Euro bölgesi faiz oranları son bir yılda 400 baz puan artarak 22 yılın en yüksek seviyesi olan %3,5'e yükseldi ve manşet enflasyonun düşmesi ve ekonominin zayıflamasıyla birlikte artık zirveye yaklaştı.
İşte piyasalar için beş temel soru.
1. ECB faizleri ne kadar artıracak?
Çeyrek puanlık bir artışla %3,75'e yükselmesi piyasalar tarafından fiyatlanmakta ve ekonomistler tarafından tahmin ediliyor. Manşet enflasyon düşüyor ancak mütevazı bir artışı haklı çıkaracak kadar yüksek kalmaya devam ediyor. ECB Temmuz ayında bir hamleye işaret etti.
RBC Capital Markets küresel makro stratejisti Peter Schaffrik, "ECB tekrar artırıma gidecek ve başka bir şey büyük bir sürpriz olur" dedi.
2. ECB'nin gelecekteki politikası hakkında ne tür sinyaller göndermesi muhtemel?
Bazı ECB şahinlerinin Eylül'de bir artışın kesin olmadığını öne sürmesinin ardından Temmuz'dan sonra bir artış daha yapılmasına yönelik piyasa konsensüsü artık sağlam değil, bu nedenle ECB sinyallerinde daha temkinli olabilir ve verilere bağlı olacağını teyit edebilir.
Allianz Global Investors kıdemli sabit gelir uzmanı Massimiliano Maxia, "(ECB Başkanı Christine) Lagarde (daha fazla sıkılaştırmadan bahsettiğinde ve bahsederse) belirsizliği ve koşulluluğu vurgulayacaktır" dedi.
Bazı analistler ECB'nin, güncellenen personel tahminlerinin enflasyonun %2'lik hedefe ulaşacağı sinyalini verme fırsatı vereceği Eylül ayında duraklamasını bekliyor.
ECB'nin ABD Merkez Bankası'nın yaptığı gibi faiz artırımına ara vermesi ve gerekirse daha sonra artırması durumunda şaşırmayacaklarını da sözlerine eklediler. Para piyasaları Temmuz ayından sonra bir artırım daha yapılacağını ve faizlerin %4 civarında zirve yapacağını fiyatlıyor.
3. ECB çekirdek enflasyonun ne zaman düşmesini bekliyor?
Manşet enflasyon Haziran ayında üst üste üçüncü ay düşerken, hizmet fiyatları gibi çekirdek olarak adlandırılan fiyatlar inatçı bir şekilde yükseldi ve yakın zamanda düşmesi beklenmiyor.
Temel eğilimin daha iyi bir göstergesi olarak görülen çekirdek enflasyon %6,9'dan sadece %6,8'e geriledi, bu oran faiz belirleyicilerinin görmek istediği sürekli düşüşten çok uzak.
ECB Başkanı Lagarde'a bu konuda sorular sorulacak ancak Eylül ayında açıklanacak yeni ekonomik projeksiyonlar öncesinde çok fazla bilgi vermeyebilir.
UBS baş Avrupa ekonomisti Reinhard Cluse, sıkı bir işgücü piyasası ve ücret baskılarına dikkat çekerek, "Temel enflasyonun düşmesi çok ama çok yavaş olacak, dolayısıyla bu ECB için bir endişe kaynağı" dedi.
4. Zayıflayan bir ekonomi politika için ne anlama geliyor?
Faiz belirleyicileri, parasal sıkılaştırma ekonomiye zarar verse bile ana odak noktasının enflasyon olmaya devam ettiğini yineledi.
BofA Avrupa ekonomisti Ruben Segura-Cayuela, "(Ekonomideki zayıflamanın) para politikası üzerinde çok az etkisi olacağını düşünüyorum. Eylül toplantısı için önemli olan çekirdek enflasyon olacak." dedi.
Yine de yavaşlayan büyüme güvercinlerin elini güçlendirebilir. İmalat sektöründeki durgunluğun derinleşmesi ve daha önce dirençli olan hizmet sektörünün neredeyse hiç büyümemesi nedeniyle Euro bölgesindeki ticari faaliyetler Haziran ayında durdu.
BofA, ECB'nin tahminlerinin fazla iyimser olduğunu düşünürken; Barclays 2023'ün ikinci yarısından itibaren birkaç çeyrek boyunca durgunluk bekliyor.
5. Daha sıkı politikanın finansman koşulları üzerinde nasıl bir etkisi var?
Banka kredileri verileri, ECB'nin tarihindeki en yüksek borçlanma maliyet artışının kredi koşullarına zarar vermeye başladığını gösteriyor ve 25 Temmuz'daki son rakamlar odak noktasında.
ECB'nin baş ekonomisti Philip Lane, kredi hacimlerinin keskin bir şekilde zayıfladığını ve bunun ekonomik çıktıda "önemli" bir düşüş yaratabileceğini söyledi.
Bu güvercin mesaj, son banka kredi verileriyle de desteklenirse, faiz oranlarının zirveye yaklaştığı yönündeki spekülasyonları körükleyebilir.
BofA'dan Segura-Cayuela "Sıkılaşan finansman koşullarının en yüksek etkisi bu yılın sonunda ve 2024'ün ilk yarısında olacak. Yani etkinin büyük bir kısmı hala gelmedi" şeklinde konuştu.