New York borsasında Donald Trump’ın başkanlık seçimlerini kazanmasının ardından görülen yükseliş, Federal Rezerv Başkanı Jerome Powell’ın faiz politikasıyla ilgili açıklamalarıyla hız kesti. Powell, Perşembe günü Dallas’ta yaptığı konuşmada, dirençli bir ekonomi karşısında Fed’in faiz indirimlerinde acele etmeyeceğini bir kez daha vurguladı.

Bu açıklamalar, yatırımcıların faiz indirimlerinin hızı ve piyasa faiz oranlarının gelecekteki seyri konusundaki endişelerini artırdı. Ayrıca, Trump’ın ekonomik planlarının etkileriyle bu politikaların nasıl kesişeceği, piyasalarda önümüzdeki haftalarda belirleyici bir rol oynayacak gibi görünüyor.

Hisse Senedi Endeksleri Sert Düşüş Gösterdi

Powell’ın açıklamalarının ardından ABD borsalarında başlayan düşüş, hafta sonunda hızlandı. Cuma günü, Dow Jones Endüstriyel Ortalaması haftalık %1,3, S&P 500 %2,2 ve Nasdaq Composite %3,3 değer kaybetti. Küçük sermayeli Russell 2000 endeksi ise haftalık %4’ün üzerinde bir düşüşle en çok zarar gören endeks oldu.

Bu geri çekilme, seçim sonrası yükselişin ardından bir düzeltme olabileceği beklentisini doğruladı. Ancak, yatırımcılar bu düzeltmenin temel nedenini faiz politikasına bağladı.

Tahvil Getirileri Piyasayı Baskıladı

Hafta boyunca, ABD’de açıklanan enflasyon verilerinin beklenenden güçlü gelmesi, piyasa faiz oranlarına dair belirsizliği artırdı. Bu durum, Fed yetkililerinin Aralık ayında bir faiz indiriminin kesin olmadığını belirten açıklamalarıyla birleşti. 10 yıllık Hazine tahvil getirisi kısa bir süreliğine %4,5 seviyesini aşarak hisse senedi piyasası üzerinde baskı yarattı ve günü %4,46 civarında kapattı.

Raymond James’in baş yatırım yetkilisi Larry Adam, tahvil getirilerindeki bu yükselişin S&P 500 üzerinde baskı yaratabileceğini ifade etti. Ancak Adam, kazanç büyümesinin sağlam kalması ve ekonominin yumuşak bir iniş yapması durumunda tahvil getirilerinin hisse senetleri üzerinde kalıcı bir sorun yaratmayacağını dile getirdi.

Trump Politikaları ve Fed’in Belirsizliği

Trump’ın ithalat tarifeleri, vergi indirimleri ve kamu harcamalarını içeren ekonomik planları, piyasa oyuncuları arasında tartışma konusu olmaya devam ediyor. Yatırımcılar, bu politikaların enflasyonist etkilerinin ve Fed’in para politikasını nasıl yönlendireceğinin piyasalar üzerindeki etkisini yakından izliyor.

Evercore ISI’nin merkez bankası strateji ekibi başkanı Krishna Guha, Fed’in, Trump yönetiminin potansiyel reflasyonist şokları konusunda dikkatli bir tutum sergilediğini belirtti. Guha, bu belirsizliğin Fed’in faiz indirimlerini daha temkinli yapmasına neden olacağını söyledi.

Fed’in, 2025 yılına kadar faiz oranlarını kademeli olarak düşürmesi bekleniyor. Ancak faiz indirimlerinin zamanlaması ve kapsamı konusundaki belirsizlik, yatırımcıların riskli varlık iştahını sınırlıyor.

Faiz İndirimlerinin Etkisi

Fed’in Aralık ayında çeyrek puanlık bir faiz indirimi daha yapması bekleniyor. Bununla birlikte, Fed yetkililerinin faiz politikasında esnekliğe önem verdiği ve opsiyonel bir yaklaşım sergilediği görülüyor.

Yatırımcılar için bu durum, risk iştahını azaltıcı bir faktör oluşturuyor. Guha, “Fed, Trump yönetiminin belirsizlikleriyle başa çıkmak için opsiyonel politikaları tercih edecek. Bu yaklaşım, risk alanlar için daha az dostane bir piyasa ortamı yaratabilir,” dedi.