Emeklilik fonlarıyla ilgili çok kritik likidite uyarısı
OECD, yaklaşık 60 trilyon dolar büyüklüğe ulaşan emeklilik fonlarıyla ilgili likidite uyarısı yaptı.
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü faiz oranlarındaki artış ve küresel hisse piyasalarında yaşanan düşüşün emeklilik fonları için görünümü değiştirdiğine dikkat çekerek likidite riskleri konusunda “aşırı dikkatli” olmaları gerektiğini söyledi. OECD’den yapılan uyarıda bankalar gibi katı regülasyon kurallarına tabi olmayan emeklilik fonlarının özellikle likit olmayan varlıklara yatırım yaparken “aşırı dikkatli” olmaları gerektiği belirtildi.
Büyüklükleri 60 trilyon dolara dayanmış durumda
ekonomim.com'un haberine göre Thinking Ahead Institute tarafından yayınlanan bir rapora göre 2021 yılında büyümesini sürdüren küresel emeklilik fonu varlıkları son 10 yılda neredeyse iki katına yükselerek 56,6 trilyon doları buldu. 22 emeklilik fonu pazarının incelendiği raporda sadece 7 pazarın - Avustralya, Kanada, Japonya, Hollanda, İsviçre, İngiltere ve ABD - bu varlıkların 52 trilyon dolardan fazlasını bulundurduğu aktarılıyor. Bu 22 pazar dışındaki ilave emeklilik fonu pazarlarının da 3 ila 6 trilyon dolar büyüklükte olabileceği tahmin ediliyor.
Düşük faiz oranları döneminde emeklilik fonları hükümet tahvillerinde getirilerinin düşük olması nedeniyle altyapı projeleri ve özel sermaye gibi alternatif yatırım kanallarına büyük paralar akıttı. Ancak Financial Times’da konuya ilişkin yer alan analize göre bu alternatif kanallar genelde likit değil ve ihtiyaç olması durumunda hızlı bir şekilde nakte çevrilemiyor. Son 10 yılda emeklilik fonlarının acil nakte ihtiyaç duyduğu bir durum olmamıştı ancak ekim ayında İngiltere’nin emeklilik fonlarında yaşanan çalkantı faiz oranlarındaki keskin artışın bu kuruluşları nasıl etkileyebildiğini gösterdi.
OECD’nin özel emeklilik birimi OECD Financial Aff airs Division’dan 2021 itibariyle yaklaşık 60 trilyon dolar büyüklüğe ulaşan emeklilik fonlarına OECD’den likidite uyarısı geldi. 2021’de İngiltere emeklilik fonlarında yaşanan kriz bir uyarı niteliğinde olarak görülüyor ve fonlara getiri için riskli ve likit olmayan varlıklara yatırım yaparken “aşırı dikkatli” olmaları çağrısı yapılıyor. başekonomist Pablo Antolin konuya ilişkin açıklamasında “Regülasyonların emeklilik fonlarının likit olmayan altyapı gibi alanlara yatırım yapabilmesi gibi esneklikler için bir çağrı yapılıyor ve bunda sorun yok, ancak aynı zamanda çok dikkatli olmalıyız çünkü likidite sorunları yatırım stratejilerinin yönetilmesi konusu için çok önemli bir unsur” diyor.
Küçük fonlar yeterli due dilligence yapacak yetkinlikte değil
OECD’den yapılan uyarıda birçok küçük fonun bu alternatif yatırım kaynakları konusunda yeterli due diligence de yapamadıkları aktarılıyor. Antolin bu konuda da şu değerlendirmeyi yapıyor: “Geniş bir yatırım ekibi olan büyük bir emeklilik fonu belirli tercihler yapabilecek kaynağa sahip ve bu likit olmayan varlıkları iyi değerlendirebiliyor. Ancak küçük ve orta ölçekli emeklilik fonları bunu yapamıyor ve yatırım yapmak için finansal enstrümanlara ihtiyaçları var. Likit olmayan varlıklara ve altyapıya yatırım yapabilecek çok fazla finansal enstrüman olmadığını görmüş bulunuyoruz”.
Emeklilik fonları alternatifler varlıklara yatırımlarını artırmayı planlıyor
Merkez bankacılığı, ekonomik polita ve kamu yatırımları konusunda bağımsız bir forum olan Official Monetary and Financial Instutitons Forum (OMFIF) tarafından yapılan bir anket, toplam 3 trilyon dolardan fazla varlık yöneten kamu emeklilik fonlarının neredeyse yarısının OECD’nin riskli olabileceği konusunda uyardığı bu alternatif varlıklara yatırımlarını artırmayı planladığını ortaya koyuyor. Ankete göre enflasyona karşı koruma amacıyla tercih edilen bu varlıklar arasında en fazla ilgi çeken alanlar altyapı ve bazı gayrimenkul yatırımları. OMFIF raporunda da daha yüksek getiri için tercih edilen bu likit olmayan pazarlara yatırım yapmalarının, emeklilik fonlarının gelecekte stratejilerini değiştirmeleri konusunda esnekliklerini azaltan bir durum olduğu aktarılıyor: “İngiltere’de emeklilik fonlarında yaşanan kriz kötü zamanlar için aniden ihtiyaç olacak nakte erişebilmek için fonların likit varlıklarda da yatırımları olması bir gereklilik”.
IMF de “Risk bankacılık dışına kaydı” uyarısı yapmıştı
IMF de finansal istikrar raporunda 2008 finansak krizinden bu yana bankacılık sektörünün yapılan reformlarla güçlenmiş olsa da, küresel finansal sistemdeki risklerin emeklilik fonlarının da yer aldığı bankacılık dışı sistemde biriktiğine vurgu yapmıştı. Avrupa’da da bankacılık otoritesi EBA konut piyasasına ilişkin risklerinin arttığına dikkat çekmişti.