ABD'da başkanlık seçimlerine yaklaşık 1 ay kala, ünlü kurumlardan gelen uyarılar artmaya başladı. Bank of America Corp. (BofA) stratejisti Michael Hartnett, yatırımcıların Donald Trump’ın seçimleri kazanması durumunda ABD hisse senetlerinde olası bir yükselişi satış fırsatı olarak değerlendirmeleri gerektiğini belirtti.

Açıklama, hafta başında Citigroup Inc. tarafından yapılan benzer bir uyarıyı destekler nitelikte oldu. Hartnett, olası bir Trump zaferinin Senato ve Temsilciler Meclisi’nde Cumhuriyetçilerin çoğunluğu sağlaması durumunda vergi indirimleri ve göçmenlik denetimleri gibi politikaları gündeme getirebileceğini ifade etti. Bu durumun ise enflasyonu artırarak faiz oranlarında yükselişe yol açabileceği ve hisse senetlerini risk altında bırakabileceği belirtildi.

Wall Street’in en büyük iki bankasının bu öngörüleri, Trump’ın şirket kazançlarını artıracak kurumsal vergi indirimlerine odaklanacağına dair genel piyasa beklentileriyle ters düşüyor. Son dönemdeki S&P 500 Endeksi’ndeki artış, bahis piyasalarının Trump’ın zaferine olasılık tanımasıyla birlikte ivme kazanmış durumda. Ancak Hartnett, Trump’ın zaferiyle oluşabilecek kısa vadeli rallilerin satış fırsatı yaratabileceği uyarısını yapıyor.

ABD seçimleri yaklaştıkça yapılan birçok anket, Trump ile Demokrat aday Kamala Harris arasındaki yarışın başa baş gittiğini gösteriyor. Hartnett, Harris’in kazanmasının ardından gelecek olası düşüşlerin ise alım fırsatı sunacağını belirtti. Hartnett'a göre, böyle bir durumda teknoloji hisseleri yükselişine devam edebilir ve bu durum en iyi “Çin teknoloji şirketleri” üzerinden değerlendirilebilir.

Citigroup’tan Scott Chronert de hafta başında yayınladığı bir notta, Harris’in zaferi ve bölünmüş bir Kongre senaryosunun ardından oluşabilecek satışların yatırımcılar için stratejik bir alım fırsatı olabileceğini ifade etmişti. Hem BofA hem de Citi’den gelen bu aykırı görüşler, teknoloji hisselerinin önümüzdeki dönemde ABD hisse senedi piyasasında belirleyici olacağı yönündeki ortak fikri yansıtıyor.

Hartnett’in diğer sıra dışı önerileri arasında, kamu harcamalarının azalması durumunda altın yerine tahvil alınması da yer alıyor. Ayrıca, Avrupa Merkez Bankası’nın beklenenden hızlı bir faiz indirimi yapmaya zorlanması halinde Avrupa hisse senetlerinin cazip bir yatırım olarak değerlendirilebileceğini belirtti.