Mastercard tarafından hazırlanan"İyileşme İçgörüsü: Ticarette E-dönüşüm" raporu açıklandı. Rapora göre, COVID-19 salgını, dünya genelinde tüketicileri evde kalmaya, market ürünlerinden bahçe malzemelerine kadar birçok ürünü elektronik ticaret yoluyla satın almaya yöneltirken, yüz yüze gerçekleşen alışverişlerin azaldığı bu dönemde, özellikle mağazalar, restoranlar ve irili ufaklı birçok işletmenin yardımına e-ticaret yetişti.
Rapora göre, salgın döneminde gerçekleşen dijital geçişin yaklaşık yüzde 20-30'unun kalıcı olması bekleniyor. Geçen yıl dünya genelinde perakende sektöründe yapılan e-ticaret harcaması 900 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2019'da perakende sektöründe yüzde 14'lük harcama yapılırken, geçen yıl yapılan harcamaların oranı yüzde 40 daha fazla oldu.
En çok Asya Pasifik, Kuzey Amerika ve Avrupa'da benimsendi
Dijital dönüşüm coğrafi, ekonomik ve hanehalkı farklılıkları ile evrensel ve tutarlı olmasa da rapor bazı temel genel eğilimleri özetliyor. Kriz öncesinde daha dijital olan İngiltere, ABD gibi ekonomiler, yurt içi dijital geçişte e-ticarette daha az paya sahip olan Arjantin ve Meksika gibi ülkelere göre daha kalıcı görünen büyük kazançlar elde etti. Asya Pasifik, Kuzey Amerika ve Avrupa, e-ticaretin benimsendiği en güçlü bölgeler oldu. E-ticaret içerisinde en küçük paya sahip olan temel perakende sektörlerine tüketiciler uyum sağlarken, süpermarketlerdeki e-ticaret artışının yaklaşık yüzde 80'inin kalıcı olacağı tahmin ediliyor.
E-ticaret harcamaları yüzde 30 arttı
Uluslararası e-ticarette hem satış hacmi hem de sipariş verilen ülkelerin sayısında önemli artış gerçekleşti. E-ticarete yönelik tüketici harcamaları Mart 2020'den bu yılın şubat ayına kadar yıllık yaklaşık yüzde 25-30 arttı. İtalya ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde yaşayanlar, e-ticaret kanallarından ortalama yüzde 33 daha fazla alışveriş yaparken, bu ülkeleri Rusya ve İngiltere takip etti.
Raporu değerlendiren Mastercard Başekonomisti ve Mastercard Economics Institute Başkanı Bricklin Dwyer, "Tüketiciler evde kalmak zorundayken e-ticaret sayesinde paranın dijital yolculuğu hızla devam etti. Dolayısıyla bu süreçte dijitale öncelik veren ülkeler ve şirketler, en az hasar görenler oldu. Analizimiz, en küçük işletmelerin bile dijitalde kazanç sağladıklarını gösteriyor." ifadelerini kullandı.