Çalışma Bakanı Müezzinoğlu, Kıdem Tazminatı Fonu’na ilişkin “İşverenler başlangıçta fon konusunda istekli görünüyordu. Ben de o nedenle çalışma başlatıp konuyu gündeme getirdim. İşçi tarafı, ‘Kıdem Tazmimanı Fonu, bizim için grev sebebidir’ dedi. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) da istemediğini açıkladı” diye konuştu.
Hürriyet yazarı Vahap Munyar'ın bugünkü köşe yazısının devamı şöyle:
İSTANBUL Sanayi Odası’nın (İSO) önde gelen iki meclis üyesi Kemal Akar ve Serdar Urfalılar, birlikte plan yaptı, daveti gönderdi:
- İSO Meclisi üyesi arkadaşlarımızı sahur buluşmamıza bekliyoruz.
Buluşmaya bir gün kala, ek mesaj gitti:
- Sahur buluşmamıza Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu katılıyor.
Müezzinoğlu, sofraya geçmeden önce istihdam kampanyasıyla ilgili son bilgileri paylaştı:
- 2016’da yaşanan sıkıntılı dönemde yükselen işsizlik oranını aşağı çekmek için ocak ayında 1 milyon istihdam seferberliği başlattık. Sayın Cumhurbaşkanımız devreye girdi, “1 milyon yetmez” dedi. Şubat ayında hedefi 1.5, hatta 2 milyona çıkardık. İşsizlikte düşüş başladı. Haziran sonunda belki de işsizlik oranı tek haneye iner.
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, sofrada Kıdem Tazminatı Fonu konusunu açtı:
- Sayın Bakanım, Kıden Tazminatı Fonu’nun kurulması bizim açımızdan önemli. Fon kurulursa sistem daha kayıtlı, düzenli, disiplinli hale gelir.
Müezzinoğlu gülümsedi:
- Siz istekli görünüyorsunuz ama görüşme masasında olan işveren kuruluşları başlangıçta ister gibi olsalar da, Kıdem Tazminatı Fonu’na karşı çıkmaya başladı.
Bahçıvan, küçük ölçekli işletmeler penceresinden baktı:
- Özellikle Anadolu’daki küçük işletmeler Fon’un kendileri için yük olacağını düşünüyor.
Araya girdim:
- Erdal Bey, bu durumda siz İSO olarak Kıdem Tazminatı Fonu’nun kurulmasını isterken, çatı kuruluşunuz Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) karşı mı çıkıyor?
- TOBB’la bu konuda ayrışıyoruz. TOBB, Anadolu dahil, tüm odaların, üyelerin nabzına göre hareket ediyor. O nedenle tarafların mutabakatı olmadan Fon’un kurulmasına sıcak bakmıyor.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanvekili Tahsin Öztiryaki can alıcı noktaya işaret etti:
- Şu anda kaç şirket, personelinin kıdem tazminatı karşılığını ayırıp, her an ödeyecekmiş gibi tutuyor? Bunu yapabilen çok azdır. Şirketlerin çoğu, kıdem tazminatı için ayırması gereken kaynağı işletmede kullanıyor. Ayrılan, işten çıkardığı personel olduğunda ödemesini yapıyor.
Ardından ekledi:
- Fon kurulduğunda, kaynak oraya gidecek. Şirketler, personelinin kıdem tazminatı için ayırması gerektiği halde kullandığı kaynaktan mahrum kalacak.
Müezzinoğlu, işverenlerin Kıdem Tazminatı Fonu konusunda kendisini yalnız bıraktığını vurguladı:
- İşverenler başlangıçta Fon konusunda istekli görünüyordu. Ben de o nedenle çalışma başlatıp, konuyu gündeme getirdim. İşçi tarafı, “Kıdem Tazmimanı Fonu, bizim için grev sebebidir” dedi. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) da istemediğini açıkladı.
Ramazan Bayramı sonrası bir buluşma daha planladığını kaydetti:
- Son kez tarafların görüşlerini alıp, nasıl bir yol izleyeceğimize karar vereceğiz.
Öngörüsünü merak ettim, paylaştı:
- İşçi tarafının, “Grev sebebi sayarım” dediği bir Fonu dayatmayla kuramam.
Bu durumda Kıdem Tazminatı Fonu, 2019 seçimleri sonrasına kalacak gibi görünüyor...
BEN İŞÇİ TARAFI OLSAM İSTERİM
MEHMET Müezzinoğlu, mevcut durumda çalışanların çoğunun kıdem tazminatını alamadığına işaret etti:
- Şirkette en küçük bir sıkıntı yaşansa, personelin kıdem tazminatı ödenmiyor. Kıdem tazminatı ödenmeme oranı yüzde 85’lerde.
Kıdem Tazminatı Fonu’nun işçi açısından daha garantili bir durum olduğunu vurguladı:
- Para Fon’da olacağı için şirket batsa da, işçi hak ettiği kıdem tazminatını alabilecek. Ben işçi tarafı olsam, Fon’un kurulmasını isterim. Ancak, işçi sendikaları konfederasyonları maalesef karşı çıkıyor.
ÇALIŞAN VE İŞVEREN DENGESİ SAĞLANACAK
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, önceki gün ağırladıkları meclis toplantısında kıdem tazminatı konusunu da gündeme getirdi:
- Kıdem tazminatıyla ilgili yeni düzenlemenin çıkmasını bekliyoruz.
Yıldırım, şu yanıtı verdi:
- Maksat bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek. Tarafların uzlaşmasını sağlamak gerekiyor.
İşçi sendikalarıyla ilgili şu yorumu yaptı:
- Artık ideolojiye, sadece ücrete dayalı sendikacılık dönemi kapandı.
Kıdem Tazminatı Fonu’yla ilgili yaklaşımını ortaya koydu:
- Çalışana zarar vermeden, işvereni de sürdürülemeyecek yükün altına sokmadan bu işi çözmek gerekiyor.
Bu “denge”yi sağlamak kolay olur mu?