Borsa'da klasik Nisan hareketi
Şubat ve mart aylarındaki toplam yüzde 9'u aşan düşüşün ardından endeks, nisan ayında yüzde 3,84 yükselerek kayıplarının bir kısmını telafi etti
Borsa İstanbul 100 endeksi son yıllarda etkili olan nisan ayı yükselişini bu sene de gerçekleştirerek yatırımcısına yaklaşık yüzde 4 kazandırdı.
Şubat ve mart aylarındaki toplam yüzde 9'u aşan düşüşün ardından nisan ayında yatırımcının yüzünü güldüren endeks, nisan ayında yüzde 3,84 yükselerek yılbaşından bu yana kayıplarının bir kısmını telafi etti. Yılbaşından bu yana endeks yüzde 2,07 değer kaybederken, ana endeksler arasında teknoloji endeksinin yüzde 15'lik getiri ile önce çıktığı görülüyor. Sektörel bazda nisan ayında en fazla kazandıran sektör endeksi ise yüzde 11,4 ile madencilik, yüzde 10,2 ile metal ana sanayi ve yüzde 10,1 ile sigorta oldu.
Analistler, mayıs ayında genel olarak pay piyasalarında satış baskısının etkili olduğunu belirterek, BIST 100 endeksinin yılın ilk iki ayındaki negatif ayrışmasından dolayı alternatif piyasalara göre ucuz kaldığını, dolayısıyla haber ve veri odaklı bir seyir izleneceğini tahmin ediyor.
Garanti Yatırım Araştırma Yönetmeni Özgür Yurtdaşseven, ABD pay piyasalarının olumlu ayrıştığı 2014 yılı sonrasında, 2015 yılının ilk çeyreğinde Avrupa pay piyasalarının ECB katkısıyla öne çıktığını, ancak nisan ayında gelişen ülke pay piyasalarının yatırımcıların gözdesi olduğunu söyledi.
Gelişmiş ülke borsalarında, özellikle de ABD ve Almanya pay piyasalarında bir yıl ileriye dönük Fiyat/Kazanç'lar bazında önemli oranda yükselmesinin yatırımcıları getiri arayışına yönelttiğini ifade eden Yurtdaşseven, "Bu ortamda gelişmekte olan pay piyasaları, mart ayından bu yana getiri arayan yatırımcıların gözdesi konumundaydılar. Zayıf ABD verileri ve doların da bu eğilime katkı sağladığını gördük" dedi.
Yurtdaşseven, küresel piyasalardaki bu eğilime BIST 100 endeksinin gecikmeli olarak katıldığına değinerek, Gelişmekte Olan Piyasalar endeksine göre aşırı satım bölgesine giren Türk hisseleri açısından son dönemdeki yükselişin kendileri için sürpriz olmadığını belirtti. Sürecin devamında 87.000 - 87.500 bölgesinin olası yükseliş denemeleri karşısında kısa vadede güçlü direnç olarak kalacağını tahmin eden Yurtdaşseven, değerlendirmesine şöyle devam etti:
"Kısa vadeli görünümde yurtiçinde, 4 Mayıs'ta açıklanacak enflasyon ve gerçekleşecek halka arzlar likidite baskısı açısından BIST 100 endeksi için önem taşıyor. Yurtdışında ise ABD'de 8 Mayıs'ta açıklanacak istihdam verileri önemli olacak. Mevcut ajandada seçim öncesi dönemde yükselişlerin belirttiğimiz direnç bölgesiyle sınırlı kaldığı, yeni alım fırsatlarının daha uygun bölgelerde oluşabileceği bir ortamı öngörmekteyiz. Bu paralelde izleyeceğimiz destekler ise ilk aşamada 83.750 - 83.500, ardından ise 80.000 - 79.000 aralığıdır."
"Mayıs ayında beklemede kal"
Turkish Yatırım Araştırma Bölüm Başkanı Baki Atılal ise nisan ayının, gösterge tahvil faizinin yüzde 14, dolar/TL'nin yüzde 3 ve Euro/TL'nin yüzde 7,5 değer kazandığı bir dönemde BIST 100 endeksinin de yükseldiği ilginç bir ay olduğunu ifade etti.
16 Nisan'dan itibaren yüzde 62 seviyesine inen yabancı takas oranının da artışa geçmesiyle birlikte borsa yatırımcısının nisan ayı genelinde sevindiğini dile getiren Atılal, "Euro Bölgesi'ndeki toparlanmanın devam etmesi ve ABD'den gelen verilerin olumsuzluğu, yurtiçindeki makro verilerin beklentileri karşılamadığı, büyümede aşağı, enflasyon ve kurda yukarı yönlü revizyonlara neden olsa da global risk iştahındaki artış yükselişte etkili oldu" dedi.
Atılal, BIST 100 endeksinin Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksine göre hem bankacılık hem de genelde, sırasıyla yüzde 13 ve yüzde 18 iskontolu işlem görmesinin yatırımcılara cazip gelmesinin alışılmadık bir ay yaşanmasına neden olduğunu anlattı. Global risk iştahındaki artış, ABD'deki olumsuz makroekonomik verilerinin ardından ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırımını öteleyebileceği beklentisi ve Çin'in düşük gelen büyüme verileri sonrası iç talebi artırmaya yönelik genişleme paketi açıklayacak beklentilerinin pozitif havayı desteklediğini söyleyen Atılal, sözlerini şöyle tamamladı:
"Mayıs ayında Yunanistan'ın tercihi ne olacak, temerrüde mi düşecek yoksa kreditörlerin istediği şekilde davranıp yoluna devam mı edecek? 8 Mayıs'taki istihdam verisi ne söyleyecek? Yine aynı gün S&P'nin Türkiye not değerlendirmesi ki görünüm negatifte yukarı yönlü bir sürpriz olur mu? Bunlara bakacağız. Ardından seçim anketlerinin piyasalar üzerinde etkili olabileceğini, mayıs ayının 'beklemede kal' ayı olmasını beklemekteyim."
YORUM YAZ