TCMB politika faizini değiştirmeyerek %14,0'da bırakmasını değerlendiren JPMorgan kararın beklendiğini ayrıca beklendiği gibi net bir politika yönlendirmesi olmadığını ve faiz açıklamasında geçen ayki anlamlı bir şekilde fark bulunmadığını vurguladı.
İlginç bir şekilde, ancak beklentiler doğrultusunda TCMB'nin, Fed'in faiz artışı ve şahin duruşundan etkilenmediği vurgulanan raporda, bankanın faiz açıklamasında çekirdek merkez bankalarının "destekleyici parasal duruşlarını ve varlık alım programlarını daha yavaş bir tempoda sürdürdüklerini" söylemeye devam ettiğine dikkat çekildi.
Bu ayın açıklamasındaki temel farklardan birinin dezenflasyonun başlaması için bir koşul olarak “devam eden bölgesel çatışmanın çözülmesine” atıfta bulunulmasını JPMorgan, Ukrayna'daki savaşın önümüzdeki aylarda yüksek enflasyon için bir bahane olarak kullanılabileceğini iması olarak değerlendirdi.
Ekonomik görünüm ile para politikası kararları arasında bir kopukluk bulunduğu görüşünü ifade eden JPMorgan, enflasyonun yılın son ayına kadar %60 ve üzerinde kalmasını bekliyor.
Kurum, bunun da, reel faiz oranının uzun bir süre negatifte kalacağı anlamına geldiğini ve sadece enflasyonla mücadeleyi daha da zorlaştırmakla kalmadığını aynı zamanda lirayı oldukça kırılgan bir durumda bıraktığını ifade etti.
JPMorgan, TCMB'nin yıl sonuna kadar faiz oranlarını değiştirmemesini bekliyor ve özellikle büyümede keskin bir yavaşlama varsa, daha düşük oranlar için siyasi baskının artması riski bulunduğunu düşünüyor.