Altın fiyatları, ABD doları ve Hazine getirilerindeki yükselişin etkisiyle 2.650 $ seviyelerinde stabil kalırken, yatırımcı duyarlılığındaki artış da fiyatların dar bir aralıkta seyretmesine neden oluyor. Ekim ayında tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşan altın, bu noktadan sonra %4,7'lik bir geri çekilme yaşadı. Ancak UBS, altının güçlü performansını sürdüreceğini belirtti ve fiyatların 2025 yılı sonunda 2.900 $/ons seviyesine çıkmasını beklediğini açıkladı.
Merkez Bankaları Altın Talebini Artırıyor
UBS'nin değerlendirmelerine göre, küresel merkez bankalarının dolarsızlaşma eğilimleri çerçevesinde rezervlerini çeşitlendirme çabaları altın talebini desteklemeye devam ediyor. Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) verilerine göre, Ekim ayındaki altın alımları yılın en yüksek seviyesine ulaştı. UBS, 2024 yılı için merkez bankası altın alım tahminini 900 metrik tondan 982 metrik tona yükseltti. 2025 yılında ise bu alımların 900 metrik ton civarında olacağı öngörülüyor. Bu, yıllık ortalama 500 metrik tonun oldukça üzerinde bir rakam olarak dikkat çekiyor.
Belirsizlik Altına Talebi Artırıyor
Jeopolitik riskler ve politik belirsizliklerin devam etmesi, altın talebini artıran en önemli faktörlerden biri olmaya devam ediyor. UBS, Rusya-Ukrayna savaşı, Orta Doğu'daki gerginlikler ve Başkan seçilen Donald Trump'ın yönetiminde ABD'nin mali ve ticaret politikalarına ilişkin belirsizliklerin altın talebine ivme kazandıracağını belirtti. Yatırımcıların bu ortamda güvenli liman olarak altın destekli ETF'lere yönelmesi bekleniyor.
Düşük Faizler ve Dolar Zayıflığı Altını Destekleyecek
Federal Rezerv'in bu hafta 25 baz puanlık faiz indirimi yapması ve önümüzdeki yıl daha fazla indirime gitmesi bekleniyor. Düşük faiz oranları, faiz getirmeyen altının cazibesini artırarak talebini destekliyor. Ayrıca UBS, ABD dolarının orta vadede zayıflayacağını öngörüyor. Doların zayıflaması, uluslararası yatırımcılar için altını daha cazip hale getirerek ek talep yaratabilir.
Altın ve Geçiş Metallerindeki Fırsatlar
UBS, yalnızca altın değil, aynı zamanda bakır ve diğer geçiş metallerine de dikkat çekti. Küresel enerji üretimi, depolama ve elektrikli ulaşım sistemlerine yönelik yatırımların bu metallerin uzun vadeli talebini destekleyeceği belirtildi.