Geçtiğimiz yıl dünya ekonomisinde geniş çaplı bir iyileşme gözlenirken, bazı Çin gözlemcileri olası "siyah kuğu" olaylarının 2018 yılında büyüme beklentilerini azaltabileceğinden endişe duyuyorlar.
Çin Uluslararası Radyosu'nun haberine göre, Benzersiz, bulunması son derece zor olan siyah kuğu, felaketlere yol açabilecek nadir olayları anlatmak için kullanılan bir metafor. “Siyah Kuğu - Olasılıksız Görünenin Etkisi” adlı kitabında Nassim Nicholas Taleb, Siyah Kuğu'yu olması ihtimal dışı görülen, fakat olduğunda etkisi çok büyük olan ve bir kez gerçekleştikten sonra, onu daha az rastlantısal kılacak bir açıklama uydurulan olaylar olarak tanımlıyor.
Geçen yılki ekonomik güçlenmenin ardındaki nedenlerden biri de, herhangi bir siyah kuğu olayının gerçekleşmemiş olmasıdır diyor, Çin Sosyal Bilimler Akademisi (CASS) 'nin araştırmacısı Zhang Ming.
CASS bünyesindeki Dünya Ekonomi ve Politika Enstitüsü tarafından hazırlanan bir rapor, küresel ekonominin 2018 yılında satın alma gücü paritesine göre yüzde 3,5 oranında büyüyeceğini öngörüyor. Bu öngörü, Ekim ayında Dünya Ekonomik Görünümünde 2018 yılında küresel ekonominin yüzde 3,7 oranında büyüyeceğini öngören Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) da dahil olduğu bazı uluslararası kuruluşların tahminlere göre düşük.
CASS'lı bir başka araştırmacı olan Yao Zhizhong “Bu daha düşük tahmin, varlık fiyatlarındaki balonlar, yüksek borç seviyeleri ve jeopolitik çatışmalar gibi konulardaki endişelerimizi yansıtıyor " diye açıklama yaptı.
Zhang'a göre, aktörlerin etkilerine karşı hazırlıklı olmaları gereken en az altı siyah kuğunun gerçekleşme olasılığı var. Zhang bu risklerin gerçekleşmemiş olmasının olmayacakları anlamına gelmeyeceğinin üzerinde duruyor.
En büyük belirsizliklerden biri de politika alanından kaynaklanıyor. Ortadoğu'daki küresel ve bölgesel güçler arasındaki uzun süren gerginlik, küresel ham petrol fiyatlarındaki dalgalanmalar üzerinde baskı oluşturarak olayları daha karmaşık hale gelebilir. İran’da başlayan gösterilerin etkisiyle petrol fiyatlarının kısa süre de 67 doların üzerine çıkması bu öngörüleri doğrular nitelikte.
Zhang'a göre İtalya'daki seçimler, aynı zamanda, ülkenin Avro bölgesinden ayrılması ya da hazineye tahvillerinin temerrüde düşmesi gibi kara kuğu olaylarına yol açarak Avrupa'daki canlanmayı bozabilir.
Küreselleşme karşıtı tutum, büyük ekonomileri 2017'de ticaretten fayda sağlamasına engel oldu, Trump yönetiminin ticaret politikası duruşundaki herhangi bir değişiklik küresel büyümeyi etkileyebilir.
ABD ekonomisi son zamanlarda hafif bir enflasyon kaydetti ancak enflasyondaki ani bir yükseliş nedeniyle ABD Merkez Bankası'nın faiz artırımlarını hızlandırabilir.
Bu gibi olaylar, pek olası olmasa da, Birleşik Devletler'deki ekonomik büyümeyi yavaşlatabilir ve taşma etkileri nedeniyle küresel ekonomide büyümeyi aşağı çeken sonuçlar doğurabilir.
Bir başka siyah kuğu da Amerika Birleşik Devletleri'nde dokuz yıl süren boğa piyasasının son bulması olabilir. ABD borsasının fiyat kazancı oranı, tarihi en yüksek seviyelere ulaşıyor ve bazı analistler, piyasadaki düşüşün keskin ve uzun süreli olabileceğini düşünüyorlar. Zhang’a göre böyle bir durumda ABD borsasındaki düşüş, diğer ülkelerdeki varlık fiyatları üzerinde olumsuz bir etki yaratabilir ve son toparlanmanın en önemli itici gücü olan Birleşik
Devletleri’ndeki tüketici harcamalarını sınırlayabilir.
Bu tür siyah kuğuların birbiriyle etkileşimleri, diğer nadir olayların meydana gelmesine neden olabilir. Zhang’ın analizine göre 2017'de kısa vadeli sermaye girişlerinin yaşandığı bazı gelişmekte olan ekonomilerde güçlü bir doların neden olacağı ani sermaye çıkışları yaşanabilir ve bu da ulusal paraların değer yitirmesine neden olabilir. Buna ek olarak da jeopolitik çatışmalar ve dış ticaret savaşları gibi diğer belirsizlikler, bu tür sermaye kaçışlarının
boyutunu artırabilir ve bazı gelişmekte olan ekonomilerde ödemeler dengesi krizlerini tetikleyebilir.
Bu potansiyel riskler iyi analiz edilebilir ve gerekli önlemler alınabilirse dünya ekonomisi üzerinde siyah kuğuların etkileri o kadar büyük olmayabilecektir. Diğer taraftan da bu risklerin ortaya çıkmamasında Çin ekonomisinin istikrarlı büyümesinin önemi bir kez daha anlaşılmaktadır.