Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) açıkladığı verilere göre, Türkiye'de Mayıs ayında yıllık enflasyon son 24 yılın en yüksek seviyesine ulaşarak yüzde 73,5 oldu. Die Welt gazetesindeki haber-analizde, Türkiye'de enflasyonun rekor derecede artış göstermesinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın heterodoks (alışılmışın dışındaki) ekonomi politikaları sorumlu tutuluyor. 19 yıl önce yükselişi getiren Erdoğan'ın şimdi de düşüşten sorumlu olduğunun belirtildiği analizde şu ifadeler dikkat çekiyor:
"Türkiye yeniden Türklerin bir daha görmeyi istemediği bir noktada; 90'ların enflasyon kaosu geri döndü. O dönemde gelişmekte olan ekonomiler arasında yer alan Türkiye, ekonomik olarak istikrarlı olmayan ve her tür krize açık bir ülke olarak görülüyordu. Resmi verilere göre mayıs ayında enflasyon 1998 yılından bu yana en yüksek seviye olan yüzde 73,5'e ulaştı. Bunun Erdoğan'ı ilgilendirmemesi mümkün değil. Gelecek yıl yapılacak meclis ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bir terslikle karşılaşabilir. Muhalefet ise yirmi yılın ardından iktidarı otokratın elinden alma konusunda ellerine bir fırsat geçtiğine inanıyor. Erdoğan ise yeni heterodoks ekonomi politikasından geri adım atacağa benzemiyor. Geçen ay şöyle demişti: ‘Gösterge faiz enflasyon dayatmasını tek kurtuluş reçetesi gibi önümüze getirenlerin bir kısmı zır cahil, bir kısmı ise alenen vatan hainidir.'"
DW Türkçe'nin haberine göre Süddeutsche Zeitung gazetesinin interrnet sitesinde yer alan dpa kaynaklı haber-analizde ise Türkiye'deki yüksek enflasyonun birçok nedeni olduğu belirtiliyor:
"Türkiye'deki yüksek enflasyonun nedenlerinden en önemlisi ülke parasının değer kaybetmiş olması. Bu durum, ithal ürünlerin ve hizmetlerin pahalanmasına ve enflasyonu körüklemesine neden oluyor. Korona pandemisi, Ukrayna savaşı ve Çin'in sıkı korona politikasının neden olduğu küresel ticaretteki gerginlikler de bunun üzerine geliyor. Birçok ekonomiste göre Merkez Bankası enflasyonla kararlı şekilde mücadelede etmiyor; uzmanlar bunun arkasında siyasi baskının olduğuna inanıyor."
Tagesschau haber portalındaki haberde ise Cumhurbaşkanı Erdoğan üzerindeki baskının arttığına işret ediliyor:
"Türkiye'de hayat pahalılığı giderek artıyor. Enerji ve benzin fiyatları ay başına göre ciddi biçimde arttı; örneğin doğal gaza yüzde 30 zam geldi. Bunun nedenlerinden biri Türk Lirası'ndaki değer kaybı. Diğer yandan korona pandemisi ve Ukrayna Savaşı'nın da etkileri hissediliyor. Ekonomik sorunlar nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan üzerindeki baskı giderek artıyor. Yeni yapılan bir ankete göre AKP'nin oy oranı yüzde 30'un altına düştü. Gelecek yıl yapılması planlanan meclis ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin öne çekilebileceği konusundaki spekülasyonlar artıyor.”