ABD'de faiz indirimleri yaklaştıkça yatırımcılar yeni bir zorlukla karşı karşıya kalıyor: Fed'in para politikasını, bu yıl varlık fiyatlarının yükselmesine yardımcı olan ekonomik "yumuşak iniş" ile tutarlı bir hızda gevşetip gevşetemeyeceği merak ediliyor.

Fed Başkanı Jerome Powell Çarşamba günü yaptığı açıklamada, enflasyonun soğumaya devam etmesi halinde merkez bankasının Eylül ayında faizleri düşürebileceğine dair "artan bir güven duygusu" olduğunu söyledi ve bu da yetkililerin yakında para politikasını gevşetmeye hazırlandıklarının en güçlü göstergesi oldu.

Ancak bu sinyal, yatırımcılar için her şeyi açıklamaktan çok uzak. Bazı piyasa gözlemcileri son zamanlarda Fed'in faiz oranlarını çok uzun süre yüksek seviyelerde bırakıp bırakmadığını, bunun da büyümeye ciddi bir zarar vermeden enflasyonu düşürdüğü ekonomik yumuşak inişi gerçekleştirme şansına zarar verip vermediğini sorguluyor.

Yelpazenin diğer tarafındaki yatırımcılar, ekonomi nispeten sağlamken para politikasını gevşetmenin enflasyonu yeniden canlandırabileceğinden ve Fed'in nihayetinde faiz oranlarını ne kadar düşürebileceğini sınırlayabileceğinden endişe ediyor.

DWS'de sabit gelir ve ticaret başkanı olan George Catrambone, "Yumuşak inişin hala mümkün olduğunu düşünmek için nedenler var, ancak riskler iki taraflı" dedi ve şöyle devam etti: "Çarşamba günü geç saatlerde Fed'in politika faizine bağlı vadeli işlemler, yatırımcıların 25 baz puanlık bir Eylül indiriminin %87 ihtimalini fiyatladığını gösterdi. S&P 500 %1,6 artışla kapanırken, günün erken saatlerinde kaydedilen keskin kazançlara tutundu.

Fiyatlara ters yönde hareket eden ve faiz beklentilerini yansıtan iki yıllık Hazine tahvillerinin getirileri yaklaşık sekiz baz puan düşerek %4,278 ile yaklaşık altı ayın en düşük seviyesine geriledi. Gösterge 10 yıllık tahvillerin getirisi ise yaklaşık dört puanlık düşüşle %4,1'e geriledi.

İstihdam rakamları da dahil olmak üzere çoğu önemli ABD verisi, faiz oranlarının aylardır son yirmi yılın en yüksek seviyelerinde seyretmesine rağmen ekonominin dirençli kalmaya devam ettiğini gösteriyor. Ancak işsizlik oranı yükseliyor ve politika yapıcılar son zamanlarda, genellikle yüksek faiz oranları ve yavaşlayan enflasyonla ilişkilendirilen işsizlikteki keskin artıştan kaçınmaya daha fazla odaklandılar.