Bir partinin tek başına hükümeti kurabilmesi için, 550 milletvekilinin yarısından biz fazlası olan 276 vekili bulması gerekiyor.
İşte senaryolar;
AK Parti azınlık Hükümeti
AK Parti, 276 milletvekilinin altında kalırsa azınlık hükümeti kurar. Dışardan bir partinin desteğini alır. Bu olasılık, seçim öncesinde ulaştırma eski Bakanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın danışmanı Binali Yıldırım tarafından dile getirilmişti.
AK Parti -MHP Koalisyon Hükümeti
AK Parti ve MHP'nin milletvekili sayısı, koalisyon hükümeti kurup, TBMM'den güvenoyu almaya yetiyor. Başta Başbakan Ahmet Davutoğlu olmak üzere, AK Partililer seçim kampanyası sırasında HDP ve CHP'ye sert yüklenirken, MHP'ye karşı daha yumuşak bir üslup sergilemişlerdi.
AK Parti - CHP Koalisyon Hükümeti
Aritmetik olarak bir senaryo da AK Parti'nin CHP ile büyük koalisyon kurma olasılığı. Ancak seçim kampanyaları sırasında bu soru CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na soruldu. Kılıçdaroğlu, kesin bir dille bu olasılığı reddetti.
AK Parti - HDP Koalisyon Hükümeti
Seçim kampanyaları boyunca üzerinde en çok spekülasyon yapılan senaryo buydu. Ancak HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, seçimlerde yüzde 10'u geçmeleri halinde, AK Parti ile işbirliği yapmayacaklarını açık bir dille söyledi.
CHP-MHP- HDP Koalisyon Hükümeti
AK Parti'nin tek başına iktidar olamadığı parlamentoda, CHP, MHP ve HDP'nin matematiksel olarak koalisyon kurması söz konusu olabilir. Ancak MHP ve HDP'nin böyle bir koalisyonda bir arada olmaları son derece düşük bir ihtimal.
CHP-MHP azınlık koalisyonu, HDP dışardan destekler
CHP ve MHP'nin, mevcut oy oranları ile koalisyon kurup, TBMM'den güvenoyu almaları mümkün görünmüyor. İki partinin toplam milletvekili sayısı 214’te kalıyor. CHP ve MHP koalisyonu ancak azınlık hükümeti olabilir. HDP ya da AK Parti'nin dışardan desteği ile parlamentodan güvenoyu alabilir.
Davutoğlu: AK Parti seçimin galibi ve birincisidir
Başbakan Davutoğlu, "AK Parti bu seçimin galibidir ve birincisidir. Kimse kaybettiği seçimden zafer çıkarmaya kalkmamalıdır. Herkes kendi muhasebesini yapmalıdır" dedi
Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti Genel Merkezi'nde yaptığı konuşmada, "Her şeyden önce şunu bilmek ve göstermek zorundayız ki herkesin de görmesi gerekir ki AK Parti, bu seçimin galibidir ve birincisidir. Bundan şek ve şüphe yoktur. Kimse kaybettiği seçimden zafer çıkarmaya kalkmamalıdır. Herkes kendi muhasebesini yapmalıdır" dedi.
"Milletimizin kararı en üst karardır, nihai karardır" diyen Davutoğlu, "Bu karara saygı bütün siyasi partiler için, bütün taraflar için bir zarurettir. Buradan AK Parti'nin demokrasi makamından, balkonundan sesleniyorum. Yüce milletimizin kararı her şeyin üstündedir ve o kararın gereği her şartta yerine getirilecektir" şeklinde konuştu.
Davutoğlu, "Büyük tarihi yürüyüşler için 12-13 yıllık süre bir başlangıçtır. Hamdolsun, büyük başarılara imza attık, daha büyük başarılar bizi bekliyor. Bir an bile tereddüt etmeyeceğiz, bir an bile durmayacağız, bir an bile milletten ayrı düşmeyeceğiz. AK Parti hareketi bir ahlak hareketidir, bir erdem hareketidir" ifadelerini kullandı.
Seçim öncesinde birçok şaibe söylentileri çıkarılarak demokrasiye leke vurulmaya çalışıldığını belirten Davutoğlu, "Şimdi soruyorum, bu demokrasi tecrübesiyle Türkiye kendini ispat etti mi? Neticeyi önceden neredeyse bir şekilde şekillendirmek adına birtakım şaibe söylentileri çıkaranlar şu anda utanç duymalılar. Türk demokrasisi güçlüdür. Hiçbir şekilde hiçbir şaibeyle gölge düşmeyecektir. Şimdiye kadar böyle olmuştur, bundan sonra da böyle olacaktır." dedi.
'Milletimiz geleceğe güvenle bakmalıdır'
Başbakan Davutoğlu, şöyle konuştu: "AK Parti, 76 ilde milletvekili çıkardı. 56 ilde birinci oldu. 6 bölgede birinci olan parti AK Parti'dir. Ben özellikle diğer parti temsilcilerinin de ne diyeceklerini merakla takip ederek buraya çıktım. Şimdiden zafer ilan eden anamuhalefet partisi 37 ilde milletvekili çıkaramıyor. Üçüncü parti 32 ilde çıkaramıyor. Büyük zafer kazandığı iddia edilen dördüncü parti 56 ilde milletvekili çıkaramıyor."
"Biz kendi değerlendirmemizi yapacağız" diyen Davutoğlu,"Ancak şu da bilinsin ki bu değerlendirmeyle birlikte milletimizin huzuru için atılması gereken adımları istişare ederek, atılması gereken vakitte atacağız. Milletimiz huzur içinde olmalıdır. Milletimiz geleceğe her zamanki gibi güvenle bakmalıdır. Çünkü milletin omurgası AK Parti görev başındadır, görev başında olacaktır" ifadelerini kullandı.
'Küçük hesaplarla yenilgiler üzerinden zafer üretmeye kalkmamalılar'
Davutoğlu, "Küçük hesaplarla yenilgiler üzerinden zafer üretmeye kalkmamalılar" diyerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz kendi değerlendirmemizi yapacağız. Herkes kendi değerlendirmesini yapmalıdır. Türkiye'de istikrar ve huzur içinde yeni bir sivil anayasa yapımı konusunda, 12 Eylül Anayasası'nı artık tarihe gömmek konusunda bütün partilere tekrar çağrı yapıyoruz. Özgürlükçü, insan onuruna dayalı, geleceğe ve istikbale bütün gençleri iyi şekilde hazırlayan 'yepyeni bir anayasa için harekete geçelim' diye çağrıda bulunuyoruz."
'Her partinin şiddetle terörle arasına mesafe koyması gerekir'
Başbakan Davutoğlu, her partinin şiddetle terörle arasına mesafe koyması gerektiğini belirterek, her partinin gerilimci bir politika yerine, çatışmacı bir anlayış yerine, en iyi düşündüğü formülleri masaya koyması gerektiğini söyledi.
Davutoğlu, konuşmasında şunları kaydetti:
"Biz her türlü düşünceye açığız. Her türlü fikri konuşmaya hazırız. Ama bir şeye kapalıyız. Artık Türkiye'de bir daha darbe ve vesayet kültürü asla olmayacak. Hiçbir güç, milli iradenin üstünde egemenlik kuramayacak. Hiçbir lobi, hiçbir çevre Türkiye'nin kaderini belirlemeye kalkamayacak. İşte bunun için herkesin, kendisini, partisini, ülkesiyle ilgili, gelecekle ilgili düşüncesini ortaya koymasının vaktidir. AK Parti, 12 yıllık iktidarı döneminde bütün bunları icraatıyla ortaya koydu. Bundan sonra da her şekliyle her haliyle bilinsin ki, AK Parti millet için en doğru olanı yapmaya kararlıdır ve bu kararlılığı ebediyen sürecektir."
'HDP artık bir Türkiye partisidir'
HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yükseldağ seçim sonrası ortak açıklama yaptı
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş "Artık Türkiye partisi, Türkiye'de başkanlık tartışması son bulmuştur, AKP ile koalisyon yapmayacağız" dedi.
İşte Demirtaş’ın açıklamasından satır başları:
- Hepiniz hoşgeldiniz. Sizleri, sizler aracılığıyla sesimizin ulaştığı herkesi canı gönülden kutluyorum. Zorlu eşitsiz adil şartlarda gerçekleşmeyen bir seçim kampanyasını tamamladık. Öncelikle bu seçim kampanyasının demokratik özgür bir ortamda gerçekleşmediğini ifade etmek istiyoruz.
- Büyük bir eşitsiz devlet gücüne karşı, bir partinin iktidar partisinin devletin bütün olanaklarını arkasına alarak yürüttüğü bir kampanyaya, kampanya bir taraf saldırıya karşı bizler Türkiye’nin ezilenleri olarak, türkiyte’nin yoksulları emekçileri olarak, barıştan adaletten özgürlükten yana olanları olarak, muhteşem bir zafer ve muazzam bir başarı elde ettik. Hepimize bütün Türkiye’ye şimdiden hayırlı uğurlu olsun diyorum.
- Bu seçimde özgürlükten demokrasiden barıştan yana olanlar kazanmış, baskı otoriterlik kibirli duruştan yana olanlar ve kendini Türkiye’nin tek sahibi gibi görenler kaybetmiş, gerilemiş, yenilmiştir. Kazananlar Türkiye’nin özgürlüğüne sevdalı olanlar olmuştur. Bu zafer evet bütün ezilenlerin, Kürtlerin Türklerin Ermenilerin Boşnakların bu ülkede yaşayan bütün etnik kimliklerin, Alevilerin Sünnilerin Ezidilerin kim varsa inancıyla birlikte özgürce yaşamak isteyen bütün ötekileştirilmişlerin ortak zaferidir.
- Bu zafer, işçilerin, işsizlerin, köylülerin, çiftçilerin ezilenlerin yani emeği sömürülenlerin yani solun ortak zaferidir. Bu zafer, ülkede demokratik sivil bir anayasa çoğulcu bir anayasa isteyenlerin 12 eylül darbe anayasasına ve onun dayattığı yüzde 10’luk seçim barajına karşı duranların ortak zaferidir. Demokratik çözüm ve barış isteyenlerin, Kürtlerin de bu ülkede onurlu bir halk olarak yaşamalarını istiyorum diyenlerin ortak zaferidir.
- Ve en çok da bu ülkenin kadınlarının ortak zaferidir.
- Bizler seçim kampanyası boyunca, meydanlarda ne söylediysek arkasındayız. Ne söz verdiysek arkasındayız. Artık HDP gerçek bir Türkiye partisidir. Türkiye HDP’dir, HDP Türkiye’dir. Bunu başarmış olmanın büyük gururunu, bu zaferin büyük onurunu hep birlikte yaşamayı hak ediyoruz. Ve AKP bu kibirli tavrıyla Kürt sorunu yoktur diyerek, müzakere yoktur, çözüm masası yoktur diyerek, Türkiye’nin doğusunda sıfırlanmıştır. Bu yönünü altını çizerek vurgulamak istiyorum.
- Bize inanarak hangi gerekçeyle bize oy vermiş olursa olsunlar, hiç kimseyi mahcup etmeyeceğiz. Bize emaneten oy vererek de HDP’nin demokratik siyasetin önünü açmak isteyenleri de mahcup etmeyeceğiz.
- Ve bu saat itibariyle Türkiye’de artık başkanlık tartışması, diktatörlük tartışması son bulmuştur. Türkiye uçurumun kenarından dönmeyi başarmıştır.
- Bu muazzam zaferin ortaya çıkmasında milyonların emeği var. bir üst akıl değil, bir komplo aklı değil, komplo çirkef akıl değil, halkın ortak aklı var. HDP Türkiye’nin Türkiye halklarının aleyhine hiçbir programın içinde olmadığı gibi bu saatten sonra da olmayacaktır.
- Ben HDP’yi oluşturan bütün bileşenlerimize teşekkür ediyorum. bizimle ittifak kuran EMEP, Partizan’a ayrı ayrı teşekkür ediyorum. bizimle ittifak kurmamalarına rağmen, öze dönüş platformu, TKP ve EHP’ye özel olarak teşekkür ediyoruz.
- Kampanyada uğradıkları saldırılarda yaşamını yitiren arkadaşlarımız, bütün mücadele hayatımız boyunca parti şehitlerimiz başta olmak üzere, başsağlığı dileklerimizi ifade ediyoruz.
- Kolu bacağı eli kopan arkadaşlarımız var. Onların hepsine sonsuz teşekkürlerimizi sunuyorum. Özellikle yüreği yaralı, yüreği yanık Türk ve Kürt anneleri, onlar herhalde barışı en çok hak edendi. Onların çok özlediği barışa çok daha fazla yakınlaşmış olduk. Yüreği yanık bütün annelere armağan ediyoruz. Halkın Emek Partisi’nin 1990’da kuruluş yıldönümü. HEP kurulduğu günden bu yana zorlu bir mücadele yürüttük. Tarihin hoş bir tesadüfü diyelim. Yine 7 Haziran’da sizler büyük bir zafer kazandırdınız.
- Yürüdüğümüz bu zorlu yolun boş olmadığı bir kez daha ortaya çıkmış oldu. Bizler demokratik çözüm ve barış sürecini yürütürken arkasında dururken, elbette ki İmralı’da devam eden süreci de hep destekledik. Sayın Öcalan, birlikte yaşam sivil çözüm konusunda her zaman destek oldu. ortak vatan vurgusuyla bu çözümün bu barışın temel aktörü oldu. kendisine özel olarak teşekkür ediyoruz. Bu başarının ortaya çıkmasında, kendisinin barış konusundaki kararlı duruşu da son derece belirleyicidir. İnanıyorum ki desteklerini artırarak sürdürecektir. Kalıcı barış konusunda kendisi bugüne kadar oynadığı rolü ve sorumluluğu oynamaya devam edecektir.
- Devlet bütçesinden hazinesinden karşılanmadı. Gönüllü fedakarlıkla, işçilerimizin, hatta işsizlerimizin bile kuruş kuruş paralarıyla kampanyamız gerçekleşti. Kim ne kadar katkı sunmuşsa onların her birine sonsuz teşekkürümüzü sunuyorum.
- Özgür basın emekçileri bu kampanyanın mimarlarıdır. Sosyal medya ekibimiz son derece iyi bir çalışma ortaya koydular. Seçim şarkılarımızın tamamı gönüllü şarkıcılar tarafından yapıldı.
Kılıçdaroğlu: Memnunum, istifa yok
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Genel Sekreter Gürsel Tekin seçim sonuçlarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
7 Haziran Genel Seçim sonuçlarının CHP’deki karşılığını CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Şimdilik detaylı bir yorum yapmama kararı aldım. Genel hatlarıyla bir değerlendirmeyi ilerleyen günlerde yapacağım. Ancak bizim açımızdan bir sorun yok. Memnunum; istifayı gerektiren bir sonuç da değil. Şimdilik değerlendirmem bu kadar” sözleriyle özetledi.
CHP Genel Merkez bahçesini dolduran yaklaşık bin kadar partilinin, HDP’nin barajı geçmesinin kesinleşmesiyle birlikte atmaya başladığı “Oy verdik gittiler” sloganı Genel Merkez yönetiminin de seçim değerlendirmesinin temelini oluşturdu.
Tekin: Kaybeden Erdoğan
CHP Genel Merkezi’ndeki tabloyu CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, “Görülüyor ki CHP seçmeni HDP’ye verdiği oyla demokrasinin kazanmasını sağlamıştır. Bu gerçek bile tek başına CHP’lilerin demokrasiye verdiği önemin, inancın göstergesidir. Türkiye demokrasisi kazanmıştır. CHP seçmeninin bu tavrı Türkiye’de demokrasinin kökleşmesinde önemli bir kilometre taşı olacaktır. Seçimin kaybedeni ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ile AKP’dir” sözleriyle özetledi.
CHP’deki seçimlerin ilk değerlendirmeleri arasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun olası istifası da vardı. CHP Genel Sekreteri Tekin, “Genel Başkan’ın istifasını gerektiren bir tablo bulunmuyor. Kılıçdaroğlu ve CHP son derece başarılı bir seçim kampanyası yürüttü” sözleriyle Kılıçdaroğlu’nun seçim sonuçlarına ilişkin “İstifa yok” açıklamasını pekiştirdi.
Bahçeli koalisyona kapıyı kapattı
Konuşmasında iki koalisyon önerisi sunan MHP Lideri Bahçeli, "MHP Böyle bir koalisyon içinde Meclis'te denetimi alan bir ana muhalefet görevi almaya hazırdır" diyerek koalisyona kapıyı kapattı
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Bahçeli, koalisyonla ilgili gelen soruya, "Uyumlu bir koalisyon olması lazım. AKP çözüm sürecini sürdürmüştür, koalisyon HDP ve AKP arasında olmalıdır. İkinci model olarak AKP-CHP-HDP'yi bir araya getirebilirsiniz. Böyle bir koalisyon içinde Meclis'te denetimi alan bir ana muhalefet görevi almaya hazırdır.' diye konuştu. 'Türkiye'yi AKP'nin azınlığına mahkum etmeye kimsenin hakkı yoktur' diyen Bahçeli 'Ne zaman olursa erken seçim olur" dedi.
Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şu şekilde:
MHP, milli iradenin seçimine saygı duymaktadır. Bu şartlar altında Türkiye’de yeni bir siyasi tablo belirmiştir. Tüm siyasi partiler, bu tabloyu samimi ve dürüst şekilde okumalıdır. Genel seçimlerin ilk sonucu, hiçbir partinin tek başına iktidar kuracak sayısal çoğunluğa ulaşamamaktadır. AKP için sonun başlangıcı görünmüştür.
AKP için sonun yolu görünmüştür. Gerilime dayalı siyaset anlayışı yenilgi almıştır. Dahası algı operasyonlarının tutmayacağı net olarak algılanmıştır. Hazine kaynakları AKP'nin emrinde ahlaksızca ihlal edilmiştir. İnanıyorum ki Başbakan Davutoğlu da kendini gözden geçirecektir. Maalesef demokrasi rayından çıkmıştır. AKP’nin hızlı düşüşü milletin rahatsızlığını ortaya koymaktadır. MHP oyunu arttırmıştır. Kim ne söylerse söylesin seçimlerden MHP alnının akından çıkmıştır. Miletvekili sayımıza 31 ilave olmuştur, gücümüze güç katılmıştır.
'Erdoğan istifayı düşünmeli'
Erdoğan görevine devam edecekse ya anayasal sınırlarda kalmalı ya da istifayı düşünmeli.
Partimizin gücünü düşürmeye kim varsa yanlıştadır. Bugün AKP kaybetmiş, Türkiye umutlanmıştır. Türkiye için yeni bir dönem başlamıştır. MHP aziz milletimizin varlığı idame ettirme, birliğini koruma konusunda her zamankinden daha azimlidir. Mücadele kararlığımızı sürdüren teşkilatımıza teşekkür ediyorum. Desteklerini esirgemeyen vatandaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Seçim sonuçlarının hayırlı olmasını cenabı Allah’tan niyaz ediyor hepiniz selamlıyorum.
İki koalisyon önerisi
TV’lerde uzun zamanlardan bu yana Türkiye’yi yönlendirmeye, senaryo oluşturmaya gayret gösterenler seçim sonuçları netleşmeden, koalisyon üzerine tartışma çıkarmışlardır. Sabaha kadar bu yeni senaryolar üzerinden Türkiye meşgul edilecektir. Türiye’de anayasa geçerlidir. Tek başına siyasi parti iktidar olamıyorsa diğer siyasi partilerle birlikte nasıl çalışacağına dair tecrübeler vardır. Cumhurbaşkanı TBMM’de birin görevlendirebilir. Demokratik eğilime göre bu görevlendirme genel başkana yönlendirilir.
Sayın Davutoğlu’nun görevlendirmesi gerekir. Davutoğlu nasıl bir hükümet oluşturacağına dair çalışmalar başlatmalı. Bir defa tek başına iktidar oluşmamış ise koalisyon kurma zaruriyeti doğmuş ise ülkeyi ekonomik sıkıntılar sokmamak için koalisyona ihtiyaç duyuluyorsa uyumlu bir koalisyon olması lazım.
AKP çözümü koalisyonda aramıştır, çözüm sürecini sürdürmüştür. Çözüm sürecinin bir kanadı 79 vekiller TBMM’de bulunmaktadır. Birliktelikleri devam eden HDP ve AKP arasında olmalıdır. AKP VE HDP arasındaki örtülü işbirliğini gizlemek Türkiye’yi erken seçime bırakacak bir dayatmaya başka partileri katmak siyasi ahlaksızlıktır.
İkinci olarak çözüm süreciyle ilgilenen Türkiye’de ileri demokrasinde yana olan siyasetini sürdüren partilen ortak koalisyonu düşündüğünüzde alın size 2. Model olarak. AKP – CHP – HDP’yi bir araya getirebilirsiniz. Söz gelimi AKP-HDP koalisyona 258+79 toplam 337 vekile dayalı güven oyu alabilecek bir koalisyon modeli olarak ortaya koyulabilir. Oransal temsili 53.9’dur. İkinci modeli esas alacaksınız çözüm süreci için, ileri demokrasi için bir model arıyorsanız, uluslararası destek de arıyorsanız. 78.9 orana dayalı geniş tabanlı bir koalisyon olur.
'Olursa ne zaman olursa erken seçim olur'
Böyle bir koalisyon içerisinde şerefi ve haysiyetiyle, ilkeli ve dürüst davranışıyla çok güzel ve mecliste denetimi görev alan bir ana muhalefet görevini almaya hazırdır. Eğer hiçbirinizden sonuç alınamıyorsa Türkiye’yi AKP’nin azınlığına mahkum etmeye kimsenin hakkı yoktur. Olursa ne zaman olursa erken seçim olur."