SPK: Yatırımcı sayısı bir yılda 2,4 milyona çıktı
SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu, TSPB 23. olağanüstü genel kurul toplantısında yaptığı konuşmada, "Son bir yılda yatırımcı sayısı 1,9 milyondan 2,4 milyona çıktı. Pay piyasası yıllık işlem hacmi ise 6 trilyon liradan 7,3 trilyon liraya yükseldi." dedi
Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) 23. olağanüstü genel kurul toplantısı İstanbul'da gerçekleştirildi.
TSPB'den yapılan açıklamaya göre, toplantı Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu, "Son bir yılda yatırımcı sayısı 1,9 milyondan 2,4 milyona çıktı. Pay piyasası yıllık işlem hacmi ise 6 trilyon liradan 7,3 trilyon liraya yükseldi." dedi., Borsa İstanbul Genel Müdürü Korkmaz Ergun ve TSPB Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Öztop'un açılış konuşmalarıyla başladı.
TSPB üyelerinin katılımıyla Elektronik Genel Kurul Sistemi üzerinden gerçekleştirilen 23. olağanüstü genel kurul toplantısında 2021 yılı değerlendirildi, 2022 hedeflerine yönelik gündem maddeleri görüşüldü.
Açıklamada toplantıdaki konuşmasına yer verilen SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu, son bir yılda yatırımcı sayısının 1,9 milyondan 2,4 milyona çıktığını, pay piyasası yıllık işlem hacminin ise 6 trilyon liradan 7,3 trilyon liraya yükseldiğini bildirdi.
Taşkesenlioğlu, bu yıl gerçekleştirilen ve toplam büyüklüğü 21,6 milyar liraya ulaşan 52 halka arz işlemi ile pay piyasalarının kapsayıcılığının önemli ölçüde arttığını vurguladı.
Sermaye piyasalarının önemli gelişmeler gösterdiği bir yılı geride bıraktığını belirten Taşkesenlioğlu, şunları kaydetti:
"Yüksek bir ivme yakalamış olmamıza rağmen ilk 1.000 sanayi ve hizmet şirketinin çok büyük çoğunluğunun hala borsadan uzak ve piyasa kapitalizasyonu/milli gelir oranımızın benzerlerimize göre düşük kaldığı açıktır. Talep tarafında ise yurt içi tasarruf sahiplerinin finansal varlıklarında pay senetlerinin oranı yüzde 7 civarındadır. Rakamlar, sevindirici gelişmelerin yanında pay piyasalarının Türkiye ekonomisi için öncelikler arasında kalması gerektiğini göstermektedir. Pay piyasasını hak ettiği seviyeye taşıyabilmek için ise daha büyük adımlar atmamız gerektiği açıktır. Bunu başarabilmek için, takdir edersiniz ki, aracı kurum ve portföy yönetim şirketlerinin de büyük düşünmesi, küçük hesaplar peşinde koşmaması gerekmektedir. Bu vesileyle, özellikle halka arzların dağıtımı konusunda mevzuatı dolanarak sermayenin tabana yayılmasını engelleyecek her türlü girişimden uzak durulması gerektiğini bir kez daha vurgulamak isterim."
Pay piyasasında gösterilen gelişimin özel sektör borçlanma araçları piyasasında henüz gösterilemediğini belirten Taşkesenlioğlu, Merkezi Kayıt Kuruluşu tarafından kayden izlenen özel sektör borçlanma araçları ve kira sertifikalarının stok değerinin geçen yıla göre yüzde 16 artarak 154 milyar liraya yükseldiğini bildirdi.
Yeni dönemde özel sektör borçlanma araçları ve kira sertifikası piyasası için başta yeşil olmak üzere, tematik ihraçların bir katalizör görevi görebileceğini aktaran Taşkesenlioğlu, "Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması, birçok ülkede olduğu gibi Türkiye'de de şirketlerimizin üretim, tedarik ve yönetim süreçlerini daha sürdürülebilir hale getirmeye teşvik etmekte, daha açık bir ifadeyle zorlamaktadır." ifadesini kullandı.
"Sermaye piyasalarımızda bu yıl güzel gelişmeler yaşadık"
Borsa İstanbul Genel Müdürü Korkmaz Ergun da bu yıl sermaye piyasalarında güzel gelişmeler yaşadıklarını belirterek, "Halka arzlarda, hem halka arz sayısı hem de halka arz tutarı olarak gerçekleşen artış, endeksteki yükseliş, işlem hacmimizdeki yükseliş, yatırımcı sayısındaki artış ve benzeri birçok yönüyle ele aldığımızda, başarılı bir seneyi geride bırakıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Bu yıl endeks alanında çok yoğun olarak çalıştıklarını aktaran Ergun, şunları kaydetti:
"Sürdürülebilirlik Endeksi'ni yeniledik. Katılım endekslerini ve altın Endekslerini hesaplamaya başladık. Ancak bu endekslerin, kurulacak borsa yatırım fonları ile daha fazla anlam kazanacağını hatırlatmak istiyorum. Bu endekslere dayanan yeni fonlar kurulması için sizlerle her türlü iş birliğine açık olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyorum. Özellikle portföy yönetim şirketlerimizin, bu endeksler üzerine fon kurmalarını bekliyoruz. Borsa İstanbul olarak 2022 yılında da sizlerle birlikte ekonomimizi güçlendirmeye, şirketlerin yatırımlarını daha kolay finanse etmesini sağlamaya, bireysel yatırımcılarımızın, birikimlerini değerlendirmelerine katkıda bulunmaya devam edeceğiz."
"Sürdürülebilirlik, halka açılma, dijital dönüşüm ve girişimcilik temalarına odaklanacağız"
TSPB Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Öztop ise hükümetin belirlediği destekleyici politikalar sayesinde sektörle ekonomiye çok önemli kaynaklar yarattıklarını belirterek, "Türkiye sermaye piyasası olarak sağladığımız başarılı performansla rekorlara imza attığımız bir yılı da geride bırakıyoruz." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin gelişiminde, büyümesinde sermaye piyasalarının güçlü bir rolü olduğunu, bunun daha da güçlendirilmesi gerektiğine inandıklarını vurgulayan Öztop, "Türkiye'nin geleceğine ışık tutacak projeler, etkinlikler, eğitimler tasarladık. Burada odağımıza her zaman olduğu gibi yine yatırımcılarımızı alıyoruz. TSPB olarak piyasalarımızın gelişimi için tüm piyasa katılımcıları ile sürekli bir diyalog içinde çalışmalarımıza hız kesmeksizin devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
Öztop, TSPB'nin, 2022 yılında sürdürülebilirlik, halka açılma, dijital dönüşüm ve girişimcilik temaları üzerine etkinlik, eğitim ve sertifika programları gerçekleştireceğini aktararak, şunları kaydetti:
"İyi fikirleri olan girişimcilerimizin finansmana erişmelerinde sermaye piyasalarının aktif bir rolü olmasını hedefliyoruz. Türkiye'de 21 farklı portföy yönetim şirketinin yönettiği 88 girişim sermayesi yatırım fonu, 8 milyar TL'lik kaynağı yeni girişimlere sağlamış durumda. SPK'nın paya ve borçlanmaya dayalı kitle fonlamasına ilişkin düzenlemesi ile girişimcilerin girişimlerini veya projelerini hayata geçirmek için bir yeni nesil alternatif finansman yöntemi olarak ülkemiz sermaye piyasalarına kazandırılmıştır. Girişimcilik ekosisteminin de sermaye piyasaları ile entegre edilmesi öncelikli çalışmalarımız arasında yer alıyor. Yakın zamanda ülkemize yeni bir veri tabanını da kazandıracağız. TSPB olarak önümüzdeki süreçte başta iklim değişikliği olmak üzere çevresel ve sosyal problemlere ilişkin yenilikçi sermaye piyasaları finansman ürünlerinin (başta yeşil, sosyal ve sürdürülebilir ürünler) desteklenmesinde yer alarak hem ülkemizin sürdürülebilir kalkınmasının ivmelendirilmesinde hem de sermaye piyasalarımızın gelişmesinde öncü rolümüzü devam ettireceğiz."