AA Finans Analisti ve Ekonomist Haluk Bürümcekçi, "Gelecek dönem seyri açısından gıda fiyatlarının belirsizliği ve oynaklığı dışında, ham petrol ve diğer emtia fiyatlarının görünümü, döviz kuru hareketleri ve kamu fiyat/vergi ayarlamaları enflasyon üzerindeki risklerin yönünü belirleyecek." dedi.
Enflasyon nisanda aylık bazda yüzde 1,87 artarak piyasa beklentisinin üzerinde gerçekleşirken, yıllık enflasyon da yüzde 10,85'e yükseldi.
AA muhabirine konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, gıda fiyatlarının enflasyonu azaltıcı yönde etkide bulduğunu, enflasyonun geçen yıla göre belirgin yükselmesinde ise gıda dışı diğer gruplarda kurlara bağlı fiyat artışlarının yüksek olmasının etkili olduğunu söyledi.
Gıda enflasyonunun işlenmemiş ve işlenmiş gıda fiyatları kaynaklı gerilediğini ifade eden Bürümcekçi, "Manşet enflasyonun tek haneyi görmesi imkansız, yıl sonu tahminimiz olan yüzde 10,4 üzerinde riskler yukarı yönlü." dedi.
Bürümcekçi, temel eğilim açısından izlenen göstergelerden çekirdek enflasyonun (C endeksi) yıllık bazda 0,80 puanlık artışla yüzde 12,24'e yükseldiğini, hizmet fiyatlarının yıllık artışının yüzde 9,27 seviyesine sınırlı arttığını dile getirdi.
Türk lirasının 2017'da belirgin değer kaybının da etkisiyle önceki aylarda çekirdek enflasyon eğilimindeki bozulmanın belirginleştiğini, aralık sonunda yıllık artışın yüzde 12,3 ile endeks tarihinin zirvesine çıktığını anımsatan Bürümcekçi, "Ancak, takip eden önceki üç ayda lehteki güçlü baz etkisinin yardımıyla sınırlı da olsa gerileme izlenirken, son dönem kur artışlarının nisandan itibaren fiyatlara yansıtılacak olması çekirdek enflasyonda risklerin yukarı yönde olduğunu düşündürüyordu." şeklinde konuştu.
Haluk Bürümcekçi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) 25 Nisan tarihli Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında, Geç Likidite Penceresi (GLP) faizini 75 baz puan artışla yüzde 13,50 seviyesine yükselttiğini ve gerekirse ilave sıkılaşmaya gidebileceği mesajını verdiğini hatırlattı.
İlave sıkılaşmanın korunacağını ancak sadeleşmenin nasıl olacağına ilişkin belirsizlik olduğunu dile getiren Bürümçekçi, "Gelecek dönem seyri açısından gıda fiyatlarının belirsizliği ve oynaklığı dışında, ham petrol ve diğer emtia fiyatlarının görünümü, döviz kuru hareketleri ve kamu fiyat/vergi ayarlamaları enflasyon üzerindeki risklerin yönünü belirleyecektir." değerlendirmesinde bulundu.
"Enflasyonda tek hane 2019'da"
Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvci Tokalı da enflasyonun nisanda ulaştığı yüzde 10,85 ile yükseliş trendine başladığını ve gelecek 6 aylık dönem boyunca bu yönde kalarak yüzde 11-12 bandında dalgalanabileceğini ifade etti.
Ancak kur ve emtia fiyatlarının baskısında azalma sağlanması durumunda, baz unsurunun da desteğiyle, kasım ayından itibaren düşüş hareketinin mümkün göründüğünü belirten Tokalı, tek haneli seviyelerin ise en erken 2019 yılının ilk yarısı sonuna doğru gerçekleşeceği öngörüsünde bulundu.
Tokalı, enflasyondaki yükselişte mal grubunun belirleyici unsur olduğunu, hizmet enflasyonundaki artışın daha makul boyutta kaldığının görüldüğünü kaydetti.
Nisan enflasyonunun detaylarında ise, gıda enflasyonunun beklendiği gibi pozitif tarafta olduğunu vurgulayan Tokalı, "Gelecek dönemde devam etmesini beklediğimiz enflasyondaki yükselişin sınırlı boyutta kalmasında, gıda enflasyonunun bu görünümünü koruması oldukça önemli olacaktır." dedi.
"Maliyet kaynaklı enflasyon sürdü"
İntegral Yatırım Araştırma Uzman Yardımcısı Aylin Cevizci ise gıda ve alkolsüz içecekler grubunun yüzde 0,21 düşüş ile aylık enflasyonu aşağıya çeken grup olduğunu vurguladı.
Mevsimsellik etkiler ile gıda fiyatlarında yaşanan düşüşlerin ürün bazında da net bir şekilde görülmekte olduğunu belirten Cevizci, kur cephesinde yaşanan artışın yanı sıra enerji fiyatlarında yaşanan yükselişin etkisi ile maliyet kaynaklı enflasyonun sürdüğünü ifade etti.
Cevizci, TCMB'nin bir sonraki toplantısının mayıs ayı enflasyon verisi sonrasında yapılacağını bildirerek, "Şayet gelecek ay da hem çekirdek hem manşet enflasyon tarafındaki yukarı yönlü eğilim korunursa, TCMB faiz konusunda yeniden değerlendirme yapmak isteyebilecek" öngörüsünde bulundu.