Raporda 3. çeyrekte ekonominin başarısız darbe girişiminin de etkisiyle daralmasının ardından 4. çeyrekte büyümenin sıçrama yaptığı belirtildi. Mart ayında enflasyonun çift hanelere ulaştığı ve bu durumun hanehalkının alım gücünün erozyona uğradığını gösterdiği ifade edildi. Tüketici fiyatlarının üretici fiyatlarından daha hızlı arttığı belirtilerek "Bu da enflasyonun sadece TL'deki değer kaybıyla yükselmediğini gösteriyor" ifadesine yer verildi.
Türkiye ekonomisinin 2016'nın son çeyreğinde %3.5, 2016'nın tamamında %2.9 ile beklentilerin üzerinde büyüdüğü hatırlatılarak büyüme tahmini 2017 için % 2.2'den % 2.6'ya, 2018 yılı için % 2.7'den % 2.9'a yükseltildi.
Temmuz ayındaki darbe girişimi sonrası hükümetin önemli mali teşvikler sağladığı, Merkez Bankası'nın da kaybedilen güveni tekrar kazanmak için kredi koşullarını gevşettiği belirtildi.
Bloomberg'in haberine göre geçen yıl büyüme beklenenden iyi gelmesine rağmen istihdam piyasası, vergi ve emeklilik sistemlerinde yapısal reformların ertelenmesinin büyümedeki yavaşlamayı kaçınılmaz kıldığı vurgulandı ve "16 Nisan'daki referandum, halihazırda türbülanslı bir yıl yaşamış olan Türk toplumunu daha da böldü, bu noktada tüketici ve yatırımcı güveni daha fazla düştü" ifadelerine yer veildi.