Washington Post'un haberine göre CIA'in değerlendirmesi, Muhammed bin Selman'ın kardeşi ve Suudi Arabistan'ın ABD Büyükelçisi Halid bin Selman'ın Cemal Kaşıkçı ile yaptığı telefon görüşmesine ve bazı diğer bulgulara dayanıyor.

Bu konuşmada Büyükelçi Halid Bin Selman'ın Veliaht'ın Prensi'nin emriyle gazetecinin İstanbul'daki konsolosluğa gitmesini sağladığı belirtildi.

Haberde CIA'in suçun işlendiğini gösteren açık bir delil ortada olmasa da, Veliaht Prensi'nin onayı olmadan böyle bir cinayetin işlenemeyeceği görüşünden yola çıktığına dikkat çekildi.

Suudi Arabistan ise Veliaht Prensi'nin olaydan haberi ya da sorumluluğu olmadığını vurguluyor.

Halid bin Selman: Kaşıkçı ile hiç telefonda konuşmadım

Halid bin Selman ise, haberin yayımlanmasından kısa süre sonra Kaşıkçı'ya İstanbul'a gitmesini söylediği iddiasını reddetti.

Twitter'dan yaptığı açıklamada Kaşıkçı ile en son Ekim 2017'de, telefon üzerinden mesajlaştıklarını belirten Halid bin Selman, "Onunla telefonda hiç konuşmadık ve asla ve hiçbir sebeple ona Türkiye'ye gitmesini söylemedim. ABD hükümetine bu iddiaya ilişkin bilgileri paylaşması çağrısında bulunuyorum" ifadelerini kullandı.

Washington'daki Suudi Büyükelçiliği'nin Sözcüsü Fatimah Baeşen de, "Büyükelçi ile Kaşıkçı Türkiye'ye gitmekle ilgili hiçbir şey konuşmadı" dedi. Sözcü, "CIA'in sözde değerlendirmesi yanlış. Bu spekülasyonların esaslarını göremeden düzenli olarak çeşitli teoriler duyuyoruz" diye konuştu.

CIA inceleme ekibine yakın bir kaynak, Veliaht Prensi'nin ilgisi ya da bilgisi olmadan böyle bir cinayetin işlenemeyeceği değerlendirmesinden yola çıktıklarını belirtti.

Gazeteye konuşan ismini vermek istemeyen kaynaklar, birçok farklı istihbaratın detaylı olarak incelendiğini söyledi.

Gazetenin ulaştığı Beyaz Saray yetkilileri ise iddialarla ilgili yorum yapmayı reddetti.

Cubeyr: Veliaht Prensi'nin cinayetle kesinlikle bağlantısı yok
Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili olarak, "Artık uluslararası soruşturmanın gerekli olduğunu görüyoruz" diyen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'na ise Cuma günü Suudi mevkidaşından yanıt geldi.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cubeyr, Kaşıkçı'nın öldürülmesiyle ilgili kendi soruşturmalarını yürüttüklerini ve uluslararası soruşturmaya gerek olmadığını söyledi.

Cubeyr, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın cinayetle "kesinlikle hiçbir bağlantısı olmadığını" da sözlerine ekledi.

Suudi Arabistan: 5'i idam istemiyle 11 kişi yargılanacak
Suudi gazeteci Kaşıkçı, 2 Ekim'de evlilik için gereken bir belgeyi almak üzere geldiği İstanbul Başkonsolosluğu'nda öldürüldü. Türkiye, cinayette rol oynayanların İstanbul'da yargılanması çağrısı yaptı ancak bu çağrı Suudi Arabistan tarafından kabul edilmedi.

Cinayetin nasıl işlendiğiyle ilgili çok sayıda teori ortaya atıldı.

Son olarak Suudi Arabistan Başsavcılığı Sözcüsü ve Başsavcı Yardımcısı Şulan el Şalan, Kaşıkçı'nın çıkan arbedenin ardından zehirli iğne yapılması sonucu öldürüldüğü ve cesedinin de parçalara ayrılarak, Başkonsolosluk binasından çıkartıldığına ilişkin savcılık açıklamasını okudu.

Bu ifade, Kaşıkçı'nın nasıl öldürüldüğüne dair Suudi Arabistan'dan gelen ilk resmi teyit oldu.

Açıklamada, Kaşıkçı'nın cesedinin parçalarının Başkonsolosluk binasının dışında bir başka kişiye teslim edildiği öne sürüldü.

Şulan el Şalan, Kaşıkçı cinayetiyle ilgili olarak 11 kişinin mahkeme önüne çıkartılacağını ve beşinin de idam istemiyle yargılanacağını da duyurdu.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise Suudi Arabistan'ın bazı açıklamalarını tatmin edici bulmadığını söyledi:

"Bu şahsın ülkelerine geri götürülmesine direndiği için orada öldürüldüğü söyleniyor. Oysa bu cinayet daha önce de açıkladığımız gibi önceden planlanmıştır."