Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Can Akın Çağlar, geçen yıl sigorta sektörünün toplam 28,4 milyar lira tazminat ödediğini belirterek, sektörün günde 112 milyon lira ödeme yaptığını bildirdi.
Çağlar, sektörün 2017 sonuçları ve gelecek dönem beklentilerine ilişkin düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'de sektörde 63 şirketin faaliyet gösterdiğini hatırlattı.
Sigortanın insanların emeğini koruma açısından önemli bir işlev gördüğünü ifade eden Çağlar, sektörün 2017 sonu itibarıyla prim üretiminin 2016'nın aynı dönemine kıyasla yüzde 15 artışla 46,5 milyar lira olarak gerçekleştiğini kaydetti.
Çağlar, sektörün ekonomiye 119 milyar lira fon sağladığını, 8,2 milyon konuta, 17,5 milyon araca, 1,5 milyon işletmeye teminat verdiğini, ayrıca 2,7 milyon kişiye de sağlık teminatı sunduğunu bildirdi.
Sektörün tazminat ödemelerine de değinen Çağlar, geçen yıl sigorta sektörünün toplam 28,4 milyar lira tazminat ödediğini belirterek, sektörün günde 112 milyon lira ödeme yaptığını bildirdi.
"Trafikte poliçe sayısı 17,5 milyona çıktı"
Can Akın Çağlar, geçen yıl zorunlu trafik sigortasında prim üretiminin 2016'nın aynı dönemine göre yüzde 11 azaldığını, poliçe sayısının ise yüzde 6 artışla 17,5 milyona çıktığını söyledi.
Sektörün 11 yılda 7,3 milyar lira zarar ettiğini belirten Çağlar, 2017 yılında trafik branşında sektörün, elde ettiği her 100 lira için 118,4 lira hasar, 10 lira acente komisyonu ve 6 lira iletme gideri olmak üzere toplamda 134,4 lira ödediğini kaydetti.
Çağlar, 14 yılda Bireysel Emeklilik Sistemi'nde (BES) 6,9 milyon kişiye, Otomatik Katılım Sistemi'nde (OKS) ise bir yılda 3,4 milyon kişiye ulaşıldığını, 2017 yılında OKS dahil BES’te katılımcı sayısının 10,3 milyona, fon büyüklüğünün de devlet katkısı dahil 79,6 milyar liraya ulaştığını bildirdi.
Fon getirilerine de değinen Çağlar, BES'in 10 yılda, enflasyonun ortalamada 2 puan ve geçen yıl ise 3,2 puan üzerinde getiri sağladığını söyledi.
Çağlar, TSB tarafından OKS ile ilgili yaptırılan araştırma sonuçlarının devlet katkısının, sistemin en çok bilinen özelliği olduğunu ortaya koyduğunu ve sistemden çıkanların yaklaşık yarısının, geçmişte yaşanan olumsuz tecrübelerin etkisiyle sisteme olan güvensizliği gerekçe olarak gösterdiğini kaydetti.
Hükümetin BES'i planlarken katılımcıların kendi hesaplarını şeffaf bir şekilde görüp yönetebilecekleri şekilde kurguladığını, bu nedenle de oldukça güvenli olduğunu, devletin gözetimi ve denetimi altında bulunduğunu anlatan Çağlar, katılım sigortacılığının, mevzuat altyapısının oluşmasıyla birlikte gelişeceğini, bu kapsamda sunulan ürünlerin çeşitleneceğini, böylelikle toplumda sigorta kapsayıcılığının artacağını söyledi.
"Sigorta şirketlerinden de teminat mektubu alınabilecek"
TSB Başkanı Çağlar, kefalet ve alacak sigortalarının da gündemlerinde olduğunu belirterek, kefalet sigortası ile bankaların teminat mektubu ile icra ettikleri işlevin sigortacılık sektörüne de tanındığını, böylelikle finansal erişimin şirketler nezdinde daha da kolaylaşacağını, alacak sigortasının ise özellikle KOBİ’ler için finansal koruma sağlamak adına büyük fırsat olduğunu vurguladı.
Tamamlayıcı sağlık sigortasının hızlı bir büyüme kaydettiğini ifade eden Çağlar, 2014 yılında 64 bin olan tamamlayıcı sağlık poliçesine sahip kişi sayısının geçen yıl 676 bin kişiye çıktığını, tamamlayıcı sağlık sigortasının özel sağlık poliçesine ulaşamayan kişiler için önemli bir fırsat olduğunu dile getirdi.
Çağlar, devamla şunları kaydetti:
"2017'nin sonunda 4734 sayılı kanunda bir değişiklik yapılarak çok net bir mesaj verildi, 'teminat mektupları eşittir kefalet sigortası' denildi. Türk bankacılık sektörünün verdiği teminat mektubu büyüklüğü 480 milyar lira. Bu alanda sigorta şirketleri olarak, biz de insanlara alternatif finansal ürün ve finansa erişim imkanı sağlayabilirsek insanların sadece bankalardan değil, sigorta şirketlerinden de teminat mektubu alabileceği algısını oluşturabiliriz. İnsanların kredi yüklerinin, sigorta şirketleri üzerinden de taşınabileceği algısını oluşturabiliriz."