Sözcü'nün haberine göre Borsa İstanbul TL bazında rekorlar kırarken, dolar bazında bakıldığında görülen ucuzluk dikkat çekici seviyelere geldi. Yıla 198 dolar seviyesinde başlayan endeks cuma günü 146 dolara kadar geriledi. 2021 yılına 1.482 puan seviyesinden başlayan endeks, 10 Aralık kapanışı dikkate alındığında, 2.035 puan ile yüzde 37.3 getiri sağladı. Fakat endeksin dolar bazında fiyatı ise 146.8 dolar seviyesinde bulunuyor. Dolar bazında bakıldığında yıla 199.4 dolar civarında başlayan endeksin 146.8 dolarla yüzde 26.3 değer kaybettiği gözleniyor.

Ekim başından bu yana 58 işlem gününün sadece 10'unda günü kırmızı ile kapatan endeks 1.400 puandan 2.000 puana kadar adeta soluksuz yükseldi. Faiz indirimleri ile başlayan bu yükseliş Borsa İstanbul tarihinde TL ve dolar bazında ciddi bir ayrışma yarattı. Son yükseliş ile birlikte BIST 100 endeksinin toplam piyasa değeri 1.63 trilyon TL'ye yükselirken, dolar bazında piyasa değeri 117.9 milyar dolara indi.

1 Ekim-3 Aralık tarihleri arasında BIST 100 endeksi TL bazında yüzde 45.6 prim, dolar bazında ise yüzde 7.5 geri çekilme görüldü. Borsadaki yükselişte, daha çok dövizdeki yükselişten yararlanan şirketlerin ön plana çıktığı izleniyor. Ancak bankalar ve holdinglerin bu yükselişe katılamamış olması da dikkatlerden kaçmıyor. Dövizde yaşanan olağanüstü yükselişin etkisiyle TL ile iş yapan şirketlerin değerlemelerinde düşüş yaşandığı gözleniyor. Bahçeşehir Üniversitesi Uluslararası Finans Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakkı Öztürk, BIST 100 endeksindeki ülkenin en güzide şirketlerinin piyasa değerinin, yılbaşındaki 147 milyar dolar seviyesinden, 118 milyar dolara düşüşünün sadece hisse senetlerinin değil, tüm varlıkların çok ucuzladığı anlamına geldiğini söyledi. Öztürk, borsada yükselişin yerli ilgisinden kaynaklandığını, tasarrufu dolarda olmayan yatırımcıların TL mevduatta kalmasının mümkün olmadığını belirtti. Öztürk, emeklilik fonları gibi uzun vadeli yatırımcıların alım yapmadığını da söyledi.

İş Yatırım Strateji Uzmanı Halil Barışkan, pay piyasalarına ilişkin haftanın değerlendirmesinde, döviz ve TL ile iş yapan şirketler arasındaki ayrışmanın ciddi boyutlara ulaştığını aktardı. Barışkan, “Yeni kur ve faiz dengesinin oluştuğu yerde döviz cinsi iş yapan şirketlerin hedefleri yukarı çekiliyor. TL ile iş yapan şirketlerin değerlemelerinde ise düşüşler görülüyor. Bu ayrışma çok ciddi boyuta ulaştı ve bir süre daha devamını bekliyoruz. TCMB'nin bu ayki faiz kararı bu ayrışmayı daha da keskinleştirebilir” dedi.