Erdoğan'dan büyükelçi krizi sonrası ilk açıklama
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 büyükelçiliğin Osman Kavala'nın 'serbest bırakılması' yönündeki açıklamalarının ardından bu akşam yeni bir açıklama daha yaptı.
Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD ve diğer bazı ülkelerin Ankara büyükelçiliklerinin, diplomatların bulunduğu ülkelerin kanun ve nizamlarına riayet etmesini öngören Diplomatik İlişkiler Hakkındaki Viyana Sözleşmesi'nin 41. maddesine riayet edildiğine yönelik açıklamalarına ilişkin "Bu ülkenin bağımsızlığını, vakarını, büyüklüğünü kabul edeceksiniz ya da içinde çırpındığınız kibir ve nefret çukurunda debelenmeye devam edeceksiniz" görüşünü dile getirdi.
"Kendi yasama ve yürütme organlarımızın bile anayasa gereği işine karışamadığı yargımızı, bir grup büyükelçinin sigaya çekmesine tahammül edemeyiz" diyen Erdoğan, "Ülkemizin bağımsızlığına ve milletimizin hassasiyetlerine saygı duymayan hiç kimse, sıfatı ne olursa olsun, bu ülkede barınamaz" diye konuştu.
10 ülkenin büyükelçilerinin Osman Kavala hakkındaki açıklamalarına yönelik Türkiye'nin tavrının 'kriz çıkarmak olmadığı'nı vurgulayan Erdoğan, "Dünyada nice acılar yaşanır, adaletsizlikler sergilenirken Türkiye'yi dillerine dolayanların amaçlarının hukuk olduğuna kimse bizi inandıramaz. Bağımsız ve tarafsız yargımız ile gereken cevabı vermek devletin başı olarak öncelikle bizim görevimizdir. Ülkem ve milletim adına koyduğumuz tavır bu sorumlu ve samimi duruşun temahülüdür. Bizim amacımız kriz çıkarmak değil, Türkiye'nin onurunu, gururunu haysiyetini korumaktır. Bugün büyükelçiliklerden yapılan açıklamayla yanlışlıklarından geri dönülmüştür. Ülkemizin bağımsızlığına saygı duymayan hiç kimsenin sıfatı ne olursa olsun, bu ülkede barınamayacağını da ayrıca ifade etmek istiyorum" diye konuştu.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
- "Hükümete geldiğimizden sonra ön öok önem verdiğimiz konulardan biri Afrika ile ilişkileri geliştirmekti
"Kimse kusura bakmasın. Afrikalı dostlarımızla ortak bir gelecek inşa etmeyi, dolayısıyla sömürgecilere rahatsızlık vermeyi sürdüreceğiz.