Merkez Bankası Başkanı Başçı enflasyonda belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasında sıkı duruşun devam edeceğini söyledi.

Başçı'nın Türkiye Bankalar Birliği ve Türkiye Katılım Bankaları Birliği'nde yaptığı sunum Banka'nın internet sitesinde yayımlandı.

Zayıflayan küresel talebe rağmen ihracatın dengeli büyümeyi desteklemeye devam ettiğini belirten Başçı, sıkı para politikası duruşunun ve alınan makro ihtiyati önlemlerin etkisiyle kredi büyüme hızlarının makul düzeylerde seyrettiğini söyledi.

Yılın başında alınan makro ihtiyati önlemlerin ve para politikasındaki sıkı duruşun çekirdek enflasyon üzerindeki olumlu etkilerinin gözlenmeye başlandığını aktaran Başçı, gıda fiyatlarındaki yüksek seyrin enflasyon görünümündeki iyileşmeyi geciktirdiğini ifade etti.

Başçı, düşen emtia fiyatlarının enflasyon üzerindeki yukarı yönlü riskleri sınırlayabileceğine dikkati çekerek, "Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlar yakından izlenecek ve enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar getiri eğrisini yataya yakın tutmak suretiyle para politikasındaki sıkı duruş sürdürülecektir" ifadelerini kullandı.

TCMB'nin likidite politikasında sıkılaştırma eğilimini koruduğunu aktaran Başçı, getiri eğrisinin eğiminin tarihsel ortalamasına göre daha yatay seyrettiğini belirtti.

Makro ihtiyati önlemlerin yardımıyla reel faizlerin küresel kriz öncesi seviyelerin altında olduğunu belirten Başçı, ticari kredi faiz oranlarının tüketici kredisi faiz oranlarının önemli ölçüde altında seyrettiğini kaydetti.

Başkan Başçı, kredi büyümesinin para politikasının sıkı duruşu ve makro ihtiyati önlemlerin sonucunda makul seviyelerde seyrettiğini vurgulayarak, TCMB'nin yasal sorumlulukları doğrultusunda dengeli büyümeye katkı sağladığını ifade etti.

2014 yılında ihracat reeskont kredilerinin rezervlere katkısının 13 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesinin beklendiği bilgisini veren Başçı, şunları söyledi:

 "Şeffaflık ve öngörülebilirliği artırmak amacıyla kredi kartı azami faiz oranlarını belirleme yöntemi kamuoyuyla paylaşılacaktır. Finansal istikrarı ve tüketicinin korunmasını amaçlayan bir yöntem belirlenmiştir. Normal dönemlerde, kredi kartı azami faiz oranlarının çok sık değiştirilmesinin önüne geçilmektedir. Düşük faiz dönemlerinde, tüketicilerin kredi kartı kullanımının sınırlandırılması veya ihtiyaç kredilerine yönlendirilmesi amaçlanmaktadır. Yüksek faiz dönemlerinde, tüketiciler üzerindeki faiz yükünün hafifletilerek tahsili gecikmiş alacak artışının önlenmesi amaçlanmaktadır. Enflasyon kalıcı bir şekilde yüzde 5 ve daha altındaki seviyelere düştüğünde kredi kartı azami faiz oranını belirleyen parametreler gözden geçirilebilecektir."

 "Dengelenme süreci beklendiği şekilde devam etmektedir"

Dengeli büyüme görünümüne ilişkin değerlendirmelerde bulunan Başçı, küresel büyüme oranlarının ılımlı seyrettiğini dile getirdi.

Başçı, ikinci çeyrekte büyümenin zayıfladığını ancak ihracatın pozitif katkısının sürdüğünü belirterek, öncü göstergelerin dengeli büyümenin devam ettiğini gösterdiğini aktardı.

Reel ihracatın, dış talepteki aşağı yönlü risklere rağmen seviyesini koruduğunu kaydeden Başçı, "Öncü göstergeler dengeli büyümenin devam edeceğini işaret ediyor. Tüketici güveni ve yatırım eğilimi ise zayıf seyrediyor. Son yıllarda Türkiye'de diğer ülkelere göre daha güçlü bir istihdam artışı gözlendi ancak, istihdam artışı son aylarda bir miktar yavaşladı. Bununla birlikte dengelenme süreci beklendiği şekilde devam etmektedir" ifadelerini kullandı.

Erdem Başçı, ihracatın ithalatı karşılama oranındaki artış eğiliminin sürdüğüne dikkati çekerek, cari açıktaki iyileşmenin ise devam etmesinin beklendiğini ifade etti.

Dış finansmanın kalitesinin arttığına, reel sektörün dış borçlarının vadesinin de uzadığına işaret eden Başçı, şunları kaydetti:

"Genel ve çekirdek enflasyon hedefin oldukça üzerinde seyretmektedir. Son bir yılda döviz kuru geçişkenliği enflasyonun temel belirleyicisi oldu. Birikimli döviz kuru gelişmelerinin yıllık enflasyon üzerindeki olumsuz etkisi kademeli olarak azalmaktadır. Yılın başında alınan makro ihtiyari önlemler ve para politikasının sıkı duruşu, çekirdek enflasyonun eğilimi üzerinde olumlu etki yaptı. Bununla birlikte, gıda fiyatlarındaki artış enflasyon görünümündeki iyileşmeyi geciktirmektedir. Ayrıca, kuraklık da gıda fiyatları üzerinde olumsuz etki yaptı. Gıda fiyatları yıl başından itibaren tarihi eğiliminden ayrıştı. Yurt içi gıda fiyatları uluslararası gıda fiyatlarından önemli oranda farklılaştı.

Enflasyon beklentilerinin 2015 yılı boyunca kademeli olarak azalması amaçlanmaktadır. Emtia fiyatlarındaki düşüşün enflasyondaki yukarı yönlü riskleri sınırlaması beklenirken, enflasyon görünümündeki yukarı yönlü riskler yakından takip edilmektedir."