Kalıcı ateşkes yok, faaliyetlerin durması var
Ateşkes: Ek protokolde, "İdlib gerginliği azaltma bölgesindeki temas hattı boyunca tüm askeri faaliyetler 6 Mart 2020 tarihinde saat 00:01'den itibaren durdurulacaktır," ifadelerine yer verildi. Türkiye, İdlib ile ilgili olarak "kalıcı ateşkes" beklentisini ifade ediyordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan da açılış konuşmasında kalıcı ateşkes için hızla çalışmalara devam edilmesi gerektiği ifade ederek Türkiye'nin beklentisinin askeri faaliyetlerin durdurulmasından daha öte olduğunu ortaya koydu. Metinde, askeri faaliyetlerin durdurulmaması durumunda nasıl önlemler alınacağı ya da mevcut gözlem noktaları aracılığıyla ihlallerin rapor edilmesi faaliyetlerinin devam edip etmeyeceği gibi unsurlara yer verilmedi.
Her ne kadar askeri faaliyetler durdurulacak olsa da protokolün girişinde yer verilen "terörle mücadele"nin Rusya ve Suriye ordularınca devam ettirilmesi bekleniyor. Böylece, Soçi Mutabakatı'nda da yer alan BM Güvenlik Konseyi tarafından terörist olarak ilan edilen Hayat Tahrir el-Şam ve Nusra Cephesi gibi örgütlerle mücadelenin devam ettirileceği Rusya tarafından bir kez daha vurgulanmış oldu. Putin konuşmasında bu konuda taviz verilmeyeceğini bir kez daha kayda geçirmiş oldu. Ancak bu durum, ilan edilen ateşkesi kırılgan bir hale sokuyor.
Türkiye ise aynı metne sivillerin ve sivil altyapının hedef alınmasının mazur görülemeyeceği ibaresini koydurarak rejimin askeri operasyonlarının yarattığı hasarı gündeme getirmiş oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında Suriye ordusunun saldırması durumunda Türk ordusunun en ağır yanıtı vereceğini belirterek, Putin'in Şam yönetimi üzerindeki baskısını kullanmasının gerekliliğini ortaya koydu.