Merkez Kayıt Kuruluşu (MKK) tarafından yayımlanan verilerden hesaplanan Borsa İstanbul'daki yabancı takas oranı, nisan ayındaki yüzde 65,2 ile Kasım 2015'ten bu yana en yüksek seviyesine ulaştı.      
       
AA muhabirinin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), MKK ve Borsa İstanbul verilerinden derlediği bilgilere göre, yurt dışı yerleşiklerin hisse senedi stokları 41 milyar dolar seviyesinde seyrederken, aylık işlemlere bakıldığında yabancı yatırımcı yılbaşından bu yana Borsa İstanbul'da 922 milyon dolarlık net alım yaptı.      

         
Yabancı yatırımcıların bu yıl özellikle banka hisselerinde net alım tarafında olması, endeks üzerindeki ağırlığı yüksek banka hisselerinin yılbaşından bu yana ortalama yüzde 26 değer kazanmasını sağladı.      
               
Borsa yılbaşından bu yana ortalama yüzde 20 kazandırdı      
               
Bankacılık sektör hisselerinin lokomotifliğinde ocak ayından bu yana yükseliş trendinde hareket eden BIST 100 endeksi, Mayıs 2013'ten bu yana ilk kez 93.000 puanın üzerine çıkarak rekorunu bu sabah 94.332,89 puana taşıdı. Borsa İstanbul, yılbaşından bu yana yatırımcısına ortalama yüzde 20 kazandırdı.      
         
Borsa İstanbul'daki yabancı takas oranı, tarihi zirvesini Ekim 2007'de yüzde 72,5 ile görmesinin ardından düşüş eğiliminde hareket etmiş ve 2012'den bu yana da yüzde 61-66 bandı içinde dalgalı bir görüntü ortaya koymuştu.      
         
Yabancı yatırımcıların portföy değerleri hem nominal hem de piyasa değeri açısından artmaya devam ederken, yatırımcı sayısındaki düşüş ise dikkati çekiyor. Geçen yıl 9 bin 500'ün üzerinde olan yabancı yatırımcı sayısı, son açıklanan verilere göre 9 bin 433'e geriledi.      
         
Ülke bazında bakıldığında, ABD 58 milyar TL'yi aşan portföy değeri ile ilk sırada yer alırken, ABD'yi 25,8 milyar lira ile İngiltere, 12,1 milyar lira ile Lüksemburg, 10,4 milyar lira ile Hollanda ve 7,9 milyar lira ile Katar izliyor.      
               
"TCMB'nin verdiği güven yabancı girişine ivme kazandırdı"      
               
Gedik Yatırım Araştırma Müdürü Üzeyir Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Borsa İstanbul ile yabancı takas oranı arasında çok sıkı bir korelasyon olduğuna dikkati çekerek, son yıllarda yüzde 61’in altına inmeyen yabancı payındaki bir puanlık değişimin dahi endeksin yönü üzerinde etkili olduğunu, 2016 sonunda düşük çarpanların cazip kıldığı Borsa İstanbul Pay Piyasası'na yabancı yatırımcı girişinin güçlendiğini kaydetti.      
         
Doğan, ocak ayında TCMB’nin fonlama maliyetindeki artış ve para politikasındaki sıkı duruşun verdiği güvenin yabancı yatırımcı girişine ivme kazandırdığını ifade ederek, "Yabancı yatırımcının bir ülkeye girişinde hisse senetlerinin değerlemesi kadar, giriş ve çıkış yaptığı esnadaki kur tahminleri de etkilidir. TCMB’nin ocak ayındaki kararlarının ve mevcut faizlerin TL’yi kolay satılabilir para birimi olmaktan çıkarması, uzun süredir cazip değerlemelerin bulunduğu Borsa İstanbul'a ilgiyi artıran ana etken oldu." diye konuştu.      
         
BIST 100 endeksinde mevcut seviyelerin birkaç yıl vadeli düşünen yatırımcılar için hala cazip olduğunu düşündüğünü kaydeden Doğan, 16 Nisan'da gerçekleştirilen halk oylamasının ardından genel seçimlerin 2019’da yapılacağı beklentisinin artmasının TL varlıkları açısından yatırımcı kararlarını pozitif etkilediğini söyledi.      
         
Yeni bir referandum ihtimalini akla getiren idam tartışmaları, OHAL’in uzaması, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiş ile ilgili düzenlemeler, olası kabine değişikliği ve siyasetin bir süre daha ekonomik verilerin önünde yer bulabileceği endişelerinin yatırımcıların alım iştahlarını sınırlayabileceğini belirten Doğan, şunları kaydetti:      
       
"Yabancı yatırımcılar kısa vadede siyasi ve jeopolitik gelişmelere göre pozisyonlarını zaman zaman gözden geçirebilecektir. Her ne kadar algı yabancı yatırımcının pozisyonlarını çok uzun süreli taşıdığı şeklinde olsa da son zamanlarda algoritmik işlemler de dahil olmak üzere kısa vadeli pozisyon değişimleri de dikkat çekmektedir. Bununla birlikte mayıs-eylül dönemlerinde piyasalardaki hareketliliğin azaldığını, dolayısıyla bu dönemde yeni girişlerin azalabileceğini göz ardı etmemek gerekir."