THY'den işe alımlarla ilgili önemli açıklama

Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı, işe alımlar için başvuruların yüzde 95'inin internet kanalı ile alınacağını belirterek, "Sınavla alıyoruz. Alımlarımızın çok büyük bir kısmı, yüzde 95'ten fazlası sınavladır." dedi.    

Türk Hava Yolları (THY) Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı, AA Finans Masası'nda açıklamalarda bulundu.

THY'nin finansal sonuçlarına ilişkin soru üzerine Aycı, geçen yıl giderlerini yüzde 9 kıstıklarını, gider ve maliyet kompozisyonlarının, eşdeğer havayollarıyla karşılaştırıldığında iyi bir yerde bulunduğunu, bu yıl da bunu iyileştirmeye devam ettiklerini, 2017 yılında giderlerinde yüzde 6'lık iyileştirme yaptıklarını söyledi. 

"2018 İÇİN YAKLAŞIK 7 BİN İSTİHDAMI ÖNGÖREBİLİRİZ" 

Aycı, THY'nin uluslararası yolcu taşımacılığı, yolcu profili bakımından 6. sırada olduğunu dile getirerek, "Türkiye ekonomisi, uçak sayısı, pazar payı dünyada ilk 6'da değil ama demek ki uluslararası yolcunun en çok tercih ettiği, güvendiği ve uçtuğu hava yolu sıralamasında ilk 6'dayız. Bu geldiğimiz noktayı çok iyi ifade ediyor." diye konuştu. 

Aycı, "2018'e dair istihdam olarak planlamamız şu anda ana kademede yaklaşık 3 bin, iştiraklerle bakıldığında 3 bin 500 çalışan. Ancak senenin iyi ve bu yıla benzer bir şekilde gitmesi halinde bunun 7 bin çalışana çıkabileceğini söyleyebilirim. Bunun yaklaşık yüzde 40'ı anonim ortaklığımız olur, yüzde 60-65'i iştiraklerimizde olur. 2018 için yaklaşık 7 bin istihdamı öngörebiliriz. Şaka yapmıyorum. 7 bin istihdam diyorum ve Türkiye'nin tek bir şirketinden bahsediyorum." bilgisini verdi.

"YERLİ UÇAK MOTORU İMALİNDE ÖNCÜ OLMAK İSTERİZ"

Aycı, yerli uçak motoru üretimine ilişkin, "THY Teknik'i bu anlamda önemli bir oyuncu olarak görüyoruz ve bu konudaki gruplara destek verip Türkiye'de uçak motoru imal edilmesi noktasında öncü olmak isteriz" dedi.

"ARTIK UÇAK YETMİYOR"

Aycı, 2016 yılında dünyada ve Türkiye'de zor bir yıl olduğunu belirterek, şunları dile getirdi:

"Türkiye turizmi bundan etkilenmişti ve yüzde 30'luk ziyaretçi sayısında azalmayla karşılaşmıştık. Türkiye'ye gelen turistlerin yüzde 75'i havayoluyla geliyor. Bunun bize ciddi etkisi olmuştu. Bu etkiyi üzerimizden kaldırmak için 3. çeyrek içerisinde uyguladığımız planlarla ve son çeyrekte yaptığımız başarılı optimizasyon çalışmaları, kapasite ayarlama çalışmaları, maliyet düşürme çalışmaları, tüm bunlar sene sonu toparlamamıza, sene sonunda önce bütün zararı silip süpürmemize sebep oldu. O dedikoduları haklı çıkarmadık, dedikodu yapanlar dedikodu yaptığıyla kaldılar."

Kendilerine inanan ve güvenenleri mahcup etmediklerini anlatan Aycı, "İlk çeyrek zayıf geçince herkes şöyle birbirine baktı ama biz planlarımızdan emindik. 'Nisanda yerde uçak kalmaz' demiştik, nisanda yerde uçak kalmadı. Nisana gelince 'Haziran gibi çift haneli büyüme rakamları geliyor' dedik, öyle oldu. Arkasından uçak yetmemeye başladı. Artık uçak yetmiyor. Yani talep arzın ötesine geçti." şeklinde konuştu.

Aycı, 2016 tasarruf ve kapasite yönetim planları çerçevesinde belli uçakları yere indirdiklerini ve eleştirilere maruz kaldıklarını anımsatarak, "Son çeyrekte gelen 386 milyon dolarlık kar yerden göğe kadar haklı olduğumuzu ispatladı. Bu iş dinamik kapasite yönetimiyle olur. Yeri geldiğinde arzı artırır, yeri geldiğinde arzı talebe göre ayarlarsınız. Önemli olan arz ile talep arasındaki dengenin sürekli gözetilmesidir. Bunu gözettiğiniz müddetçe son derece verimli üretirsiniz, giderlerinize de iyi hakim olduğunuzda artık yapmanız gereken 'Ben nerelerden gelir elde edebilirim, hangi projelerle gelirlerimi artırabilirim?' konusunda çalışmaya ve vizyonunuza bakar. Bunu hep iştiraklerle başardık." şeklinde konuştu.

İlker Aycı, yeni açılan destinasyonlar, yolcuların olumlu reaksiyon vermesi, yıl içerisinde beklenmedik gelişmelere karşı çabuk adapte olup hemen tepki koymaları, hatta proaktif olup, tepkinin ötesine geçtiklerini anlattı.

"AMERİKA YOLCUMUZUN YÜZDE 80'İ TRANSİT GELİYOR"

Aycı, mart ayında getirilen uçaklardaki elektronik cihaz yasağına değinerek, şunları kaydetti: 

"Mart ayında hiç beklenmedik bir şekilde laptop, cihaz yasağı geldi. Biz çok hızlı ve proaktif bir cevap verdik. Önce başarılı bir şekilde cihazları paketleyerek taşımaya başladık. 80 binin üstündeki cihazı 103 günde taşıdık ve bunlara zarar getirmeden yolcularımızı memnun ederek kendilerine teslim ettik. Aynı şekilde uçak içerisinde 'free wi-fi' ve business'a laptop verdik. Yeter ki misafirlerimiz bundan mutlu olsunlar. Şunu bilsinler; biz sizin mutluluğunuz, konforunuz ve güvenliğiniz için elimizden gelen ne varsa düşüneceğiz, üreteceğiz ve size sunacağız. 

Bu konuda müsterih olun. Bunu çok da büyütmeyin. Hayatın tabii akışına aykırı olan tüm yasaklar er ya da geç yaşayamayıp yok olup gideceklerdir. 103 gün dayanabildi. Ondan sonra vize meselesi geldi. Sürekli bir şey geliyor. Hiç moralinizi bozmayın, enseyi karartmayın. Her birinin bir çözümü var. Amerika yolcumuzun yüzde 80'i transit geliyor. Neye üzülüyorsunuz? Geriye kalan yüzde 20 de zaten çoğunlukla uzun vadeli vize alıyor. Zaten transitteki büyümemizle vize alamadığı için gelemediği yolcu fazlasıyla telafi oluyor."