Türkiye ekonomisi 2022'ye, Türk Lirasının değerinde ve vatandaşın alım gücünde tarihi düşüşle giriyor. Döviz kurlarındaki tarihi artışlara ve hızla artan enflasyona rağmen iktidar, düşük faizle şirketlere ucuz kredi dağıtarak büyüme politikasında ısrar ediyor.
Düşük faiz, yüksek enflasyon ve yüksek kur getiren politikalar için Cumhurbaşkanı'ndan Çin ve Almanya modeline atıf gelirken, yeni Hazine ve Maliye Bakanı ‘Türkiye modeli' diyor.
Hocaların hocası olarak bilinen iktisatçı Prof. Dr. Korkut Boratav, ekonomideki son gelişmeleri ve 2022 yılı beklentilerini sozcu.com.tr'den Emre Deveci'ye anlattı.
Düşük faiz politikasının ‘yeni bir model' değil erken seçim hazırlığı olduğunu öne süren Boratav, “Ekonomi öyle bir tıkanma noktasına geldi ki, iktidar çok kısa süreli bir nefes alma dönemi yaratabilirse erken seçime gidecek” dedi.
“Mesela 16 Aralık Perşembe günü faizler değiştirilmez ve döviz piyasalarında nispi bir dinginlik yakalanırsa, asgari ücret ve kamudaki ücretlerde cömert bir artış yapılırsa, kısa da olsa bir nefes almak dönemi yakalanırsa, iktidar erken seçime gidecektir” diyen Boratav, “Normal iktisat mantığında düşünürsek, mevcut sürecin devam etmesi mümkün değil. Faiz indirilmeye devam ederse süreç tamamen kontrolden çıkar ve hiperenflasyon olur” dedi.
TÜİK verilerine göre, son beş yılda ulusal net katma değerde ücretlilerin payının 6,2 puan azalarak yüzde 45,3'ten yüzde 39,1'e gerilediğini hatırlatan Boratav, “Emekçilerin gelirden aldıkları payda, Türkiye iktisat tarihinde benzeri pek görülmemiş bir çöküntü yaşandı. İktidar Türkiye'yi toplumsal bir bunalıma, sefalete sürükledi. 2022'de iktidar değişse de değişmese de kemer sıkma unsurları içeren bir sürece, bir IMF programına Türkiye mahkum edildi” dedi.