1915 Çanakkale Köprüsü bugün açılıyor. Çanakkale Zaferi'nin 107. yıldönümünde gerçekleşecek açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yapacak. Köprünün yapımını üstlenen şirketlere verilen ve toplam 6 milyar doları bulan Hazine garantisinin ise bütçede yeni bir kara delik oluşturacağı tahmin ediliyor.
Köprü iki Türk şirketle iki Güney Koreli firmaya yaptırıldı. Yap-işlet-devret modeliyle ihaleye çıkarılan projeyi, 16 yıl 2 ay 12 gün işletme süresi teklifiyle kazanan Türkiye ve Güney Koreli firmalardan oluşan ‘Daelim–Limak–SK–Yapı Merkezi Ortak Girişimi’ hayata geçirdi. Projenin, 88 kilometre otoyol ve 13 kilometre bağlantı yolu olmak üzere toplamda 101 kilometre uzunluğu bulunuyor.
1915 Çanakkale Köprüsü için günlük 45 bin araç geçiş garantisi verildi. Verilen garantide araç başı ücret 15 euro + KDV oldu. Sözleşmede belirlenen bu ücret Euro bölgesi enflasyonuna göre güncellendiği için 2021 sonu enflasyonu hesaplandığında geçiş garantisi 2022 için 17,7 euro (290 TL) olacak.
Buna göre köprünün yıllık garanti ücreti yaklaşık 380 milyon euro, işletme süreci boyunca verilecek toplam devlet garantisi miktarı ise yaklaşık 6 milyar euro oldu.
4,5 kilometre uzunluğundaki köprünün yapımı ihalede taahhüt edilen süreden 1,5 yıl önce tamamlandı. Köprünün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın doğum günü olan 26 Şubat’ta açılması planlanıyordu. Ancak sonrasında açılış Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü olan 18 Mart tarihine ertelendi. Ertelemeyi Twitter hesabından duyuran Erdoğan, “Vatandaşlarımızın talebi üzerine Çanakkale Zaferi'mizin yıl dönümünde, 18 Mart'ta gerçekleştirme kararı aldık” ifadelerini kullandı.
Sözcü yazarı Çiğdem Toker’in aktardığına göre, ertelemedeki 21 günlük sürede devletin cebine 15 milyon euro kaldı. Böylece sözleşmedeki günlük garantiler dikkate alındığında bu erteleme Hazine’ye yaklaşık 15 milyon euro kazandırdı.
Projenin üstlenicilerinden biri olan Limak Holding, Türkiye’de devletten en çok ihale olan 5 şirketten biri olarak biliniyor. Bu şirketin adı sık sık Cengiz, Kalyon, Kolin gibi devlerle birlikte anılıyor. Bu inşaat devlerinin devletten aldığı ihalelerde yap-işlet-devret modeli ön plana çıkıyor.
Yap-İşlet-Devret (YİD) modelinde bir kamu altyapı yatırımı veya hizmetinin finansmanının özel bir şirket tarafından karşılanması öngörülüyor. Bu modelde yatırımın maliyetini karşılayan şirket, kamu tarafından belirlenen bir süre içinde maliyetini üstlendiği projenin işletilmesini de üstleniyor.
Şirket bu süre içinde ürettiği hizmeti tarafların karşılıklı saptadıkları bir tarife uyarınca kamu kuruluşlarına satıyor. Belirlenen sürenin sonunda ise şirket işletmekte olduğu tesisleri bakımı yapılmış, eksiksiz ve işler bir şekilde ilgili kamu kuruluşuna devrediyor.
Türkiye’de son yıllarda gerçekleştirilen yatırımlarda sıkça kullanılan bu yöntemde şirketler genellikle devletle yaptıkları sözleşmelerde kullanıcı garantisi alıyor. Örneğin havalimanlarının yapımını üstlenen şirketler yolcu garantisi, otoyol ve köprü yapımını üstlenen şirketler ise geçiş garantisi alıyor. Ayrıca geçiş ücretlerinin yüksek olması durumunda devlet garanti ettiği geçiş ücretinin geri kalanını da şirketlere ödüyor.
Aradaki farkı Hazine karşılayacak
Örneğin iktisatçı Prof. Dr. Uğur Emek’in aktardığına göre, Osmangazi Köprüsü için garanti edilen ödeme 2022 yılı için 688 TL. Ancak bu yüksek rakamı hiç bir yolcu karşılayamayacağı için devletin belirlediği köprü geçiş ücreti şuan için 184,5 TL. Aradaki 503,5 TL’lik farkı ise Hazine karşılıyor.
Bugün hizmete açılacak 1915 Çanakkale Köprüsü’nün ücretini ise Cumhurbaşkanı Erdoğan saat 16.00’da yapacağı konuşma ile açıklayacak. Köprü ücretinin verilen garanti olan 17,7 eurodan az olması durumunda ise aradaki ücret yine Hazine’den tahsil edilecek. Bunun yanında yine Hazine’nin zarar etmemesi için köprüden günlük 45 bin aracın geçmesi gerekiyor. Ancak bu rakama ulaşılıp ulaşılamayacağı belirsiz.
Pek çok köprü ve otoyola verilen yüksek geçiş garantileri yüzünden Hazine her yıl milyonlarda dolarlık zarar uğruyor. Örneğin verilen garantilere göre Avrasya Tüneli’nden 2017-2021 arasında 5 yılda 120 milyonun üzerinde aracın geçmesi gerekiyordu.
Ancak Bakan Karaismailoğlu'nun verdiği bilgilere göre geçiş sayısı yalnızca 79 milyonda kaldı. Yani geçiş garantisi için verilen hedefin yalnızca yüzde 65'i tutturulmuş oldu. Garanti edilen ama geçmeyen araçların araçların ücreti ise Hazine’nin kasasından şirketlere ödendi.