Kürt sorununa çözüm süreci kapsamında silah bırakan örgüt mensuplarının eve dönüşlerinin yolunu açan ve yurtiçi/yurtdışında görüşmeler yapılmasına yasal zemin sağlayan çerçeve yasa tasarısının görüşmelerine TBMM İçişleri Komisyonu'nda başlanırken, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay tasarının çözüm sürecine ilişkin daha detaylı bir yol haritasının temeli olacağını, yeni yasal düzenlemeler de yapılabileceğini söyledi.
Yürürlük ve yürütme dahil toplam altı maddeden oluşan Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Yasa Tasarısı'nın komisyondaki görüşmeleri tartışmalarla başladı.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, tasarının komisyona havale edilmesi ile ilgili Meclis Başkanlığı'na yaptığı itiraza henüz yanıt gelmediği gerekçesiyle görüşmelere başlanmasına karşı çıktı.
Komisyonda öncelikle usül tartışması yapılırken, toplantı sırasında Meclis Başkanlığı'ndan itirazın reddedildiğine dair yanıt gelmesi üzerine tasarının görüşmelerine başlandı.
Komisyonda hükümet adına tasarıyla ilgili görüş bildiren Atalay, hükümetin çözüm süreci kapsamında 2009'dan bu yana yürüttüğü süreci sonuca ulaştırmakta kararlı olduğunu belirtti ve, "Sürecin olgunlaştığı safhadayız ve nihai çözüme doğru ilerliyoruz. Çalışmalar olgunlaşma safhasına gelmiştir. Bu çerçeve yasa bir gereklilik olarak bu aşamada ortaya çıkmıştır" dedi.
Tasarıya ilişkin komisyon üyelerine bilgi veren Atalay, çerçeve yasadan sonra süreç içinde başka yasal düzenlemelerin de gündeme gelebileceğini belirterek, şöyle konuştu:
"Tasarı bundan sonraki çalışmalar için genel bir perspektif sunmaktadır. Tasarı halen çalışmaları devam eden ve sürece ilişkin daha detaylı adımlar içeren yol haritası ve eylem planına temel teşkil edecektir. Bu yol haritası içinde başka kanun tasarıları da gündeme gelebilir. Takvime bağlanmış, atılacak adımları daha somutlaştıran bir yol haritası üzerinde çalışılmaktadır."
Tasarıya göre hükümet, çözüm süreci kapsamında, terörün sona erdirilmesi ve toplumsal bütünleşmenin güçlendirilmesine yönelik siyasi, hukuki, sosyo-ekonomik, psikolojik, kültür, insan hakları, güvenlik ve silahsızlandırma alanlarında ve bunlarla bağlantılı konularda atılabilecek adımları belirleyecek.
Gerekli görülmesi halinde yurtiçinde ve yurtdışındaki kişi, kurum ve kuruluşlarla temas, diyalog, görüşme ve benzeri çalışmalar yapılması konusunda hükümet bu çalışmaları gerçekleştirecek kişi, kurum ve kuruluşları görevlendirebilecek.
Tasarı, silah bırakan örgüt mensuplarının eve dönüşleri ile sosyal yaşama katılım ve uyumlarının temini için gerekli tedbirlerin alınmasına hükmederken, süreç için gerekli mevzuat çalışmalarının yapılmasına da olanak veriyor.
Muhalefetin itirazları
Tasarının görüşmeleri sırasında söz alan muhalefet partileri tasarının "Bu kanun kapsamında verilen görevleri yerine getiren kişilerin hukuki, idari veya cezai sorumluluğu doğmaz" şeklindeki hükümlerine itiraz etti.
CHP Grup Başkanvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, "Tasarı, cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik başbakanın manevrasından başka bir şey değildir. Tasarı bütün sorunları cumhurbaşkanı seçimi ertesine bırakmaya yönelik bir tasarıdır. Burada somut bir adım görmüyorum, sorunun çözüm yeri parlamentodur, Meclisi sorunun dışında bırakmayı kesinlikle yanlış buluyorum" dedi.
MHP'li Yusuf Halaçoğlu ise, "Tasarı hukuk kurallarına uygun değil. Tasarı ile TBMM devre dışı bırakılmaktadır" dedi.
Başta PKK'nın İmralı'da cezaevinde bulunan lideri Abdullah Öcalan olmak üzere BDP/HDP ve Kandil, çözüm sürecinin yasal bir çerçeveye oturtulması gerektiğini dile getiriyordu.
Komisyonda HDP adına söz alan Pervin Buldan, tasarının içeriğini desteklediklerini ve genel kurulda da "evet" oyu kullanacaklarını ifade ederken, tek itirazlarının tasarının ismine yönelik olduğunu ifade etti ve isimdeki "terör" ifadesinin çıkarılmasını istedi.