Fed'in bu ay beklenen faiz indiriminin 25 baz puan mı yoksa 50 büyüklüğünde mi olacağı kararına etkisi olması beklenen ABD istihdam raporu için geri sayım sürerken, Asya hisse senedi piyasaları Pazartesi günü sakin bir başlangıç yaptı.

ABD ve Kanada'da tatil olması likiditeyi azaltırken, Almanya'daki eyalet seçimlerinde aşırı sağcı partilerin kazanması siyasi belirsizliğe yeni bir katman ekledi.

Dolar, iyimser harcama rakamlarının piyasaların Fed'den 50 baz puanlık bir gevşeme olasılığını azaltmasına yol açmasının ardından Cuma günü elde ettiği kazançlara tutunuyordu.

Vadeli işlemler 18 Eylül'de 25 baz puanlık bir indirim için %100 fiyatlanırken, 50 baz puanlık bir indirim için %33'lük bir olasılığa işaret ediyor. Ayrıca Aralık ayına kadar 100 baz puanlık ve 2025 için 120 baz puanlık indirim fiyatlanmış durumda.

Kanada Merkez Bankası'nın Çarşamba günü tekrar faiz indirimine gitmesi beklenirken, piyasalar %22 ihtimalle 50 baz puanlık bir indirim öngörüyor.

Fed için önemli olan Cuma günü açıklanacak olan ve analistlerin 165.000 kişilik istihdam artışı ve işsizlik oranının %4,2'ye düşmesini beklediği istihdam raporu olacak.

Barclays ekonomisti Christian Keller, “Bu önemli açıklamaya yönelik riskler oldukça asimetrik görünüyor, çünkü sağlam bir raporun Eylül kesintisini raydan çıkarması pek olası değil” dedi ve ekledi:

“Buna karşın, zayıf bir rapor ABD ekonomisi ve işgücü piyasasının uçurumun kenarında olduğu yönündeki popüler söylemi doğrulayarak hızlı ve derin bir kesinti döngüsü gerektirecek ve bir başka keskin yeniden fiyatlandırmaya yol açacaktır”

Fed Yöneticisi Christopher Waller ve NY Fed Başkanı John Williams'ın istihdam verilerinin ardından konuşma yapacak olması piyasaya neredeyse anlık bir tepki verdi.

Bu hafta ayrıca ISM anketleri, JOLTS iş ilanları ve ADP istihdamı, ticaret ve Fed'in Bej Kitabı da önemli olacak.

Bu riskler yatırımcıları temkinli tuttu ve S&P 500 vadeli işlemleri ile Nasdaq vadeli işlemleri çok az değişti.
EUROSTOXX 50 vadeli işlemleri yatay seyrederken, FTSE vadeli işlemleri %0,3 değer kazandı.

Asya piyasaları çoğunlukla Wall Street'teki Cuma rallisini takip ederken Japonya Nikkei %0,5 artış yaşadı ve geçen haftaki %8,7'lik sıçramaya katkıda bulundu.

MSCI'nın Japonya dışındaki Asya-Pasifik hisselerinden oluşan en geniş endeksi açıldığında çok az hareket ederken, Güney Kore hisseleri %0,1 yükseldi.

Çin mavi çipleri konut fiyatlarındaki artışın yavaşladığını gösteren bir anketin ardından emlak sektöründeki kayıpların öncülüğünde %0,6 düştü.

Caixin imalat anketi Ağustos ayında 50.4'e yükselerek 50.0 olan tahminleri aştı. Japonya ve Güney Kore fabrikalarına ilişkin anketlerin her ikisi de faaliyetlerde iyileşme gösterdi.

Nakit Hazine tahvilleri tatil nedeniyle işlem görmezken, Hazine vadeli işlemleri çok az hareket etti. On yıllık getiriler, Cuma günkü enflasyon ve harcama verilerinin ardından yükseldikten sonra %3,914 seviyesinde kaldı.

Bu yükseliş, geçen hafta %1,2 yükselen ABD dolarını 146,20 yen seviyesinde destekledi ve şimdi 148,54 civarında grafik direnciyle karşı karşıya.

Euro, Almanya'daki siyasi belirsizliğin de etkisiyle geçen hafta %1,3 değer kaybederek 1,1054 dolarda kaldı.

Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB), iyi gelen AB enflasyon rakamlarının ardından önümüzdeki hafta faiz oranlarını çeyrek puan düşürmesine kesin gözüyle bakılıyor.

CBA uluslararası ekonomi müdürü Joseph Capurso, “Ancak, finansal piyasaların yılın kalan iki toplantısında yaklaşık 1-1/2 indirim fiyatlamasıyla bundan sonraki yol daha az net” dedi ve ekledi:

“Eylül'den sonra 2024'te bir indirim daha var, ancak bunun bir veya iki indirim arasında yakın bir seçim olacağını kabul ediyoruz.”

Yükselen dolar, yüksek tahvil getirileriyle birleşerek altın fiyatlarını ons başına 2.497 dolar ile tüm zamanların zirvesi olan 2.531,60 doların gerisinde bıraktı.

Piyasa OPEC+'nın Ekim ayında arzı artırma ihtimalini düşünürken petrol fiyatları daha fazla değer kaybetti.

Brent 42 sent düşüşle varil başına 76,51 dolara gerilerken, ABD ham petrolü 38 sent kayıpla varil başına 73,17 dolara düştü.