Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ, borsaların şirketlere sunduğu en önemli avantajın borsaya kote şirketlerin prestiji olduğunu söyleyerek, “Biz gelişen işletmeler ve KOBİ’leri halka açarak borsanın bu prestij özelliğini ciddi anlamda zayıflattık. Alt pazarları ayırmışız ama iki büyüklük de aynı borsada işlem gördüğü için o borsanın prestiji ciddi zarar görüyor. Marka değeri yaralanıyor. O prestijin kaybolmaması için marka faklılaştırması yapmak gerekiyor. Şirketler borsada farklı markalarla isimlendirilebilir. Küçük şirketler Borsa İstanbul’da değil ama başka bir platform ismiyle de hayatlarına devam edebilir. Çünkü büyük şirketlerin sahipleri de bakkal ölçeğindeki şirketlerle aynı çatı altında olmak istemiyorlar” dedi.
Habertürk'ten Rahim Ak'ın haberine göre, Karadağ, Türkiye sermaye piyasasındaki en büyük sorunun ürün çeşitliliği ile birlikte derinlik problemi olduğunun altını çizdi. Sermaye piyasalarını genişletmek için uygun ürün, vade ve ölçeğin önemli olduğunu anlatan Karadağ “Şirketlerin ürüne uygun ölçekte sermaye piyasalarına gelmesi gerekiyor. Bakkal ölçeğindeki şirketleri hisse piyasasına gelirse yeterli kurumsallaşma, düzenlemelere uyum kabiliyeti ve mevzuatı takip yeteneği bile yok. 2011’den sonra yaşadığımız sıkıntı bu oldu. Herkesin hisse senetleri piyasasına girme şartı yok. Birçok sermaye piyasası ürünü var. Borçlanma araçları, girişim sermayesi var. Varlığa dayalı menkul kıymet önerelim. Küçük şirketlerin kendileri buraya geleceğine girişim sermayesi şirketleri onlara yatırım yapıp büyütsün. Tüm dünyada KOBİ’lerin halka arzında kurumsallaşma problemi aşılamıyor” dedi.