ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Çin'in Ulusal Halk Kongresinin (UHK) 11 Mart'ta seçim sistemine yönelik reform kararının, Hong Kong'un seçim sistemine zarar vermesinden derin endişe duyduklarını belirtti.

Blinken, UHK'nin, ilgili kararıyla Hong Kong halkına verilen yüksek seviyeli otonomi taahhüdüne zarar verdiğini ve Hong Kongluların yönetimdeki seslerini reddettiğini kaydetti.

Açıklamada yaptırım kararının, Hong Kong Özerklik Yasası'nın güncellemesi olduğuna işaret edildi.

Öte yandan Bakanlıktan yapılan ayrı bir açıklamada da yaptırımın, UHK Daimi Komitesi Başkanı Li Canşu'nun 14 yardımcısı başta olmak üzere Hong Kong Polis Gücünün Ulusal Güvenlik Departmanı, bölgede geçen yıl yürürlüğe giren ulusal güvenlik yasası kapsamında kurulan Hong Kong'un Güvenliğini Koruma Ofisi ile Çin Devlet Konseyi Hong Kong ve Makau İşleri Ofisinden toplam 24 yetkiliyi hedef aldığı aktarıldı.

Bu kişilerle bağlantılı olan yabancı finans kuruluşlarının da yaptırıma maruz kalacağı belirtildi.

Yaptırıma uğrayan kişiler arasında, Çin Komünist Partisinin 25 kişilik liderlik kadrosundan Vang Çın ile Hong Kong'un UHK'deki delegesi Tam Yiu-chung da bulunuyor.

ABD tarafından Temmuz 2020'de yürürlüğe konan Hong Kong Özerklik Yasası, Washington yönetimine Hong Kong'un yüksek düzeyli otonomi yapısına zarar vermeye çalışan Çinli ve Hong Konglu yetkililer ile bu yetkililerle iş yapan finansal kurumlara yaptırım uygulama hakkı tanıyor.

UHK'nin reform kararı

Çinli yetkililer, Hong Kong'daki seçim sisteminin de yapılacak reformla bölgede siyasetten yargıya birçok alanda "vatansever" Hong Konglunun iş başına gelmesinin beklendiğini dile getirmişti.

UHK, 11 Mart'ta yıllık toplantıların son gününde Hong Kong'da seçim sisteminde reform yapılmasına yönelik karar almıştı.

Karar kapsamında Hong Kong'da Baş Yöneticiyi seçen 1200 kişilik Seçim Komisyonunun 1500'e, 70 sandalyeli Hong Kong Yasama Konseyindeki sandalye sayısının 90'a çıkarılacağı duyurulmuştu.