İngiltere’nin köklü gazetelerinden The Guardian'da yer alan “İstanbul'un taksi kartellerinin karanlık dünyası içinde” başlıklı haberde, İstanbul'da son günlerde gündemde olan taksi krizi ele alındı. Bethan McKernan imzası taşıyan haberde, “İstanbul'da güçlü taksi plakası sahipleri ile şehir otoriteleri arasında bölge savaşları başladı” ifadeleri yer alıyor.
The Guardian gazetesinin haberinde, iki kıtayı bağlayan İstanbul’da taksi şoförü olmanın zorluklarından söz ediliyor. Diğer küresel başkentlerden farklı olarak sürücülerin kendi arabalarının sahibi olmamasına dikkat çekiliyor. Haberde, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 1990’lı yıllarda İstanbul belediye başkanı olduğunda, şehrin yaklaşık 8 milyon kişiye ev sahipliği yaptığı ancak o zamandan beri nüfusun ikiye katlandığı bilgisi paylaşılırken, taksi sayısının değişmemesine vurgu yapılıyor. Bu durumdan dolayı oluşan talebin ise zengin plaka sahipleri için yeni bir kartel oluşturduğu vurgulanıyor.
LOBİ ÇALIŞMALARI BASKIN
Haberde, ‘Bu endüstrinin korkutucu bir itibarı var. Çok sayıda plaka sahibinin kimliği bile bilinmiyor. Arada hep aracılar var. AKP’ye bağlı üye ve yakın sendikaların ulaşım koordinasyon merkezi ve Ulaştırma Bakanlığı üzerinde güçlü bir etkisi var’ ifadeleri yer aldı. Öte yandan, Türkiye’deki Über faaliyetlerine dikkat çekilen haberde, firmanın 2014 yılında İstanbul piyasasına girmeye çalıştığı ancak sendikanın lobi çalışmaları sonucu engellendiği öne sürüldü.
Haberde, İstanbul’da sarı taksilerin yanı sıra korsan taksiciliğin de yaygın olduğu vurgulanırken, bu iki grup arasında çıkan ‘ölümlü’ kavgalara atıfta bulunuldu.
‘CİNSEL TACİZ, IRKÇILIK, FAZLA ÜCRETLENDİRME…’
The Guardian tarafından gündeme taşınan haberde, İstanbul’daki durum ile ilgili “Eğer müşteriler taksi bulabilecek kadar şanslıysa onlar bile onları bekleyen başka zorluklar olabilir. Cinsel taciz, ırkçılık, fazla ücretlendirme, kabalık, güvensiz araç kullanma gibi sorunlar hala gündemde…”
Bethan McKernan imzası taşıyan haberde, İstanbul Belediyesi’nin bu yıl taksi sürücülerinin davranışlarıyla ilgili 43 bin şikayet aldığı bilgisi paylaşıldı. Konuyla ilgili açıklama yapan İBB Ulaşım Daire Başkanı Utku Cihan “Taksi endüstrisinin özelleştirilmesini sonlandırmak ve Berlin'de New York'ta ve Dubai'de olduğu gibi belediyenin yürütmesini sağlamak istiyoruz. Bu sistem sadece Türkiye’de var ” dedi. Cihan, “İstanbul’da emiryolu ağını genişletmek için çalışıyoruz; insanların taksilerin yanı sıra toplu taşıma araçlarına da daha fazla güvenebileceği bir ortam istiyoruz. Ancak yeterli sayıda taksiye sahip olmadığımız da bir gerçek. Yaptığımız araştırmalar 6 bin yeni taksi almamıza işaret ediyor ancak hükümet bu durumu reddediyor” dedi.
‘SOSYAL GÜVENCEMİZ YOK!’
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin İstanbul'a ek taksi tekliflerinin arka arkaya reddedildiği hatırlatılan haberde AKP yönetiminin İmamoğlu’nun karşısına birçok sorun çıkardığı ve zıt düştükleri birçok konu olduğu bilgisi paylaşıldı.
Bazı sürücüler için, sorumlu kim olursa olsun çalışma koşullarının iyileşmeyeceğine dair endişeleri olduğu da haberde dile getirildi. Serdar isimli bir taksi şoförü gazeteye yaptığı açıklamada, “Bu arabayı beş yıldır kullanıyorum ve sahibiyle hiç tanışmadım. Sadece merkeze günlük kiramı ödüyorum. Tam bir mafya bunlar… Sosyal güvencemiz yok. Çok az kazanmaya okeysen, herkesin yapabileceği bir iş. Adli kontrol yapmıyorlar. Hiç hoş bir iş değil” dedi. Haberde, İmamoğlu yönetimin “plakaların taksi şoförlerinin kendilerine ait olması gerekiyor.” konusunda ısrar ettiği ifadeleri de yer aldı.
AKP’ye bağlı bakanlıklar ve kamu kurumlarının temsilcilerinin oy çokluğuna sahip olduğu İstanbul ulaşım koordinasyon merkezi, belediyenin taksi sayısını artırma önerisini geçen yıl dokuz kez reddetmişti.