Hürriyet'in haberine göre Rusya devlet Başkanı Vladimir Putin canlı yayında Ukrayna kriziyle ilgili açıklamalarda bulundu. Putin'in açıklamalarından satır başları şöyle:
"Burada gerçekleri de anlamak mecburiyetindeyiz. Eğer Rusya bir tehditle karşı karşıya kalırsa; Ukrayna'nın NATO'ya katılması gibi... Bu bizim ülkemize bir tehdittir. Çünkü NATO'nun beşinci maddesi var. İttifakın tüm üyeleri, saldırıya uğrayan üyenin yanında durmak mecburiyetinde. Ama burada kimse Kırım halkının iadesini kabul etmediği için ciddi bir tehdit söz konusu. Ukrayna burada bu toprağı almak istemek için askeri bir yola başvurabilir."
Baskıyla bir adım attılarsa bir adım daha atmayacaklarının garantisi yok. Kağıt üzerinde bir şeyler olmalı uluslararası alanda.
Bana Ukrayna'nın yarın NATO'ya kabul edilmeyeceği söylendi. Ukrayna'nın hazır olmadığını söylüyorlar. Benim de cevabım şu oldu: Taviz söz konusu değil. Bekleyip Ukrayna'yı hazırlamak istiyorsunuz. Ortada buluşmak zorundayız dedim. Fransa cumhurbaşkanı ile sabah 2'ye kadar konuştuk. Amerikalıların pozisyonunun değiştiğini söyledi ama nasıl değiştiğini sorduğumda cevap veremedi."
Toplantıya Putin'le birlikte katılan Dışişleri Bakanı Lavrov da Ukrayna krizindeki son durumu aktardı. Lavrov'un açılamaları da şu şekilde oldu:
"Onlar sadece tek bir unsuru seçtiler, onun üzerinden gittiler. Talebimiz de vardı. Aralık'ın sonunda Batılı meslektaşlarıma mektup yazmıştım, onlara hukuki analizlerimizi hatırlattım.
İkinci önceliğimiz ise NATO ile ilişki içinde bulunduğumuz dönem itibariyle NATO ve Rusya'nın düşman olmadığını beyan edelim demiştik. Bu argümanımız da reddedildi, ilki reddedildiği gibi. Kırım'daki işgalinizi bitirin denildi bize.
Bizim diğer taleplere yönelik cevaplarımızla ilgili şu da vardı. Burada tehlikeli silah sistemlerinin ve ABD askerlerinin konuşlanmasıyla ilgili talebimiz olmuştu. ABD, Rusya federasyonu ile anlaşmadan çekildi. Putin'in bu anlaşmanın yeniden yapılması teklifi reddedildi 2 yıl önce.
Bu meseleler bağlamından çıkartılıyor, güvenlik taahhütleri bağlamından çıkartılıyor. Atılması gereken karşılıklı adımlar konusunda uçuşlarla ilgili maddeler var.
Mekanizma kurulması öneriliyor. Meslektaşlarımızın Rusya'nın teklifini basite indirgemeye çalıştığı, çok da önemli olmayan unsurları seçerek diyaloğu sürdürmek yönünde. Meselenin özüne dokunmuyor bu açıklamalar
Bizim kendi adımlarımız da önemli. Evet burada hatırı sayılır olmayabilir ama bir ilerleme söz konusu.
Bizim sürekli ve ilkeli yaklaşımımızı öne sürmemiz ABD ve müttefiklerini sarstı.
Biz çalışmayı sürdürmek mecburiyetindeyiz. Detaylı bir cevap hazırladık. Sadece ABD'ye gönderdik şimdilik bu cevabı. NATO bunun yanında ikinci önemde kalıyor. Münih Güvenlik Konferansı'nda Batı'nın her üyesi açıklamalarında destek verdi ortak pozisyona. Washington'ı muhatap alıyoruz. Belgede tekliflerimizin bir menü olmadığını, bir ültimatom da olmadığını ifade ettik. Bariz, gözle görülür şeylere dayandığını, kapsamlı bir yaklaşımla çözülebileceğini ifade ettik.
Biz bunu yaparken bir cevap da talep edeceğiz.
NATO'nun Avrupa kıtasındaki varlığının yeniden gözden geçirilmesini savunuyoruz. Çağrımız var, bir açıklama konusunda. En üst düzeyde imzalanan ve bize verilen taahhütler uygulanmıyor. Açıklama yapmıyorlar. Bu anlaşmalara neden imza attınız diye sorduğumuzda cevap vermiyorlar. Belgeleri Washington'a gönderdik. Blinken ile telefon görüşmesi yaptık. Blinken, belgeyi okuduğunu ve buluşmaya hazır olduğunu söyledi. 24 Şubat'ta görüşmek üzere sözleştik Cenevre'de."