Ekonomistler enflasyon verilerini değerlendirdi
Ekonomistler, ağustos ayında baz etkisi nedeniyle düşüş beklenen yıllık enflasyonun piyasa tahminlerinin üzerinde gerçekleşmesinde gıda ile güçlü turizm sezonu kaynaklı hizmet fiyatlarındaki artışın etkili olduğunu belirtiyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ağustosta yıllık yüzde 19,25 artış kaydetti. Endeksteki artış aylık bazda ise yüzde 1,12 düzeyinde gerçekleşti.
AA Finans'ın gerçekleştirdiği ankete katılan ekonomistler, ağustos ayında enflasyonun yüzde 0,72 artmasını bekliyordu. Ekonomistlerin ağustos ayı enflasyon beklentilerinin ortalamasına (yüzde 0,72) göre bir önceki ay yüzde 18,95 olan yıllık enflasyonun yüzde 18,78'e gerileyeceği hesaplanıyordu.
Beklentilerin üzerinde gelen enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, 2003 yılı bazlı TÜFE'nin ağustos ayları tarihsel ortalamasının yüzde 0,41 düzeyinde bulunduğunu, bu yıl için baz etkisinin lehte olduğuna işaret ettiğini, ancak verinin beklentilerin üzerinde geldiğini söyledi.
Enflasyonun geçen yıla göre yükselmesinde gıda ve gıda dışı gruplardan ev eşyası ve lokanta-otellerde görülen fiyat artışlarının etkili olduğunu aktaran Bürümcekçi, kura hassas gruplarda ise görünümün olumlu olduğunu ifade etti.
Bürümcekçi, mobilya ve ÖTV indirimi nedeniyle araç satın alımı ve görsel-işitsel sistemler gibi gruplarda enflasyonun geçen yılın altında kaldığına işaret ederek, "Geçen ay enerji grubunda yüzde 0,6 artışla önceki yılın yüzde 1,3 fiyat artışının altında bir gelişme izlendi. Giyim fiyatları mevsimlik değişiminin, yüzde 3,1 azalışla geçen yılın yüzde 2,1 azalışının üzerinde olması da yıllık enflasyonu aşağı çekti. Böylece, yıllık TÜFE önceki ayki yüzde 18,95 seviyesinden yüzde 19,25'e yükseliş gösterdi. Bu ise Nisan 2019'dan beri görülen en yüksek enflasyona işaret etti." diye konuştu.
"Enflasyon önümüzdeki iki aylık dönemde yüksek seyrini koruyacak"
Haluk Bürümcekçi, gıda enflasyonunu hem işlenmemiş hem de işlenmiş gıdanın yukarı çektiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Kısa vadede, tedarik zincirlerindeki aksamanın arz üzerine getirdiği kısıtlamalarla küresel çapta petrol ve emtia fiyatlarının yüksekliğini korumasının olumsuz yansımaları görülmeye devam etmektedir. Buna ek olarak, ekonomik aktivite ve iç talebin 3. çeyrekte de gücünü koruması üretici fiyatlarında gözlenen artışın tüketiciye daha fazla yansıtılması olasılığını artırmaktadır. Buna karşılık, kur sepetinin son iki ayda yüzde 5'in üzerinde gerilemesi ve yıllık değişiminin yüzde 13 civarına inmesi, bu faktörün çekirdek enflasyon üzerinde aşağı yönlü etkide bulunabileceğini göstermektedir. Ayrıca, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) son yatırımcı toplantısında belirttiği üzere eylül sonuna kadar uzatılan hizmet sektörlerindeki KDV indiriminin tekrar uzatılması yönünde bir eğilim olursa buradan gelebilecek 0,5-1,0 puan arası yukarı yönlü etki de gözlenmeyebilir. Dolayısıyla, TL'de ani değer kaybının gözlenmediği durumda bile enflasyonun önümüzdeki iki aylık dönemde yüksek seyrini koruyacağını, düşüşün ise ancak son iki ayda görülebileceğini düşünüyoruz. Enflasyonda yılın en iyi ihtimalle yüzde 17-18 aralığında bitirmesi beklenebilir."
TCMB'nin eylül ayı Para Politikası Kurulu toplantısında değişiklik yapmayacağını öngören Bürümcekçi, ancak para politikası duruşuna ilişkin mesaj cümleleri değişirse faizlerde indirim beklentisinin sonraki toplantılar için güçlenebileceğini sözlerine ekledi.
"Gelişmeler, enflasyonda yukarı yönlü hareketin devamına işaret ediyor"
Ahlatçı Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdürü Barış Ürkün de eylül ayı enflasyonunda geçen seneden baz etkisi ve TL'nin dolar karşısındaki kazanımı ile bir geri çekilme ihtimalinden bahsedildiğini, ancak kendisinin gıda ve emtia fiyatlarındaki yükseliş, maliyet unsurları ve devam eden salgının olumsuz etkisi gibi nedenlerle beklentilerin üzerinde bir rakam öngördüğünü söyledi.
Gıda fiyatlarında uzun bir süredir yükseliş yaşandığına dikkati çeken Ürkün, şunları kaydetti:
"Yurt dışına bakınca orada enflasyon yükselişinin nedenleri arasında gıda ve emtia fiyatlarındaki yükseliş ile tedarik ve arz sorunları gibi maliyet unsurları öne çıkıyor. Bunlar henüz ortadan kalkmadı ve bizi de etkiliyor doğal olarak. Bu nedenle her ne kadar otomotiv sektöründe vergi matrahı indiriminin enflasyonu aşağı yönlü etkileyeceği ve baz etkisi ile beklentiler düşük kalsa da biz enflasyonun beklenti üzeri geleceğini tahmin ettik. Nitekim baktığınızda gıda ve alkolsüz içecekler grubunda yıllık enflasyon, yüzde 29 ile TÜFE'den çok çok yüksek, neredeyse 10 puan üzerinde. Diğer taraftan ağustosta güçlü bir turizm sezonu geçirdik, kısıtlamalar kaldırılınca geçen yıla göre çok daha kuvvetli bir dönem geçirdik. Bunun da enflasyonda etkisi var."
Ürkün, enflasyonda maliyet unsurlarının önemine vurgu yaparak, ÜFE'nin ağustosta yıllık yüzde 45 düzeyinde gerçekleştiğini, bunun da tüketici fiyatlarına yansıtılmasının göz önünde bulundurulması gerektiğini ifade etti.
Yıllık enflasyonun lokanta ve oteller grubunda yüzde 21,48'lik, ulaştırmada yüzde 21,76'lık artış yaşandığını, bu nedenle hizmet tarafının da enflasyona olumsuz etki ettiğini anlatan Ürkün, "Tüm bunların sonucunda enflasyonda böyle bir sonuçla karşılaştık. Eylül ayı enflasyonunda da eğitim, giyim ve ayakkabı etkisini görmeye başlayacağız. Aynı zamanda turizm sezonu birçok yerde ekim, kasıma kadar uzatıldı. Bunun da etkisini özelikle ÜFE tarafında maliyetlerin yansıtılması ve hizmet sektörü açısından göreceğiz. Bu gelişmeler, enflasyonda bir miktar yukarı yönlü hareketin devamına işaret ediyor." diye konuştu.
Barış Ürkün, dışarıdan da enflasyon ithalatı olduğuna işaret ederek, "Delta varyantı ve bu kapsamda bazı ülkelerde devam eden kısıtlamalar enflasyon üzerinde yukarı yönlü baskı yaratıyor. Benim görüşüme göre baz etkisinden ziyade enflasyonda bu tarz etkenlerle yükseliş yaşanacağına inanıyorum. Enflasyonda yıl sonunda yüzde 17-18 civarında seviyeler gündeme gelebilir." dedi.
Bundan sonraki süreçte TCMB'nin elinin faiz indirimi için zayıflayabileceğini belirten Ürkün, "Gelen sonuçla enflasyon politika faizinin üzerine geçmiş oldu ve gözler Merkez Bankası'na çevrildi. Şu ana kadar faiz artırımı konusunda bir beklenti yoktu, daha çok son çeyrekte indirim yapılacağı yönündeydi ama enflasyon bu şekilde yükselişine devam ederse ben bunun TCMB tarafını biraz zorlayabileceğini düşünüyorum. Eğer baz etkisi daha ağır basar da enflasyonda gerileme görülürse TCMB faiz indirimi için koşulları zorlayacaktır." şeklinde konuşmasını tamamladı.