Türkiye’de pandeminin yavaş yavaş kontrol altına alınmasıyla  birlikte, bu sürecin toplum üzerinde yaratmış olduğu etkiler de  kendini göstermeye başladı. COVID-19 öncesinde sigorta sektöründe  özellikle sağlık sigortası alanında algı ve toplumsal bilinç oldukça  zayıfken, riskin hayatımızı ele geçirmesiyle birlikte toplumda  sağlığın ne denli önemli olduğu bir kez daha görülmüş oldu. Buna bağlı olarak sağlık poliçelerinde 3 ayda yüzde 25 artış yaşandı. 

Pandemi öncesinde Türkiye’de sigorta penetrasyonunun oldukça düşük  olduğunu ifade eden Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, “Pandemi  dönemi, sağlığımızın ne kadar kıymetli olduğunu bizlere hatırlattı. Son 3 ayda sağlık sigortalarında yaşanan %25 artışla, toplumsal  bilincin arttığını görüyoruz’’ dedi.

Sağlığın hayattaki en önemli unsur olduğuna dikkat çeken Gülen, “COVID-19 salgın  hastalığı bizlere sağlığın aslında çok büyük bir risk olduğunu ve  hayatı bir anda durdurabileceğini gösterdi. Salgın ile birlikte toplum  olarak sağlığımızın ne kadar kıymetli olduğunu daha iyi anladık. Bu  anlamda pandemi öncesinde oldukça düşük olan toplumsal bilincin,  sağlık sigortalarında oldukça yükseldiğini söyleyebilirim. Tüm  branşlarda pandeminin etkisiyle öngörülen oranlarda düşüş yaşanırken  sağlık sigortasında aksine talebin artmış olduğunu gördük. Bu dönemde Tamamlayıcı Sağlık Sigortası  adetlerimizde de yüzde 10’lık bir artış trendi mevcut. Pandeminin yanı  sıra nüfus istatistiklerine baktığımız zaman, insan ömrünün uzadığını  da görüyoruz. Ömür uzadıkça kronik hastalıklarda da artış yaşanıyor. Daha önce hastane başvurularının önemli bir bölümü akut  rahatsızlıklarla ilgiliyken, günümüzde bu durum tersine dönerek, %65-70 oranlarında kronik rahatsızlıklardan oluşmaya başladı. Bu  bağlamda, uzun ömür sağlığa ve sağlık sigortalarına olan ihtiyacı  önemli ölçüde artıracaktır’’ diye konuştu.