Enflasyonun, ağustos ayında tahminleri aşarak yıllık bazda yüzde 10,68'e yükselmesi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) "sıkı duruşu" koruyacağı beklentilerini artırdı.
TÜİK verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ağustosta aylık bazda yüzde 0,52 artarken, yıllık bazda ise yüzde 10,68'e çıkarak beklentileri aştı. AA Finans'ın gerçekleştirdiği ankete göre, TÜFE'nin aylık yüzde 0,15, yıllık ise yüzde 10,27 artması bekleniyordu.
Analistler, enflasyonun baz etkisi nedeniyle aralık ayına kadar yüksek kalmaya devam edebileceğini, bunun da TCMB'nin para politikasında sıkı duruşunu koruyacağı anlamına geldiğini belirtti.
AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, enflasyonun geçen yıla göre yüksek gelmesinde, gıda fiyatlarının sınırlı gerilemesinin ana etken olduğunu belirterek, "Ancak diğer gruplarda da durum pek parlak değildi. Enerji grubunda yine yükseliş gözlenirken, vergi indirimine rağmen mobilya ve ev aletleri grubunda fiyat artışları devam etti. Kurlara hassas olan diğer gruplarda da belirgin artışlar gözlendi." ifadelerini kullandı.
"TCMB ortalama fonlama maliyetini yüksek tutmaya devam edecektir"
Haluk Bürümcekçi, manşet enflasyonda aleyhte devam edecek baz etkileriyle eylül-kasım döneminde enflasyonun yüzde 12 civarına kadar yükselebileceğini, aralıkta ise belirgin gerileyeceğini belirterek, gelecek aylarda gıda fiyatlarının oynaklığı dışında, ham petrol ve diğer emtia fiyatlarının görünümü, döviz kuru hareketleri ve vergi ayarlamalarının enflasyon üzerindeki risklerin yönünü de belirleyeceğini kaydetti.
Enflasyonun seyri açısından döviz kurlarının daha belirleyici olmasının beklenebileceğini ifade eden Bürümcekçi, ağustos ayında kur sepeti bazında yüzde 0,06 civarı sınırlı bir değer kaybı gözlenirken, son bir yıllık dönemde değer kaybının yüzde 21 düzeyinde seyretmesinin kurlardan fiyatlara geçiş riskinin yüksek kalmaya devam ettiği anlamına geldiğini söyledi.
Bürümcekçi, bu ay çekirdek enflasyon eğilimindeki bozulmanın daha da belirginleştiğine dikkati çekerek, giyim fiyatlarındaki baz etkisinin eylül-ekimde de ters yönde etkide bulunacağını kaydetti.
Geçici vergi indiriminin sona ermesi ve özellikle otomotiv ile konaklama hizmetleri gibi sektörler açısından avro/TL kurunda gözlenen yükselişlerin de enflasyona yukarı yönlü etkide bulunabileceğini belirten Bürümcekçi, TCMB'nin olumsuz enflasyon görünümü ile ortalama fonlama maliyetini yüksek tutmaya devam edeceğini söyledi.
Bürümcekçi, ağustos ayı enflasyon verisinden sonra da TCMB'nin bu duruşunun değişmeyeceğini ve 14 Eylül'deki PPK toplantısında tüm faizleri sabit tutmasının çok yüksek olasılık olduğunu ifade ederek, "Enflasyondaki olumsuz eğilimle, beklentiler yeniden kötüleşmeye başlarsa ve kur sepeti bazında döviz kurlarında önemli bir gerileme gözlenmezse bankanın duruşunu bir miktar daha sıkılaştırması da gerekebilir." dedi.
"TL cinsi varlıklara yönelik iyimser yaklaşım sınırlanabilir"
DenizBank Yatırım Hizmetleri Grubu Strateji Yönetmeni Orkun Gödek de sadece gıda fiyatlarını içeren gıda enflasyonunun ağustosta yüzde 0,33 gerilerken, yıllık bazda ise yüzde 11,82 yükseldiğine işaret ederek, TÜİK tarafından açıklanan verilerin de işaret ettiği şekilde, enflasyon görünümündeki bozulmanın devam ettiğini, yüzde 0,52'lik aylık artışın son 5 yılın ağustos ayı TÜFE ortalaması olan yüzde 0,13'ün oldukça üzerinde bulunduğunu kaydetti.
Enflasyon görünümündeki bozulmanın gerektirdiği sıkı para politikası uygulaması nedeniyle reel faizdeki mevcut görünümün korunmaya devam ettiğini belirten Gödek, şöyle devam etti:
"Talep kanalının gösterdiği artış ve TÜFE’deki yukarı yönlü hareket, maliyet cephesinde de korunuyor. ÜFE’nin 8 aylık dönemde kümülatif artışı yüzde 9,20 oldu. Söz konusu durumun devam etmesi halinde gelecek dönem içerisinde maliyet kanalı üzerinden TÜFE’ye geçişkenliğin yukarı yönde baskı yarattığını görebiliriz."
Gödek, yüksek enflasyon seviyelerinin ve beklentilerin aksine aşağı yönde hareketlilikteki zorlanmanın, TL cinsi varlıklara yönelik iyimser yaklaşımı sınırlayabileceğini, buna karşın yurt dışı piyasa koşullarındaki risk iştahının tersine dönmedikçe yerel varlıklarda negatif ayrışma beklemediklerini kaydetti.
TCMB'nin sıkı para politikası çerçevesini korumaya devam edeceğini belirten Gödek, "2018 yılının ilk çeyreğinde enflasyonun düşük seyredebileceği şeklindeki TCMB yönlendirmesine katılıyor, durumun dış şokların gündeme gelmemesi halinde faizler üzerinde de olumlu etkide bulunabileceğini düşünüyoruz." dedi.
"Gıda ve giyim dışında enflasyona olumlu katkı yok"
İntegral Yatırım Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu ise yıllık enflasyondaki artışta, aylık manşet verinin yüksek gelmesinin yanı sıra geçen yıl ağustos rakamının yüzde eksi 0,29 olmasının etkili olduğunu ifade etti.
Turşucu, gıda ve giyim dışında enflasyona pozitif katkı olmadığını vurgulayarak, "Ay bazında bakarsak, gıda ve giyim-ayakkabı grupları enflasyonda aşağı yönde etki yaratmış. Gıdada düşüş sürerken, giyim-ayakkabıda gerileme mevsimsellikten kaynaklanıyor." diye konuştu.
Enflasyonun yüksek gelmesinde bayram alışverişleri nedeniyle talep tarafının büyük etkisi olduğunu belirten Turşucu, çekirdek enflasyonun yüzde 9,60’tan yüzde 10,16'ya yükseldiğini, çekirdek enflasyondaki bozulmanın, gerek göstergeler gerekse enflasyon beklentileri açısından negatif olduğunu söyledi.
Turşucu, "Gıda fiyatlarındaki düşüş, hizmet sektörü ve enerji tarafından gelen yükselişlerle yutulmuş görünüyor. Enerjideki düşüşün durduğu görülüyor." ifadelerini kullandı.
Turşucu, TCMB'nin yıl sonu tahmininin yüzde 8,70 seviyesinde bulunduğunu, hedefin yüzde 76’sının şimdiden gerçekleştiğini belirterek, ÜFE’deki yıllık artışın yüzde 15,45’ten yüzde 16,34'e yükselmesinin enflasyonla mücadelede zorlu sürecin devam edeceğini gösterdiğini vurguladı.
TCMB'nin bu verilerin ardından sıkı duruşu koruyacağını tahmin ettiğini dile getiren Turşucu, şunları kaydetti:
"Çekirdek enflasyon görünümündeki bozulmanın devam ediyor olması, TCMB’nin sıkı duruşunu korumasına neden olacaktır. TCMB’ye yönelik mevcut sıkı algı sürdükçe dolar kurunda agresif yükselişler beklemek yanlış olabilir. Diğer yandan, enflasyondaki bu dalgalanma, mevduat ve kredi faizlerindeki yüksek seyrin de devamına neden olacak. Verinin ardından borsada banka hisselerine satışlar geldiğini görmekteyiz. Faizin yüksek seyrini koruyacak olması ve TCMB’nin sıkı duruşunu sürdüreceğine yönelik algılar, bu tarafta kar satışlarına neden oluyor."