Fransa, 2040 yılı itibarıyla fosil yakıtlarla çalışan tüm motorlu araçların satışını durduracak. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un idaresindeki hükümet tarafından Paris İklim Anlaşması'na uyum çerçevesinde alınan kararla, tüm benzinli ve dizel araçları 23 yıl içerisinde bir nevi kullanımdan kaldırmış oluyor.

İsveçli otomobil devi Volvo da dün, 2019 yılından itibaren tamamen elektrik ve hibrid araç üretme kararını duyurmuştu.

Fransa Çevre Bakanı Nicolas Hulot kararı otomobil üreticileri için zor bir hedef olarak gösterse de Fransız endüstrisinin bu dönüşümü gerçekleştirmek için yeterince donanımlı olduğunun altını çizmeyi de ihmâl etmedi. Hulot için bu karar "gerçek bir devrim" niteliği taşıyor. 

NORVEÇ, HOLLANDA VE ALMANYA SIRADA

Fransa'nın bu dönüşümdeki en büyük motivasyon ise halkın sağlığı ve hava kirliliğine karşı mücadele etmek olarak gösteriliyor. Macron hükümetiyle birlikte çalışmadan önce gazeteci kimliğinin yanı sıra sıkı bir çevreci aktivist olarak nâm salan Hulot çiçeği burnunda cumhurbaşkanı için üst düzey görevlerinden ayrılan isimlerin de başında geliyor. 

Fosil yakıtla çalışan araçların sınırlanmasında Fransa yalnız değil. Elektrikli araç kulanımında dünyanın en önde gelen ülkesi olan Norveç de 2025 yılı itibarıyla tamamen elektrikli otomobil veya fişli hibrit araçların satışına izin vermeyi planlıyor.

Birçok farklı ülke, iklim ve hava kalitesi hedeflerini tutturabilmek için içten yanmalı motora sahip araçların yasaklanması fikrini ciddi ciddi tartışsa da bu derece kesin kararlar almamıştı. Hollanda 2025 yılında, hava kirliliğinin tehlikeli boyutlara ulaştığı Hindistan ve Almanya'daki bazı eyaletler de 2030 sonunda fosil yakıt kullanan araçları yasaklamayı düşünüyor. 

Britanya'nın da 2040 için elektrikli ya da ultra düşük emisyonlu araç planı olduğu belirtilse de henüz somut bir adım atılmış değil. Bu konuda çevrecilerin ve halkın bir bölümünün de ciddi eleştirileri olduğu biliniyor. 

FRANSA ÇEVRECİLİKTE LİDER

Dünya Doğayı Koruma Vakfı, kısa adıyla WWF'nin Fransa sorumlusu olan ve Hollande hükümetinde görev alan Pascal Canfin, France Inter radyosuna yaptığı açıklamada yeni idarenin iklim değişikliğiyle mücadelede Fransa'nın önceki hükümetlerinden çok daha ilerici olduğunu ve dünyaya örnek olarak lider rolü üstlendiğini belirtiyor.

Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan'ın açıklaması da bunu doğrular nitelikte. Uzmanlar, Fransa'nın belirlediği sürecin üreticilerin uyum sağlaması için yeterli olduğunu savunarak tüketicilere de seri bir şekilde elektrikli araçlara geçiş konusunda özendirdiğini söylüyor. ELEKTRİKLİ ARAÇ PAZARI GENİŞLİYOR

Elektrikli araçların 2040 yılı itibarıyla dünya genelindeki tüm hafif görev araçları arasındaki payının yüzde 54 olacağı belirtiliyor. Bloomberg'in araştırmasına göre bu oran geçen yıl yüzde 35'ti. Güncellenen araştırmada günlük petrol ihtiyacının 8 milyon varil düşeceği ve elektrik tüketimini ise yüzde 5 artacağı belirtiliyor. 

Öte yandan Stanford Üniversitesi'nden Ekonomi Profesörü Tony Seba, yaptığı açıklamada Fransa'nın planının pratikte bir şey ifade etmediğini belirtiyor. Hatta, bu karar 2040 yılı itibarıyla at arabalarının trafikten men edilmesiyle aynı değerde. Zira Seba'ya göre o tarihte zaten fosil yakıt kullanan araç kalmayacak.

Öte yandan, AB içerisindeki yeni araç ruhsatlarına bakıldığında saf elektrikli araçların oranı sadece yüzde 0.6 oldu. Fransa'da ise bu oran yüzde 1 düzeyinde. 

KARBON SALINIMI DÜŞECEK

Avrupa Çevre Ajansı raporlarına göre en düşük karbon emisyonu olarak üreticiler sıralamasında Fransız üreticiler Peugeot, Citroën ve Renault sırasıyla ilk üçü oluşturuyor.

Renault-Nissan ortaklığının AB içerisindeki şarjlı araç pazarındaki yeri yüzde 14.6 ile zirvede. 2 milyon toplam küresel satış içerisindeki 425 bin otomobilin üretimi de yine Fransız-Japon ortaklığına ait. 

Fransa'nın elektrik tedariğinde nükleere bağımlılığının yüzde 80 olduğu düşünüldüğünde, fosil yakıtlardan elektrikli otomobillere geçiş sayesinde geriye kalan karbon salınımın da ciddi anlamda düşmesi bekleniyor. (Habertürk)