Emekliler isyan etti: Bizi ölüme terk ettiler
Aylıklarına ek zam bekleyen milyonlarca emekli hayal kırıklığına uğradı. Geçim sıkıntısından dert yanan emekliler, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın açıklamalarının ardından üzüntü duyduklarını ve beklentilerinin bu olmadığını söyledi.
Kabine toplantısı sonrasında açıklamada bulunan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, memurların Ocak ayındaki yüzde 5'lik toplu sözleşme zammını yüzde 7,5 olarak uygulama kararı aldıklarını, emeklilerin taban maaşının 2500 TL’ye çıkarıldığını duyurdu. Ancak milyonlarca emekliye ek zam yapılmaması hayal kırıklığı yarattı.
Vatandaşlar beklenti içinde Erdoğan'ın açıklamasını dinlediklerini ancak istediklerini alamadıklarını dile getirdi. Hayat pahalılığı ve geçim sıkıntısından dert yanan emekliler iktidara tepki gösterdi.
Sözcü muhabiri İstanbul’da emekli vatandaşlara, “Emekliye ek zam yapılmamasını nasıl değerlendiriyorsunuz? En düşük emekli aylığının asgari ücret düzeyinde olması önerisinin reddedilmesi sizce doğru mu?” diye sordu. Verilen yanıtlar şöyle oldu:
'Ek zam yapılmaması ölüme terk etmek'
İhsan Sönmez: “Ek zam yapılmaması; ölüme terk etmek, sürünmeye terk etmek, süründürmek, ne kötü şey varsa hepsi içinde… Emekli zaten geçinemiyor. Kirası, çocuğunun, torununun okulu, yokluk, pahalılık, zamlar… Geçim son derece sıkıntılı.”
"Maaşları almadan eridi zamlar"
Cafer Öztürk: “Hiç zam vermesinler, hiç önemli değil ki! Maaşları almadan eridi zamlar. Parayı alamadan bitti. Önerinin reddedilmesi kesinlikle doğru değil. (Zamdan önce) bin 500 lira alan adam ne yapacak ya… Neyi ödeyecek? Nasıl geçinecek? Tek kişi olsa bile geçinemez. Durum vahim.”
"Emekliler yerlerde sürünüyor"
Abdullah Günaydın: “Emekliler yerlerde sürünüyor. En düşük emekli aylığının da en az asgari ücret düzeyinde olması lazım. Bir de hükümetin emeklilere yönelik ‘öz evlat' – ‘üvey evlat' ayrımı var. Devlet dairelerinden emekli memurlar bugün 6-7 bin lira maaş alıyorlar ama piyasadan emekli olanlar bin 500 lira alıyor. Esas bunu ayarlamaları lazım. Ben bugün 350 lira zam alıyorum, öbürü bin 500 lira zam alıyor. Çok büyük adaletsizlik var.”
"Dayanacak gücümüz yok"
Gülay Kartal: “Ek zam yapılmaması rezalet. Olacak iş mi? Değil. (En düşük emekli aylığının asgari ücret düzeyinde olması önerisinin reddedilmesine tepki göstererek) Doğru değil. Bu şartlarda bu şekilde nasıl geçinilebilir? Emekli maaşı onlara yetiyorsa bize de yetsin… Sözün bittiği yerdeyiz artık. Dayanacak gücümüz yok.”
"Ek zam yapılması gerekirdi"
İpek Ara: “İyi değerlendirmiyorum tabi ki. Ek zam yapılması gerekirdi. İnsanlar İstanbul'da 2 bin 500 lira ile nasıl geçinir bilmiyorum.”
"Kaşık ile verip kepçe ile geri alıyorlar"
Mehmet Balcı: “Emekliler şu anda zor durumda. En düşük emekli maaşı 2 bin 500 TL, o para ile ne yapılabilir? Emekliye en az 2 bin 500 veriyor; elektriğe, doğalgaza zam yapıyor. Maaş zammını vermeden aldı zaten. Kepçeyle alıyor, kaşıkla dağıtıyor. Önerinin reddedilmesi de yanlış. Emeklinin de en az 4 bin 250 alması lazım. Yetmez ama yine de ufak bir yarasına merhem olur. İğneden ipliğe zam geldi. Nasıl olacak, nasıl edecek, bu insanlar nasıl geçinecek?
Ne işçiyi ne de emekliyi düşünüyorlar… Hiç kimseyi düşünmüyorlar, kendi çıkarlarını düşünüyorlar. Gelsinler, bakalım kendileri emeklinin aldığı maaşlar geçinebilecekler mi? Akıl var mantık var. İnsan, ‘Ben bu maaşla geçinebilir miyim?' der. Geçinemezsin. Geçinebilirim derse kendi emekli maaşı alsın, geçinsin. Geçinirse ondan sonra biz de, ‘Helal olsun. Geçinilebiliyormuş bu parayla' deriz.”