New York borsasında ABD başkanlık seçimlerine 100 günden az bir süre kala, yatırımcılar yarışı yakından takip ediyor.
DWS Group'un Amerika Baş Yatırım Sorumlusu David Bianco'ya göre, Kasım ayında Oval Ofis'i kim alırsa alsın piyasalar üzerinde belirgin etkiler yaratacak. Bianco, Trump zaferiyle S&P 500'ün yıl sonunda 5.500'e, Harris zaferiyle ise 5.100'e ulaşacağını öngörüyor.
Ancak, yine de Cumhuriyetçilerin zaferinin daha iyi bir borsa anlamına geldiğini söylemek bu kadar kolay değil. DWS Group, genel olarak hisse senedi piyasasının Trump yönetiminde daha iyi performans gösterebileceğini belirtse de, kim kazanırsa kazansın yatırım fırsatları olduğunu görüyor.
Trump Döneminde Düzenlemeler ve Petrol
Trump'ın politikalarının iş dünyasında düzenlemeleri gevşeteceği bir sır değil. Vergileri düşürmek ve bürokrasiyi azaltmak konusunda kararlı olduğunu defalarca dile getirdi.
Bianco'ya göre, daha düşük vergiler küçük ölçekli hisselere büyük fayda sağlayacak. Büyük şirketler genellikle daha fazla geliri yurtdışından elde ederek vergi yüklerini azaltırken, küçük şirketler daha çok yerel gelir elde ettikleri için daha yüksek vergilere tabi oluyorlar.
Küçük şirketler genellikle bilançolarında daha fazla borç taşıyor, bu nedenle vergilerin düşmesi nakit akışını artırarak onlara daha büyük bir fayda sağlıyor. Trump başkanlığı kazanır ve vergileri düşürürse, küçük şirketler bundan orantısız şekilde yararlanacak. Ancak Harris göreve gelirse ve vergileri artırırsa, bu durumun tersi geçerli olacaktır.
Bianco'ya göre, küçük ölçekli şirketlerin performansı büyük ölçüde Trump zaferine bağlı. Bianco, petrol ve gaz sektörünün de Trump başkanlığından yararlanacağını düşünüyor. Trump, fosil yakıt endüstrisini destekleme konusunda özellikle hevesli ve Cumhuriyetçi Ulusal Kongre'de seçmenlere enerji maliyetlerini düşürmek için yerli petrol ve gaz üretimini artırma sözü verdi.
Bianco, Trump yönetimi altında performans gösterecek diğer iki piyasa alanını da belirledi: finans ve ilaç sektörü.
Özellikle büyük bankalar, sermaye ve kredi gereksinimleri üzerindeki denetimin azalması ve bankaların birleşmelerine yönelik azalan kısıtlamalardan yararlanacak. Trump ayrıca ilaç fiyatları veya ilaç düzenlemelerini platformunun önemli bir parçası yapmadı, bu da büyük bankalara benzer şekilde ilaç şirketlerinin de birleşme ve satın almalar ve diğer iş faaliyetleri konusunda daha az denetimle karşılaşacağı anlamına geliyor. Bunun aksine, Harris'in ilaç fiyatlandırma reformu konusunda büyük ilaç şirketlerine karşı tavır aldığı biliniyor.
Trump yönetimi altında finans ve enerji sektörlerine yatırım yapmak konusunda Bianco, büyük şirketlerin daha fazla avantaj sağlayacağını belirtiyor.
Trump stratejisinden yararlanmak isteyen yatırımcılar, iShares Russell 2000 ETF (IWM), VanEck Pharmaceutical ETF (PPH), Vanguard Financials ETF (VFH) ve Energy Select Sector SPDR Fund (XLE) gibi fonlarla küçük ölçekli hisseler, ilaç, finans ve enerji sektörlerine olan maruziyetlerini artırabilirler.
Harris: Faiz Oranları, Yenilenebilir Enerji ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklıkları
Harris zaferinden yararlanmak isteyen yatırımcılar için de geniş fırsatlar var. DWS Xtrackers ETF satış başkanı Amanda Rebello'ya göre, Harris başkanlığı yenilenebilir enerji endüstrisine fayda sağlayacak.
Rebello'ya göre, Harris'in Biden'ın ekonomiyi daha yeşil enerjiye geçirme hedefini sürdüreceği bekleniyor ve özellikle, lityum ve bakır gibi belirli emtiaları yeşil enerji geçişi için yatırım fırsatları olarak işaret ediyor. Bu iki metal, elektrikli araçların üretimi ve rüzgar ve güneş teknolojisi gibi yenilenebilir enerji uygulamaları ve enerji depolama için kritik.
Harris başkanlığının en büyük etkisi, ABD bütçesi üzerindeki denetimin artması ve dolayısıyla daha fazla faiz indirimi olması olacak. Bianco, "Harris kazanırsa, bu muhtemelen tahviller için biraz daha iyi olur," dedi. Bu durum, Harris başkanlığının Trump yönetiminden daha sıkı bir mali politikaya yol açacağı anlamına geliyor.
Bu görüş, tahvil piyasasının dış politika ve ulusal borç tarafından büyük ölçüde etkilendiği gerçeğine dayanıyor. Trump, korumacı tarife politikalarını devam ettirirse, enflasyonun tekrar artması ve faiz indirimi olasılığını azaltması muhtemel. Ulusal borç da Trump yönetiminde Harris'e kıyasla daha hızlı artacak. Bu iki faktör, enflasyonun kontrol edilmesini zorlaştıracak ve Fed'in daha az hareket etmesine neden olacak.
Tahvil fiyatları ve faiz oranları tipik olarak ters bir ilişkiye sahiptir, bu nedenle sabit gelir yatırımcıları daha fazla mali sıkılaştırma ve düşük faiz oranlarından yararlanacak. Düşük faiz oranları ayrıca altyapı yatırımlarını ve harcamalarını teşvik edecek.
Bianco, Harris yönetiminde REIT'lerin iyi bir yatırım olduğunu belirtiyor. Gayrimenkul Yatırım Ortaklıkları genellikle kurumsal vergiler ödemiyor ve bu nedenle Harris'in bu alanda yapacağı olası yasal değişikliklerden etkilenmeyecekler. REIT'ler ayrıca yatırımcılara temettü dağıtma avantajına sahiptir, bu da gelir kaynağı ve geleneksel hisse senetleri ve tahvillerden farklılaşma sağlıyor.
Yatırımcılar, Harris başkanlığına hazırlık olarak portföylerine ABD 10 yıllık Hazine bonoları gibi sabit gelir varlıklarını ekleyebilirler. Global X Lithium & Battery Tech ETF (LIT) ve iShares Global Clean Energy ETF (ICLN) gibi fonlar, temiz enerji ve lityum ve bakır gibi temel emtialara maruz kalmayı sağlar. Ve portföylerine REIT eklemek isteyen yatırımcılar için Schwab US REIT ETF (SCHH) ve iShares Cohen & Steers REIT ETF (ICF) gibi iki örnek bulunmakta.