Ağbal: Bu yıl içinde faiz indirimi mümkün görünmüyor
Ağbal: Enflasyon patikası üzerinde yakın vadede öngördüğümüz yukarı yönlü risklerin önemini koruyacak olması ve patikanın beklenen eğimini dikkate aldığımızda bu yıl içinde faiz indirimini gündeme almamız mümkün görünmüyor.
Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, "Enflasyonu kademeli olarak düşürmek suretiyle 2023 yılında yüzde 5 seviyesinde istikrar kazanması ve kalıcı bir fiyat istikrarının oluşturulması şu anda en önemli önceliğimiz" ifadesini kullandı.
Ağbal, faiz indirimleriyle ilgili olarak "Enflasyon patikası üzerinde yakın vadede öngördüğümüz yukarı yönlü risklerin önemini koruyacak olması ve patikanın beklenen eğimini dikkate aldığımızda bu yıl içinde faiz indirimini uzun bir süre gündeme almamız mümkün gözükmemekte" dedi.
Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, Reuters ile gerçekleştirdiği söyleşide enflasyon ve para politikasına ilişkin şunları söyledi: "Para politikasının reaksiyon fonksiyonunu hangi koşullarda ne yönde hangi stratejik ölçütler ve göstergeleri esas alarak uygulayacağımızı kamuoyu ile açık ve net bir şekilde paylaştık. 2023 yılına kadar para politikasını sıkı bir duruşla, başka bir deyişle, güçlü dezenflasyonist etki yapacak derecede bir para politikası seti ile yüzde 5 hedefini elde edene kadar koruyacağız. Yüzde 5 hedefine varıncaya kadar gerçekleşen/beklenen enflasyon oranı patikası ile para politikası faiz oranı patikası arasındaki düzey güçlü bir dezenflasyonist denge gözetilerek oluşturulacak ve bu denge sürekli korunacak. Çünkü erken bir aşamada, geçici nedenlerle enflasyonun aşağı geldiğini görünce sıkı para politikası duruşundan çıkarsanız, geçmiş tecrübeler göstermektedir ki, enflasyon tekrar yukarı yönlü hareket ediyor. Alacağımız kararlarla ve yapacağımız güçlü iletişimle piyasanın önünde giderek beklentileri yönetmek suretiyle fiyat istikrarı amacı doğrultusunda fiyatlama davranışlarını istediğimiz noktaya taşıyacağız.
Gerekirse ilave sıkılaştırma yapabiliriz
"Önümüze gelecek her türlü yeni verinin enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarında orta vadeli hedef patikasından sapma riskine işaret etmesi durumunda önden ilave sıkılaşmayı yapacağız. Para politikasında risklere karşı önden gereken reaksiyon gösterilmesi enflasyonist baskıları erken aşamada yönetmenizi sağlar. Geçmiş tecrübeler göstermiştir ki, gecikmeli olarak gösterdiğiniz reaksiyonun ekonomik maliyetleri daha ağır olabilmektedir.
Bu yıl için yaptığımız enflasyon tahmin patikası üzerinde yukarı yönlü riskler önemini koruyor. Nitekim Ocak ayına ilişkin gerek TÜFE gerek ÜFE gerçekleşmeleri enflasyon üzerinde döviz kurunun birikimli yansımalarının, uluslararası emtia fiyatlarında devam eden artışların, üretici fiyatlarındaki güçlü artış eğiliminin ve arz kısıtlarının önemini koruduğunu gösteriyor.
Enflasyon patikası üzerinde yakın vadede öngördüğümüz yukarı yönlü risklerin önemini koruyacak olması ve patikanın beklenen eğimini dikkate aldığımızda bu yıl içinde faiz indirimini uzun bir süre gündeme almamız mümkün gözükmemekte.
Para politikasının aktarım mekanizması üzerinden gecikmeli olarak güçlü bir şekilde dezenflasyonist etkisini gösterdiğinin ortaya çıkması, finansal koşullardaki sıkılaşmanın beklenti kanalı üzerinden talep kaynaklı enflasyonist baskı üzerinde genele yayılmış güçlü bir aşağı yönlü görümüm ortaya koyması bu bakımdan son derece önemli. Bu noktada, enflasyonda kalıcı bir düşüşü görmek istediğimizi, ancak bununla da yetinmeyerek, fiyat istikrarına işaret eden göstergelerin de oluşması gerektiğini özellikle vurgulamak istiyorum.
Geldiğimiz noktada, enflasyon görünümüne dair risklerin bertaraf edilmesi, enflasyon beklentilerinin kontrol altına alınması ve dezenflasyon sürecinin en kısa sürede yeniden tesis edilmesi için güçlü bir parasal sıkılaştırmaya gidilmesi ve bunun kalıcı fiyat istikrarı hedefi sağlanana kadar uzun bir süre devamı zorunlu olduğu aşikardır.
Orta vadede sıkı para politikasının %5 hedefine ulaşıncaya kadar kesintisiz uygulanmasını bir çıpa olarak belirledik; Bu çerçeve ve hedef çıpası bizi fiyat istikrarına ulaştıracak. Ayrıca kısa vadede oldukça etkili olan arz yönlü enflasyonist unsurlar nedeniyle yıllık enflasyonun öngördüğümüz patika dahilinde belirli bir süre yukarı yönlü seyretmesini bekliyoruz.
Sıkı parasal duruş; enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve finansal piyasa gelişmeleri bağlamında dışsal ve geçici oynaklıklara karşı önemli bir tampon işlevi görecek.
Bu tecrübeler ışığında, para politikasındaki sıkı ve ihtiyatlı duruşumuzu yalnızca 2021 yılsonu tahmin hedefine ulaşacak şekilde değil, orta vadeli enflasyon hedefimiz olan yüzde 5'e 2023 yılında varacak şekilde kararlılıkla sürdüreceğiz.
Bu çerçevede sıkı parasal duruş sonucunda 2021 yıl sonunda enflasyonunun %9.4 düzeyine gerileyeceğini öngörüyoruz. Ancak, bu tahminler üzerinde yukarı yönlü riskler belirgin bir şekilde önemini koruyor. Bu nedenle, sıkı para politikası duruşunun kararlılıkla uzun bir müddet sürdürülmesi gerekli.
Bu kararlılığımız piyasa tarafından teyit edildikçe enflasyon beklentileri yıl sonu tahmin hedefimize yakınsayacak.
Faiz indirim sürecinin zamanlaması, enflasyon gerçekleşmelerinin ve orta vadeli görünüm öngörülerimizin enflasyon raporunda öngördüğümüz patikayla uyumlu şekilde gerçekleşmesine bağlı olacak.
Politika faizini her halükârda yalnızca 2021 hedefine değil, orta vadeli enflasyon hedefine de öngörülen sürede ulaşmayı sağlayacak bir düzeyde tutmaya devam edeceğiz.
Şimdiye kadar para politikasında, şeffaflık, hesap verebilirlik ve öngörülebilirlik ilkeleri çerçevesinde hareket ettik, böyle de devam edeceğiz.
2021 yılında para arzı ve kredi genişlemesinin dezenflasyon sürecini, ekonominin iç ve dış dengesini ve ters dolarizasyonu destekleyecek düzeylerde kalmasını öngörüyoruz.