Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, iş dünyasına Türkiye'de yaşanan tartışmalar nedeniyle morallerini bozmamaları çağrısında bulundu ve tartışmaların "kırıcı, dışlayıcı ve kutuplaştırıcı" olmaması gerektiği uyarısında bulundu.

TÜSİAD'ın Ankara'da düzenlenen 2014'ün ilk Yüksek İstişare Konseyi toplantısına onur konuğu olarak katılan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TÜSİAD yönetiminin yargı tarafsızlığı ve bağımsızlığına vurgu yapan ve reform sürecinin hızlandırılması yönündeki çağrılarını içeren konuşmalarını dinledikten sonra iş dünyasının temsilcilerine seslenerek "moralinizi bozmayın" mesajı verdi.

Gül, konuşmasında, iş dünyasının ve özel sektörün Türkiye'de ekonominin ana motoru olduğunu belirterek, geçmişten bugüne ülkede yaşanan değişimleri ve sıkıntıları en fazla hisseden kesimlerden biri olduğunu belirtti.

"Bugün şüphesiz ki Türkiye'de tartışılan çeşitli düşünceler var... Bunların hepsinin geçici olduğunu bilmeniz gerekir" diyen Gül, yerel seçimler nedeniyle ülkenin gergin bir dönemden geçtiğini hatırlattı ve şunları söyledi:

"Seçim döneminin ne kadar sert ve gergin olduğunu hep beraber yaşadık, Türk siyasi geleneği maalesef böyle. ...Ben inanıyorum önümüzdeki yıllarda bunlar da değişecek. Ama bunlar iş aleminin moralini bozmaması gerekir...Şimdi bizim önümüze bakmamız lazım. Önümüzde cumhurbaşkanlığı ve diğer seçimler var diye telaşa kapılmamak lazım. Nihayetinde her şeyin de kuralları belli. Herkesin işine ve gücüne bakması gerekir."

Yerel seçimlerin 30 Mart'ta yapılmasının ardından Ağustos ayında cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılacak. 10 Ağustos'ta ilk turu yapılacak seçimlerde cumhurbaşkanı ilk kez halk tarafından seçilecek.

Son dönemde Türkiye'de siyaset gündeminde ve piyasalarda en fazla tartışılan konunun, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığına aday olup olmayacağı ve olması halinde Gül'ün nasıl bir yol izleyeceği olduğu dikkat çekiyor.

İş adamlarına, "Sizler moralinizi bozmayın herkes işine gücüne koyulsun. İnanıyorum bunun herkes fakında" diye seslenen Gül konuşmasında "kutuplaşmaların" yaratacağı sorunlara dikkat çekti ve şunları söyledi:

"Konjonktür gereği tabii tartışmalar olur. Çoğulculuğun olmadığı yerde tartışma olmaz. Önemli olan tartışmaların kırıcı, dışlayıcı olmaması ve neticesinde kutuplaşmamamız. Bunun dışında herkes düşüncesini ortaya koyacaktır. Türkiye'nin geleceğinin parlaklığından hiçbir zaman şüphe etmiyorum."

"Hukuk her şeyin başıdır"

Gül, konuşmasında ileri demokratik değerlerin gelişmesinde "hukukun üstünlüğü, hukuk standartlarının yüksekliği ve hukukun uygulanmasındaki şeffaflık" konusuna vurgu yaptı.

Yolsuzluk ve rüşvet iddiaları üzerine başlatılan soruşturmanın ardından hükümetin yargı ve emniyette bir "paralel yapı" bulunduğunu iddia ederek, başta HSYK'nın yapısında değişiklikler öngören yeni yasal düzenlemeler yapması Türkiye'de "yargının bağımsızlığına" ilişkin yeni bir tartışma başlattı. Son dönemde Anayasa Mahkemesi'nin aldığı bazı kararlar da hükümetin sert eleştirilerine neden oldu.

"Hukuk her şeyin başıdır" değerlendirmesinde bulunan Gül, Türkiye'ye yönelik yabancı yatırımların artmasında bu alanda yapılan reformların etkili olduğuna dikkat çekti ve "Bütün bunları konsolide etmemiz ve güçlendirmemiz gerekir" dedi.

Gül, "Bu vesileyle de şunu söylemek isterim, tabii ki devlet sistemi içerisinde anayasa, kanunlar bağlayıcıdır. Devlet sistemi içinde ayrı devletler, ayrı oluşumlar, referanslarını başka yerlerden alan dayanışmalar kesinlikle söz konusu olamaz. Türkiye'nin şeffaflaşması, Türkiye'de hukukun eşit, herkese bu çerçeve içerisinde uygulanması, Türkiye'nin yüksek gelirli bir ülke olma yolundaki en önemli sınavlarıdır" dedi.