonomisine etkisi de 10 sektör üzerinden hesaplandı.
Buna göre her sektörün Van’daki reel GSYİH büyümesini depremden önceki yıllarda Van’a en iyi uyan şehirlerin ağırlıklı ortalamasından oluşan bir kıyaslamayla yapıldığı ve bunu oluşturmak için bölgesel nüfus, sanayi, inşaat, toplam çıktı ve bunların ulusal GSYİH içindeki payını dikkate alarak yapıldığına yer verildi.
Yapılan hesaplamalarda depremin birçok sektörü olumsuz etkilediği ancak en çok etkilenenler arasında tarım, sanayi, profesyonel hizmetler ve destek hizmetleri olduğuna yer verildi. Öte yandan yaşanan depremlerin daha yüksek büyüklüğünün de hesaba katılarak her sektör üzerindeki etkinin ölçeklendirildiği ve 10 il için reel GSYİH’da yaklaşık yüzde 12’lik bir daralma öngörüldüğü ifade edildi.
2023'te GSYİH'da yüzde 1'lik daralma yaratabilir
Bloomberg 10 ilin ülke ekonomisine toplam katkısının yüzde 9 civarında olduğunu dolayısıyla 2023 Türkiye GSYİH’sında da yüzde 1’lik bir daralma yaratmasını beklediklerini belirtti.
Kurum hesaplamalarının birkaç varsayım üzerine kurulu olduğunu; birinci olarak GSYİH üzerindeki olumsuz etkiyi azaltacağını tahmin ettikleri üretimde afet bölgelerinden etkilenmeyen alanlara kayma olmadığını varsayan statik bir yaklaşıma sahip olduklarını ve yeterli veriye sahip olunamadığından 10 ilin tamamında simetrik bir etki yaratacağını değerlendirdiklerinin altını çizdi.
Hesaplamalarda 17 Ağustos 1999 depremi referans alındı
Bloomberg, Devlet Planlama Teşkilatı’nın 17 Ağustos 1999 depremiyle ilgili yaptığı çalışmada depremi takip eden 4,5 ayda GSYİH kaybının yaklaşık 2-2,5 milyar dolar olduğunu gösterdiğini hatırlatırken ve bunu tüm yıla ve mevcut deprem bölgesinin göreceli ekonomik boyutuna göre ölçeklendirildiğinde GSYİH’nın yaklaşık yüzde 0,6-0,7’si gibi bir rakam elde edildiğine dikkat çekti.
Yapılan öngörülerin mali hamleleri içerdiği ancak olası kayıpların bir kısmını telafi edebilecek dış yardımı içermediğinin belirtildiği analizde Dünya Bankası’nın şimdiden 1,78 milyar dolarlık bir yardım sözü verdiği ve bu nedenler 2023 için büyüme tahminini yüzde 3’ten yüzde 2,6’ya düşürüldüğü kaydedildi. Öte yandan Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) da yaşanan depremlerin ekonomik etkilerine dair hazırladığı raporunda depremler dolayısıyla 84,1 milyar dolarlık mali hasar ortaya çıkacağını hesaplamıştı. Raporda öngörülen bu mali hasarın 70,75 milyar dolarının konut zararı, 10,4 milyar dolarının milli gelir kaybı ve 2,91 milyar dolarının işgünü kaybı olacağı tahmin edildi.