Çin'den gelen zayıf veriler piyasayı teşviklere aç bırakıyor
Çin ekonomisindeki büyüme beklentilerin altında kaldı, piyasaların devlet teşviğine olan açlığı iyice belirginleşti. Ekonomist Wayne Cole Reuters'a Çin'in içine düştüğü durumu ve dünyaya olası etkisini anlattı.
Daha kötüsü de olabilirdi, Çin'in bugünkü veri dökümü için söylenebilecek en iyi şey bu. İkinci çeyrek GSYİH rakamı çeyreklik bazda +%0,8 ile tahminleri geride bırakırken, yıllık bazda %6,3 ile geçmişe yönelik revizyonlara işaret etti.
Haziran ayında sanayi üretimi yıllık bazda %4,4 artarak rekor kırarken, perakende satışlar %3,1 ile rekor kıramadı ve emlak satışları bu yılın en büyük aylık düşüşünü yaşadı.
Çin hisselerinin düşmesi ve yuanın gevşemesiyle piyasa tepkisi hoşnutsuz oldu. Analistlerin Pekin'in dolaylı bir teşvik biçimi olarak yuanın değer kaybetmeye devam etmesine izin vereceğinden şüphelenmesi nedeniyle yatırımcıların en sevdiği likit Çin vekili Avustralya doları mütevazı bir şekilde su altında kaldı.
Veriler çok daha ciddi mali harcama ihtiyacının altını çizdi ancak Pekin bu kez piyasa isteklerini karşılamak için acele etmiyor gibi görünüyor. Merkez Bankası Pazartesi günü bir yıllık faiz oranlarını değiştirmedi ve analistler yeni adımlar için bu ayın sonundaki Politbüro toplantısını beklemeye kararlı görünüyor.
Kazanç sezonu başladı ve Tesla, yüksek beklentileri karşılayıp karşılayamayacağına bağlı olarak Çarşamba günü rapor verecek.
BofA, bu şirketin ve diğer altı teknoloji devinin önümüzdeki 12 ay içinde ortalama %19'luk bir kazanç artışına sahip olmasını bekliyor ki bu da S&P 500'ün geri kalanı için tahmin edilen %8'in iki katından fazla.
7 teknoloji devinin piyasa değerindeki olağanüstü artışın 24 Temmuz'da Nasdaq'ın yeniden ağırlıklandırılmasına yol açacağını ve ağırlıklarının endeksin %56'sından %44'üne düşeceğini belirtmek gerekir. Apple'ın ağırlığı yaklaşık 4 puan azalarak %12'ye ve Microsoft'un ağırlığı da aynı şekilde %10'a düşecek.
Goldman Sachs, NDX'i takip eden pasif fonların portföylerini yeniden dengeleyeceğini ancak 2011 özel yeniden dengeleme deneyiminin hisse senedi düzeyindeki etkinin sınırlı olacağını gösterdiğini söylüyor.