TUİK'in bugün açıkladığı Aralık ayı verileri ile birlikte 2017 tamamına ait enflasyon verileri de ortaya çıkmış oldu. Ekonomist ve eski Hazine Müsteşarı Mahfi Eğilmez, mahfiegilmez.com'da son yıllarda açıklanan hedefler ile gerçekleşen rakamlar arasındaki farkı ve bunların olası nedenlerini sıraladı. İşte Eğilmez'in o yazısı
Manşet Enflasyon Gerçekten Manşet Oldu
2017 yılı manşet enflasyonu ya da tüketici fiyatları enflasyonu (TÜFE) yüzde 11,92, üretici fiyatları enflasyonu (Yİ – ÜFE) yüzde 15,47, çekirdek enflasyon (C endeksi) yüzde 12,30 olarak açıklandı. Aşağıdaki tablo son üç yılda enflasyonla ilgili verileri, TCMB para politikasının enflasyon hedeflerini ve bu hedeflerden sapmaları karşılaştırmalı olarak sergiliyor.
Bu tabloda dikkati çeken konular var: (1) TCMB’nin yüzde 5’lik hedefinin hiçbir anlamı bulunmadığı ortaya çıkmış bulunuyor. (2) Manşet enflasyon (TÜFE) 2016’ya göre ciddi oranda artış göstermiş görünüyor. (3) Üretici fiyatlarının (Yİ – ÜFE) yüksek seyretmesi önümüzdeki dönemde manşet enflasyon (TÜFE) üzerinde artış yönünde baskı yaratabilir. (4) Çekirdek enflasyonun (C endeksi) yükselmesi TCMB’nin uyguladığı para politikasını tartışmalı hale getirmektedir.
Yİ-ÜFE (kırmızı), TÜFE (lacivert) ve çekirdek enflasyonu (yeşil) bir grafik üzerinde gösterelim
Grafikten görüleceği gibi gerek Yİ-ÜFE ve gerekse TÜFE’de son ayda bir düşüş olmasına karşılık çekirdek enflasyon yükselişine devam ediyor. C endeksi, TÜFE endeksinden enerji, gıda ve alkolsüz içecekler, alkollü içkiler, tütün ürünleri ve altın hariç tutularak oluşturulan bir endekstir. Bu endeks, Merkez Bankası’nın para politikasının doğrudan etkileyebildiği kalemlerden oluştuğu için geleceğe ilişkin en fazla bilgiyi içeren endekstir. Bu endeksin yükseliyor olması geleceğe ilişkin beklentileri de olumsuz konuma getirmektedir.
Dünyada Enflasyon Yok, Bizde Yüksek Enflasyon Var
Küresel krizle birlikte dünyada pek çok ülkede enflasyon sıfıra yaklaştı. Sonrasında düşük düzeylerde dengelendi. Buna karşılık Türkiye, 2001 krizi sonrasında birçok fedakarlık karşılığında enflasyonda ciddi düşüşler sağlamasına karşılık bu eğilimi sürdüremedi ve enflasyonu yine denetimden kaçırdı. Bugün Türkiye, dünyada enflasyonu en yüksek ülkeler arasında yer alıyor.
Aşağıdaki tablo dünyada çeşitli kategorilerdeki ülkelerin enflasyon oranlarını son iki yıl itibariyle karşılaştırıyor (Kaynak: The Economist, December 23rd 2017.)
Tablodan görüleceği gibi Türkiye kendisine en yakın ekonomi olan Meksika’nın iki katı yükseklikte enflasyona sahip bulunuyor. İşin kötü tarafı Türkiye’de enflasyon geçen yıla göre ciddi oranda artış sergiliyor.
Sonuç
Merkez Bankası, enflasyonla mücadele amacıyla enflasyon hedeflemesi uyguluyor. Bu uygulamada baştan bir hedef belirleniyor ve para politikası bu hedefe varacak biçimde uygulanıyor. TCMB’nin yıllardır değişmeyen enflasyon hedefi 2017 yılı için de yüzde 5 olarak belirlenmişti.
2017 yıl sonunda TÜFE gerçekleşmesi yüzde 11,92 oldu. Bu durumda gerçekleşme TCMB’nin enflasyon hedefi olarak belirlediği yüzde 5 oranından 6,92 puan (yüzde 138,4) sapmış görünüyor.
Bu sonuca göre üç halden birisi geçerlidir:
(1) Enflasyon hedefi yanlış seçilmektedir.
(2) Enflasyon hedefi doğru seçilmekte fakat uygulanan para politikası bu hedefi tutturmaya uygun bulunmamaktadır.
(3) Enflasyon hedefi de enflasyonla mücadeleyi amaçlayan para politikası da sadece görünüşte mevcuttur.
İlk iki şıktan birisi doğruysa enflasyon hedeflemesi politikasının yeniden gözden geçirilmesi gerekir. Üçüncü şık doğruysa Merkez Bankası, fiyat istikrarını bir kenara bırakıp yüksek büyümeyi seçmiş olan siyasal tercihe uygun hareket ediyor demektir.