Yaklaşık bir aydır soğan Filipinliler için lüks bir ürün haline geldi.
Bu Asya ülkesinde tüm bir tavuk 4 dolara alınabilirken, bir kilo kırmızı ve beyaz soğanın fiyatı bu hafta yaklaşık 11 dolara yükseldi.
Filipinler'de günlük asgari ücret ise 9 dolar düzeyinde.
BBC Türkçe'nin haberine göre fiyatlardaki artışla birlikte, yetkililer yasadışı soğan sevkiyatlarına el koydu. Ocak ayı başında Çin'den gelen 310.000 dolar değerindeki soğan, giysi etiketiyle ülkeye kaçak sokulmaya çalışırken yakalandı.
Sosyal medyada bu durumla alay eden ve hükümeti sorumlu tutan mesajlar paylaşıldı.
Biri Twitter paylaşımında "Suudi Arabistan gezimizden dönerken çikolata yerine soğan getiriyoruz" dedi.
ABD'de seyahatte olan bir başka kullanıcı da bir kavanoz toz soğan görseli paylaşarak "Filipinler'de soğan altın gibi olduğundan, ev ve hediye için bunları satın aldım. Ama beş süpermarket gezdim, tüm stoklar tükenmiş. Bir tezgahtar 'Filipinli turistlerin hepsini satın aldığını' söyledi" diye yazdı.
Filipinler'in başkenti Manila'da yaşayan ING bankası kıdemli ekonomisti Nicholas Mapa, bazı restoranların soğan içeren ürünler satmadığını söyledi.
Bazı işletmeler ise soğana alternatif arıyor. Filipinler'in Mutfak Mirasını Koruma Hareketi'nin kurucusu şef Jam Melchor, soğanın "Filipin mutfağında çok önemli bir malzeme" olduğunu ve hemen her yemekte kullanıldığını belirtiyor.
Ekonomist Nicholas Mapa fiyatlardaki artışın en az iki faktörden kaynaklandığını söylüyor.
Tarım Bakanlığı'nın Ağustos ayında açıkladığı tahminler, ülkenin ihtiyaç duyulandan daha az soğan üreteceğini gösteriyordu. Ancak Filipinler'de Ağustos ve Eylül aylarındaki tayfunun etkisiyle hasat beklenenden daha kötü oldu.
Mapa, "Ne yazık ki soğan ithalatı ancak fiyatlar yükseldikten sonra, yani çok geç başladı" dedi.
Ocak ayının ilk haftasında hükümet, fiyatları kontrol altına almak için yaklaşık 22 milyon ton soğan ithalatını onayladı.
Eski Tarım Bakanlığı danışmanı Fermin Adriano gibi bazı uzmanlara göre, hükümet yerli üretimin düşük olduğunu görüp gerekli ithalat siparişini önceden vermeliydi.
Bazı Filipinliler ise tarım sektöründeki dağınıklıktan, Devlet Başkanı Ferdinand "Bongbong" Marcos'u sorumlu tutuyor.
'Bongbong' adıyla bilinen Ferdinand Marcos, 1970'li ve 80'li yıllarda Filipinler'de diktatörlük rejimine liderlik eden ve halk protestoları ile devrilip 1986'da ailesiyle ülkeyi terk eden eski diktatör Ferdinand Marcos'un oğlu.
1991'de ülkeye dönen ve valilik, milletvekilliği ve senatörlüğün ardından geçen yıl seçilen tartışmalı Devlet Başkanı, kendisini Tarım Bakanı olarak da atadı.
Marcos'un kampanyası, diktatörlük döneminin "altın çağ" olduğu fikrini savunmuştu. Birçok kişi de sosyal medyada ironik bir şekilde buna gönderme yaparak bahsedilen "altının" soğan fiyatı olduğuna dair ifadeler paylaştı.
Hollanda merkezli bankacılık ve finansal hizmetler şirketi Rabobank'ta meyve ve sebze uzmanı Cindy van Rijswick, Filipinler'in geleneksel olarak soğan ithal eden bir ülke olduğunu ve ürettiğinden daha fazlasını tükettiğini söylüyor.
Van Rijswick, talebin çok dalgalı olduğunu, 2011'de sadece beş milyon kiloyken 2016'da 132 milyon kiloya çıktığını ve genellikle Hindistan, Çin ve Hollanda'dan soğan ithal ettiğini belirtiyor.
Kuzey Avrupa ve Kuzey Amerika'da soğanın bir yıla kadar saklanabildiğini, Filipinler'de ise iklim koşullarının da etkisiyle daha çok raf ömrü kısa soğan çeşitleri üretildiğini söyleyen Van Rijswick şu bilgiyi paylaşıyor:
"Dünyanın birçok yerinde soğan en çok tüketilen üç sebze arasında yer alıyor. Bu nedenle soğan, domates ve salatalığın ardından hacim olarak dünyada en çok üretilen üçüncü sebzedir."